Gitme Deli Kız
…şimdi otur…uzan biraz… avuçlarıma doldur ağrılarını…
…uzan biraz…ve dinle…
…sana mavi masallar anlatacağım…hiç duymadığın…
"Kelimelerin gücüyle dünyaları değiştirin."
"Kelimelerin gücüyle dünyaları değiştirin."
…şimdi otur…uzan biraz… avuçlarıma doldur ağrılarını…
…uzan biraz…ve dinle…
…sana mavi masallar anlatacağım…hiç duymadığın…
Maden ocaklarında kaybettim renkli tokalarımı. Göçük altında kalan ustalarıma ağladım. Bir çocuktum bende, babalarını bekleyen diğer çocuklar gibi.
Spor toplumun sosyal ihtiyaçlarından biridir.Ülkemizde spor yapmak,maalesef,bir ihtiyaç olarak görülmemektedir.Türk insanı spor yapmıyor,spor yapanları seyrediyor.
Sesimi duyurmak için bağırmak yerine, küçük harflerle konuşmanın ruhumu rahatlattığı bir dönemdeyim.Geçici bir büyümüşlük halimidir nedir bilemiyorum ama en azından bu sıralar büyüdüğümü hissediyorum.
İnsanlık insanlığın düştüğü vicdani durumdan kar etme çabasına girdi.Birinin düşkünlüğü,zor durumu başkaları için bur durumdan ne kadar kazanırım sorusuna cevap bulmak için kullanıyor.Bunun en büyük örneği müze sanılan Afrika Kıta'sı...
“Ulan şimdi gidiyoruz bir kıyamete geride kalanları kim kapacak acep?”
Toplumda, dürüstlüğün insanı kayba uğratacağı gibi gerçek dışı bir inanış yerleşmiştir. İnsanların çoğu küçük yaştan itibaren bu telkinle yetiştirilir. Bu yanlış mantığa sahip pek çok anne baba çocuklarına vicdanlı, dürüst, samimi davranmayı değil, yalnızca kendi çıkarlarını korumayı öğüt verir. Bu onların ‘mantıklı’ hareket etme üzerine kurulu dünya görüşleridir.
Kırdım serçelerin kanatlarını ve en çok incinen taraflarımı sevdim... Aslında her serçe bendim...
Ölümsüzlüğü arayan Sümerli Gılgamış ile Albert Camus arasında yaklaşık 4.500 yıl fark vardır. Ya düşünsel anlamdaki mesafe farkı? Belki de hiç yok..
Şu çok kesin gerçektir ki; Allah’ın buyruklarını yerine getirmeye vakit bulamadan, ölüm apansız gelip çatabilir. Oysa insan kalbini Rabb’ine bağladığında, her şeyi Allah’ın yaratmakta olduğu gerçeğini düşündüğünde, Allah’ın dilemesiyle hem dünyada hem de ahirette en büyük nimetleri kazanabilecektir.
Gece bir vakit aşkların geldiğinde aklına
şerefe demelisin yaşadıklarına...
Vakit tamam Mavilim.Uçsuz bucaksız derinliklere dalmanın vakti.Gitmenin zamanı.Bak,hiç gelmeyecekmiş gibi görünen anlar,yanıbaşında hüküm sürüyor şimdi…
Allah dünyada sayısız güzellik var etmiştir. Ancak bunlardan gerçek anlamda haz alabilmek için, bu güzellikleri takdir edebilecek bir anlayış gerekir. Örneğin bir çiçeğin yapraklarındaki özel bir oran dahilindeki kusursuz dizilim, etkileyici kokusu, dokusundaki yumuşaklık bu muhteşem güzelliğin büyük bir nimet olarak var edildiğinin göstergesidir. Bunu gerçek anlamda görebilenler
Etraftan bağırışlar, çocuk gülümsemeleri, hayattan tatmış insan portreleri geçiyor. Kimse birbirini duymadan ama ilgileniyormuş gibi yaparak; kimse birbirine gülmeden gülümsüyormuş taklidi yaparak güne başlıyor.
09.04.2003 Çarşamba Radyo 7 de Erkan Koç yönetiminde Şoray Uzun tarafından seslendirildi
kaybedilen baharların çocuklarıyız biz...pus yüzlü eylüllerin...
Saate göre bugün bayram, pencereden baktığımda ise yarın…
Saat tam 02:44…
Sevmiyorum artık bayramları…
Birer birer eksilenlerden dolayı mı, tam da ayırtında değilim şu an…