Dumanın Başında
Yazının diyorum çünkü artık kendimin olup olmadından emin değilim, ellerim bemin değil çünkü ayaklarım,
gözlerim benim değil çünkü kulaklarım, duyduğum yol değil , yürüdüğüm sağır ...
"Kelimelerin gücüyle dünyaları değiştirin."
"Kelimelerin gücüyle dünyaları değiştirin."
Yazının diyorum çünkü artık kendimin olup olmadından emin değilim, ellerim bemin değil çünkü ayaklarım,
gözlerim benim değil çünkü kulaklarım, duyduğum yol değil , yürüdüğüm sağır ...
Zeki çocuklar mı? Matematik konusunda zeki olan çocuklara özel ilgi göstermek demek, dışarıda uyuşturucu satıcılarının para hesabı yapması demektir
Sana ve ayrılıklarımıza dair düşündüğüm tüm içsel şarkıları ve şiirleri ezberlemek gibi hissiyatlarım oldu yokluğunda. Biliyorum gideceksin ve ben gidişinle sersefil kalacak, dilenci gibi sokak aralarında seni arayacak, kendimce umutlarla bir süre yokluğuna “aşk’a hasret zamanlar” adını koyacağım.
futursuzca yalan soyluyorum. yuzume taktigim maskeyle hilekar bir kumarbaz gibi karisiyorum kalabaliga... bildiklerim cehaletle yontuluyor ve cahil cumleler tum gunumu sarmaliyor.
Göz yaşlarımızdan yaptığınız o kumdan kalelerde yaşamaya mahkum bırakıldık, sırf bizden önce bu parklarda oynayanlar öyle istedi diye!..
Planlamayın...
Hayat akıp giderken, bırakın hayat size uymasın...
Önce siz hayata uyun...
Ne de olsa kazanan hep kendisi!
Yaralıyım,halim içler acısı kanıyorum!..Belki de yaranın ta kendisiyim artık kabuklarımı dökmeliyim.....
"farkına varacaksın kimse kimseyi sevmiyor aslında seviyor-muş gibi yapıyor"
Kaçmak istersiniz her şeyden. Alıp başımı gitsem doğmamış maviliklere, diye mırıldanırsınız. Labirentler koridorlara açılır ve kendinizi aydınlık yerine sote bir holde bulursunuz. Kimsesizsinizdir ve kıvrılan larvalar acınızı arttırmak için yarışırlar. Ilgıt bir ses duyarsınız. Derinden gelen bir türkünün mırıldanmaları kulağınıza dolar.
Ruhum dağınık, toplamadım. Çarşafını örttüm geçmişin, yıldızlar içimdeki volkanların patlamadan önceki sinyallerini çağrıştırıyor. Parıl parıl parlamaktalar. Gece, güne inat tılsımını ekliyor ay'ın...
Gönlümün yatağı dağınık... Uyuyanlar var, sessiz olun uyandırmayın...
Şimdi dedem gibiyim...
Akşam olduğunda çay demliyorum kendime, sonra sobaya odun atıyor, pencereme damlayan yağmur damlacıklarının, camdan aşağıya doğru süzülüşünü izliyorum. O damlacıkların çıkardığı “tık tık” seslerine de anlam yüklemiyorum artık. Haftanın herhangi bir gününün, diğer günlerine kıyasla daha başka anlamları da yok! Pijamalarımı giyip, ayaklarımı
Ne yuzun var gitmeye ? Giderken düşüşlerini unutarak beni üzmeye ? hayır yorgunsun sen ! Gitme ! Benimle kısacık ömrümde gerceklerle kal !
Evlilik öncesi her buluşmalarına uzun bir bakım sonrası giden erkek ve kadın, nikahın ertesi günü, sabah birbirlerini gördüklerinde ilk şaşkınlıklarını yaşarlar.
Ama pi’yi sakın sadece bu kadar zannetmeyin. Dediğim gibi, pi evrenin gizemli anahtarı, gizli bilgilerin tutulduğu kasanın şifresidir. Henüz çözülememiştir ama, onun içinde bir şeylerin gizli olduğu aşikardır. Bunu çözmek için yüzlerce gizem avcısı pi sayısının rakamsal ifadesini kelimesel karşılığını aramıştır. Dünya üzerinde birçok insan Tanrı’nın pi sayısı