"Yarının gazetelerini okumak için bu kadar uğraşmayın; nasılsa dün de aynı şeyi okuyordunuz." – Franz Kafka"

Roman

Taşların Gölgesinde: 6. Bölüm

Ben ve elf masanın oradakileri sessizce hallederiz ancak diğerleri için doğaçlama yapacağız. Kaimeld sen geride kal ihtiyaç olursa müdahil olursun dedi kısık sesle Sawnhall. Elfle beraber olabildiğince sessizce hareket ederek masanın ortadakilere arkadan yaklaşarak tıpkı bir suikastçi gibi ikisini yakalayıp bayılttılar. Sağ taraftan biri aniden çıkıp elindeki tabaklarla,

Paşazade... 2

Yurdun müdavimi çocuklar, oyun saatlerini büyük avluda geçirmekteydi. Fiziksel olarak yeterliği olanların bazısı ateşli taraftarları önünde futbol, basketbol, voleybol oynamaktaydı. Fiziksel yapıları bunları yapmaya yeterli olmayanlar da yakar top, saklambaç, körebe türü oyunlarla eğleniyorlardı. Elleri kıçları üstünde bağlı birkaç görevli avlu boyunca gidip gelerek gözcülük yapıyorlardı.

Kimsesizler Mezarlığı Bölüm 1

Hayalet dadandığı izbe, terk edilmiş evin içerisinde volta atıyordu. Sanki Yıkılmış bir binanın moloz yığınından çıkmış gibiydi. Karmakarışık gri saçları, paçavraya dönmüş takım elbisesi derisi kurumuş suratı ile korkutucu görünüyordu. Volta atarken bir şeyler mırıldanıyordu.
bu mezarda yatanlarrr dedi. Sonra düzeltti Bu kabirde yatanlar, yok yok

Paşazade…1.

Sübyanlar Yetiştirme Yurdu iki katlı, eski, büyük bir taş binaydı. Yurdun büyük avlusu cezaevlerini çağrıştıran büyük, parmaklıklı bir demir kapıdan şehrin en işlek ana caddesine açılmaktaydı. Ana girişi cadde tarafında bulunan ve yeni, betonarme bir bina olan müdür lojmanından avluya küçük bir arka kapıyla gelinebiliyordu.

Baytar

Bir rivayete göre köy, dere kenarında kurulan bir çiflik ve müştemalatı olarak başlamış,daha sonra burada çalışanların ve dışarıdan gelip buraya yerleşmesindan sonra köy haline dönüşmüş.

Göbeklitepe 4

Akaptu aklına ilk gelene inanıyordu. Şu an tüm dairelerin kapanmasının getireceği bilgisizlik ziyandan başka bir şey değildi. Çünkü bilgisizlik ortadan kalkan dairelerle geliyordu. Onların aklı böyle çalışıyordu ve bilgi denen gücü görüntüden ve görüntüyü yaşamaktan alıyorlardı.

Başa Dön