Diyeceksen Deme
Gitme,
çok ağlarım ben, gözlerim hep nem nem.
Gitmeyelim, bırak toplamayı aşkın valizini,
boşaltalım geri, ne varsa ceplerimizde.
Konuş ne olur,
"26 Aralık 2025 mi? Ah, bu tarihte hâlâ yaşıyor olmak, sanırım en büyük hiciv." - Oscar Wilde (Kurgusal)"
"26 Aralık 2025 mi? Ah, bu tarihte hâlâ yaşıyor olmak, sanırım en büyük hiciv." - Oscar Wilde (Kurgusal)"
Gitme,
çok ağlarım ben, gözlerim hep nem nem.
Gitmeyelim, bırak toplamayı aşkın valizini,
boşaltalım geri, ne varsa ceplerimizde.
Konuş ne olur,
Dengeleri bozmayın... Hepsi bu. Bozarsanız da ağlamayın ama
Her canlı, sevgi ister.
Peyami Safa
Yni kurulan " CUMHURBAŞKANLIĞI KLASİK TÜRK MÜZİĞİ KOROSU" ile ilgili bir yazı...
Bir ihtimal uyanırsın, ama gerçekten uyanabilirsin ya da bir sonraki rüyayı bekler bihaber olduğun umudun. Kimbilir, bir ihtimal vardır bir yerde kendinle buluşman için.
\- Kesinlikle öyle. Ruhu dingin tutacak, bedene terk ettirmeyeceksin. Bedene dil öğretip, ruhu ilim ve bilime sevk edeceksin. Ruh ve beden sağlığı taramasından geçirteceksin.
\- Bu kadarı da fazla ama ne bu! Göz, diş, sınav kağıdı taraması gibi.
-
Sahipsiz bir sürü dert matemini bekliyor. Beklesin.../
Garip huylu bir tümördür bu hayat, bu hayat yaslarla dolu beyin kıvrımları ve yaşlarla dolu bir bardaktır, ince belli bir bardaktır bu hayat. Sanki başka bir hayat varmış gibi; inadına bu hayat.../
Mutlu bir kağıt parçası gibidir
Bense bir gün karşımdakini anlamaya çalışmak yerine, kendimin anlaşılmasını beklemeyi deneyeceğim. Bunun için ne kadar yaşlı olursam olayım. AG
Öykü yazıldıkça karakterler belirginleşmeye başlar. Bir el onları düşüncenin karanlık, dipsiz derinliğinde uyuklarken bulmuş çekip çıkarıyordur yüzeye. Direnirler mi? Sanmam, barınacak beden bulmuşlardır çünkü. Yazarın boyun eğilecek iradesi üstelik o yaşlanıp giderken kendilerini ilk günkü canlılıkla ölümsüz kılacak sürece götürmektedir.
Bu dünya dönme dolap düpedüz..Dön dön dur; dur dur dön! ..Açılsın eteğin...Altından ne çıkacaksa yani! ..Bekle de gör; gör de inanma, inanma da gerçeğe saplan! .
'' Oyle bir ilkyaz ol ki korkut yaprakları,
Oyle bir son yaz ol ki tut yaprakları,
Sararıp dökülürken güz rüzgarlarında
Ardında savrulsunlar ,unut yaprakları
İnsan hayatında dürüstlük ve yalan kavramlarını, erdemin önemini ve modern yaşamın zorluklarını sorgulayan düşündürücü bir metin. Toplumsal değerlerin aşınması ve kişisel ahlakın korunması arasındaki çatışmayı ele alıyor.
Fakir Baykurt