Şuan Varım Ya Sonra?
şuan varım yarın var olabileceğimin garantisini ne alabilirim nede verebilirim-
"“Yazarlık, kelimelerle saklambaç oynamaktır; ne zaman ‘buradayım!’ desen, okur zaten ‘orada’dır.” – Umberto Eco"
"“Yazarlık, kelimelerle saklambaç oynamaktır; ne zaman ‘buradayım!’ desen, okur zaten ‘orada’dır.” – Umberto Eco"
şuan varım yarın var olabileceğimin garantisini ne alabilirim nede verebilirim-
Cevap: Allah önce lebi yarattı. Yani lezzeti, hazzı, mutluluğu yarattı. Sonra tat alınsın diye kainatı ve canlıları yarattı. Nankörlük edenler için de cehennemi, şükredenler için de cenneti yarattı. Allah lütuf sahibidir. Kainatı yaratmadan önce lebi yarattı sonra lütfetti leb-i deryayı yarattı.
Susakalmanin denemesi
“Dövizlerinizi bozdurun” çağrınız üzerine yastık altındaki dolar ve eurolarını çıkaran bu asil millet, döviz bürolarına koşarak yalnız olmadığını tüm dünyaya gösterdiler…
Sen yürü Reis…
Sen dost doğru yol üzeri yürüdükçe göreceksin bütün bir millet arkanda yürüyecek…
Mümkün müdür ki değişimin kendi kalması?
...Atatürk, insanlara özgürlük verdi, İslam ülkelerindeki gibi yasaklardan bunalıp üstlendikleri sıfata rağmen, içinde bulundukları duruma riya katan insanların olduğu bir toplum istemedi. Bırakın, insanlar istediği gibi yaşasın, sonuçta onları değerlendirecek olan Allah'tır, doğrusunu, yanlışını, hatasını Allah bilir. Tabi ki gönül ister ki herkes hakikati seçsin. Yine de insanlar
Mutfağa gidip, gelmeler.
Ahh! Öğretmenlik... Sen ki bolca hayal kırıklığı, hayatını başkalarına adama işi, bol bol sabır, çokça cesaret isteyen, epeyce örnek alınacak bir kişilik sahibi olmayı gerektirensin. Sen ki öğretmenin sıklıkla başını avuçlarına aldığında yine bir yeniliğin geleceği kesin olan, sürekli değişim hali ve içi dışı huzur dolu olansın. Sen
Susmak.. Konuşmak yada yazmak..... Hişt... Sessizlik.....
Bir gri, bir yol gibi, ne siyah ne beyaz, ne başlangıç ne bitiş, bir yol gibi, öylesine arada, öylesine belirsiz
Hakikate bilgiyle gelemezsin, bu yüzden bilimle gelmelisin. Bilim bilmeye çalışmaktır ki; bilerek ermen -bilmen- mümkün olmasa da, bilmeye çalışarak hakikate yakınlaşabilirsin.
Yeter ki; bilimle bileceğin yanılgısına kapılıp kör olma, bilmeden bilime kör olabilirsin.
Büyük, saydam, korunaklı ve huzurlu bir yerdi. Ellerinin aradığı, sesinin yankılandığı, büyüleyici bir anıydı. Resimler hatırların temsili, acılar mutlulukların gölgesiydi.
Nedeni zorunlu bir temayı gösteriyor. Zorunlu ve akıcı. Yenileyici ve kalıcı. Rüzgar sonsuz bir ritm, anlatılanlar kuruntusuz bir ilim. İşte seçimlerin getirdiği yer ! İstekler değil,