Kişilik Üzerine Kelâm-ı Kibar Deyişler
Laubali kişi çamur gibidir; hayatınıza yapışır, temizlemek için çok uğraşmanız gerekir.
"Bir yazarın en büyük mücadelesi, ölümsüzlüğü kovalarken kahve fincanının boş kalmamasıdır." — Albert Camus"
"Bir yazarın en büyük mücadelesi, ölümsüzlüğü kovalarken kahve fincanının boş kalmamasıdır." — Albert Camus"
Laubali kişi çamur gibidir; hayatınıza yapışır, temizlemek için çok uğraşmanız gerekir.
Zayıflar ölürken, hayatları param parça olurken her şey olağan da, gücü olan kötülerin burnu kanadığında, kanatıldığında niye onları cezalandıranlar kötü oluyor?
Kadinin Fendi̇ Ki̇mi̇ Yendi̇?
Genel de çoğu kişi yaz tatilinde kitap tavsiyesinde bulunur ama ben böyle düşünmüyorum. Çünkü bana göre kitap okumanın herhangi bir mevsimi yoktur. Okumak isteyen için yazın, kışın da pekâlâ kitap okunur. Hem, Borges; Ben kendi payıma hazcı bir okurum; bugüne kadar tek bir kitabı bile yalnızca eski olduğu
Sen azaldın mı bize de bir haller olur, biz de azalırız. Kafamız çalışmaz olur billahi! Deden Kalkan Balığı, emicen İstavrit, Dayın Çinekop, Baldızın Sarıkanat, Büyük büyük deden Orfoz, kilolu enişten Ton Balığı, hep gelir giderler bizim kıyılara... Sen neredesin, yoksa küstün mü bizlere? Küsme bizlere Hamsicik... Küsme ki
hayata karşı verilmekte olan mücadelelerde kayba uğramamak için sonuna kadar yürümemizi gerektiren sonunu başarılı bir şekilde bitirmemiz icap eden engebeli bir yoldur.
Buraya kadar her şey güzel de diğer takımların başı kel mi? Kasımpaşası var, Sivassporu var, Antalyasporu var. Biz de menü istiyoruz diye ayağa kalkarlar ise ne olacak durumlar? Her takıma menü yapmaları lazım. Hatta ikinci lige kadar gider bu durum...
"Gerçekten sevebiliyor mu insanlar birbirini?
Aşktan söz etmiyorum.
Çünkü aşkın inanca, ilişkiye, söze, saza ihtiyacı yok. Aşk çılgınların ve delilerin meşrebi. Bize göre değil aşk, bizi çoktan terk etti."
Stefan Zweig, Rainer Maria Rilkenin ardından: tek avuntumuz, bizler onunla yaşadık, diyebilmek diye yazmıştı. Ben de onu taklitle: biricik avuntumuz, bu hissizleşmiş, derisi kalınlaşmış modern çağda, vicdanın Yazın sıcak karnında kendisuyukendineyeten Arizonalıbirkaktüs olmadığını söyleme cesareti gösteren bir şairle yaşadık, yaşıyoruz diyorum
Vakitlerden Mayıs başları; yani baharın son demleri, yazın arifesi olmasına rağmen yüreklerde yaşanan sanki zemheriydi. Bahar sadece tabiata gelmişti, yüreklere değil. Bir millet amansız bir esaretle boğuşuyordu. Uçurumun kenarında asılı duran, ha düştü ha düşecek konumunda mahzun bir ülke vardı.
Sevgili ile başlayan her cümle ne güzel ve anlamlı.
Millet olarak en büyük şikâyetimiz kitap okumayışımızdır. Bu şikâyetimizde çok da haksız değiliz. Teşhis doğru da tedavi konusunda bir arpa boyu yol almış sayılmayız.