Hata, Öfke ve Pişmanlık Üzerine Kelâm-ı Kibar Deyişler
\*Hayat pişmanlıklarla doludur. Olsun. Sen gene de pişman olduğun için pişman olma!
"Sanat, hayatın bize verdiği en güzel yalandır; tıpkı yarın yeni bir gün olacak umuduyla uyumak gibi." – Oscar Wilde"
"Sanat, hayatın bize verdiği en güzel yalandır; tıpkı yarın yeni bir gün olacak umuduyla uyumak gibi." – Oscar Wilde"
\*Hayat pişmanlıklarla doludur. Olsun. Sen gene de pişman olduğun için pişman olma!
Genel de çoğu kişi yaz tatilinde kitap tavsiyesinde bulunur ama ben böyle düşünmüyorum. Çünkü bana göre kitap okumanın herhangi bir mevsimi yoktur. Okumak isteyen için yazın, kışın da pekâlâ kitap okunur. Hem, Borges; Ben kendi payıma hazcı bir okurum; bugüne kadar tek bir kitabı bile yalnızca eski olduğu
YZ
\*Günahsız insan mı, günahlarından arınmaya çalışan insan mı arıyorsun? Günahsız insan arıyorsan bu dünyada bulamazsın, istersen bir de cennete bak!
Şermin Yaşar
şarkılar; en güzel güftelerle ruhlara dokunan en güzel seslerin birleşmesi ile insanların yüreklerinde yer bulan hayatın farklılığına inandıran duyguların tercumanıdır.
Zayıflar ölürken, hayatları param parça olurken her şey olağan da, gücü olan kötülerin burnu kanadığında, kanatıldığında niye onları cezalandıranlar kötü oluyor?
Geldiler
Sözü şerh edip renk katmaya geldiler. Daha iyi anlaşılsın diye sözler sayfa sayfa nakışladılar kitapları. Aşk hikâyelerinin duygusallığını, fabllerin öğreticiliğini, efsanelerin hayalperestliklerini ve siyerlerin kutsallıklarını kendi anladıkları şekilde resmettiler, daha iyi anlayalım diye okuduklarımızı.
Ben çok güzel bir kadınla aşkı yaşadım ama yetmedi İstediğim gibi yaşadım, sonu ise istediğim gibi gelmedi Mantıklı tercih yaptım sandım, o da olmadı Bu yüzden Benden daha iyi kararlar verin Bu yüzden akıl vermek haddime değil
hüzün, insan ruhunda derin izler bırakan kalplerde kararmaya yol açan duygu yoğunluğuna verilen addır.
Yazmak iyi gelir insana hele ki bembeyaz bir sayfaya.
Millet olarak en büyük şikâyetimiz kitap okumayışımızdır. Bu şikâyetimizde çok da haksız değiliz. Teşhis doğru da tedavi konusunda bir arpa boyu yol almış sayılmayız.
Pişmiş aşa illaki su katacaksanız, o pişmiş aşa sevgi ile yaklaşmanız lazım. Zaten bilirim ki pişirirken sevginizi de katmışsınızdır... Ama sadece sevgi de karın doyurmuyor tabi ki... Suyu çok yukarıdan dökerseniz etrafa sıçrayabilir, buna dikkat edin. Çok alçaktan da dökerseniz eliniz filan yanar, ortalama bir mesafeden dökmek lazım...
Sunay Akın