Ýnatla Aþk
(Serpil Baþak) 23 Mart 2011 |
Aný |
| |
"Biliyorum, limon gibi sýktým sabrýnýzý. Tükettim ve atýl ettim okuma dürtünüzü. Özür, özür, özür! Galiba ben de, dibine düþmüþ bir armudum ve dalýndan koptuðuma benziyorum. Hangi yazý türüne girer bu anlattýklarým? Ya da, düþer mi bir kalemin torbasýndan izlek diye? Uçlarýna aþk kalemi asýlmýþ iki kanadýn mavi rüzgârlar yazmak için çýrpýnýp durmasýný anlatmak; kimin aklýna, ne estirir? Bilmiyorum. Ben, sadece babamý anlatmak istedim.)
|
|
Çünkü Uçmayý Biliyor
(Serpil Baþak) 14 Haziran 2010 |
Bireysel |
| |
Karakeçilerin, balýklarla komþuluk ettiði, yarýsý göçmen yarýsý Yörük ama ayný coðrafyaya ekilmiþ insanlarýn harman olduðu küçük bir kýyý köyünde yaþýyorum. Daha doðrusu yazýyorum. Gün yirmi dört saat, tek uðraþým okumak ve yazý yazmak |
|
Ses Kokusu
(Serpil Baþak) 27 Þubat 2010 |
Aþk ve Romantizm |
| |
Biliyor musun, sesin çok güzel kokuyor” dedi, bir gün. Kalakaldým. Aptallaþtým. Ýki üç kez, içimden yineledim, dediklerini. Yine de anlamsýz bir boþluðu delemedi söz.
|
|
(Serpil Baþak) 27 Þubat 2010 |
Aný |
| |
|
|
Bir Aþkýn Kýrýk Öyküsü
(Serpil Baþak) 28 Ekim 2009 |
Aþk ve Romantizm |
| |
Elmalý; kýrk beþ kilometre… Çok uzun ve yorucu geliyor þimdi, bu yol. Yabancý ve meraklý bir konuk gibi burnunu saða sola sokarak týrmanan minibüs ürkek ürkek hýrýldýyor. Ya da ben, üzerime geçirdiðim ruh elbisemi, ona da örtüyorum. Ortak bir yanýmýz olmalý; yoksa taþýyamayýz birbirimizi |
|
|
Ben bir aþk düþçüsüyüm,
Düþler devþiririm tüm zamanlardan.
|
|