Yaþam baþlangýcý olmayan bir yolculuktur. -Victor Hugo |
|
||||||||||
|
Caddenin baþýnda bir gürültü koptu. Baþýna kýzýl derililer gibi tüyler takmýþ ince dalan bir adam koþarak geliyordu. Arkasýnda yeni yetme gençler yaþasýn büyük reisimiz diye bas bas baðýrýyorlardý. Büyük reis dedikleri adam geriye dönüp, Haydin çocuklar, daha hýzlý olalým. Yoksa geç kalacaðýz diye baðýrdý. Çocuklar hýzlarýný arttýrýrken seslerini daha da yükselttiler. Yaþasýn büyük reis. Tam önüme geldiðinde adamý dikkatle inceledim. En azýndan yaþý atmýþýn üzerindeydi. Öyle hýzlý koþuyordu ki kendi kendime bu adam bu yaþta bu enerjiyi nereden buluyor diye düþündüm. Yan tarafta benim gibi tek baþýna biri oturuyordu. Bana dönerek, çok enteresan deðil mi dedi? Evet dedim. Ben de çok ilginç buldum. Yanýnýza gelebilir miyim? dedi. Tabi, niye olmasýn? Kalkýp yanýmdaki sandalyeye oturdu. Garsona, masamdakileri buraya aktar diye iþaret etti. Adam anlatmaya baþladý. Bu adam tamý tamamýna yetmiþ yedi yaþýndaymýþ. Bir bankada müdür ya da þefmiþ. Emekli olunca Bodrum’a gelip yerleþti. Ýnanýn ben bu adamý kaçýk biri sanmýþtým. Yine de uçuk biri olsa gerek. Böyle bir yýðýn çoluk çocuðu peþine takýp oraya buraya koþmak her adamýn harcý olamaz. Hele hele yetmiþ yedi yaþýndaki bir adamýn böyle çoluk çocukla oyun oynamasý çok enteresan geldi bana. Yemeklerimizi ve içkilerimizi tüketmiþtik. Ýçki getirtmek istedi. Ýtiraz ettim. Daha fazla içemem. Buradan kalktýktan sonra Muðla’ya gitmek üzere yola çýkacaðým. Alkol duvarýný aþarak yola çýkmam. O halde deniz kenarýna gidelim. Kahvelerimizi orada içeriz. Deniz elektrik ýþýklarýndan kaynaklanan revnaklarla donanmýþtý. Denizinin güzelliðini seyretmeye doyum olmuyordu. Daha sonra çay getirttik. Gece yarýsýndan sonra vedalaþýp yola çýktým. Yol oldukça virajlýydý ve saðýnda solunda derin uçurumlar vardý. Ne güzeldi o daracýk ve bol virajlý yolda araba sürmek. Dolunayýn ýþýklarý aðaçlar arasýndan süzülürken çok çeþitli görüntüler oluþturuyordu. Muðla’ya varmak için acele etmiyordum. Gelecekte tüm bu güzelliklerden yoksun kalacaðýmýz aklýmýn kenarýndan bile geçmiyordu. O gece normalde iki buçuk saatte aldýðým yolu tam üç buçuk saatte almýþtým. Boða yokuþunda daha eskiden çok sert bir viraj vardý. O virajda iki kiþinin canýna mal olan bir soygun olduktan sonra yolda düzeltme yapýlmýþ ve o keskin viraj yolun dýþýnda kalmýþtý. Virajýn yanýndan geçerken içimi bir ürperti kapladý. Belki de ilk defa ýssýz bir yolda bu denli bir korkuya kapýlmýþtým. Çevrede ne tek bir insan, ne de ýþýk vardý. Yýllarca o soygun faili meçhul kalmýþtý. Olay bir rastlantý sonucu aydýnlanmýþtý Ýlk okulda öðretmen öðrencisine çok kýzmýþtý. Öðrencisine, Seni o boða yokuþunda yaptýðým soygunda öldürdüðüm o iki insan gibi hem de hiç acýmadým öldürürüm demesi üzerine öðrenci çok korkmuþ ve babasýna öðretmeninin söylediklerini aktararak okula gitmek istememiþti. Babasý çocuðunun anlattýklarýný polise bildirince öðretmen tutuklanmýþ, soygunu ve cinayetleri itiraf ederek olayýn yýllar sonra aydýnlatýlmasýna neden olmuþtu. Virajlara ne olur ne olmaz diye oldukça hýzlý giriyordum. Sanki her virajda yolumu keseceklerdi. Eskihisar’a vardýðýmda özlemini çektiðim ýþýða kavuþmuþtum. Iþýklar define arayanlarýn ýþýklarýydý. O gece o denli korkmamýn nedenini hiçbir zaman çözemedim. Nice ýssýz yollarda lastik patlamasý yüzünden lastik deðiþtirirken bile korku denilen duygu aklýma bile gelmezdi. Daha sonra ayný yoldan defalarca geçmeme raðmen o korkuyu yaþamadým. Bodrum’a her gidiþimde büyük þefi hep görürdüm. Bir defasýnda göremeyince bir Profilo bayisine sordum. Büyük þefiniz görünürlerde yok. Bodrum’u terk mi etti yoksa? Terk etti ya. Hem de bir daha dönmemek üzere. Hayrola kýzdýrdýnýz mý adamý? Her zamanki esprili haliyle, Yok yahu niye kýzdýralým. Mezarcý Mahmut çaðýrýnca çukurum boþ kalmasýn dedi ve gitti. Demek adamcaðýz nallarý dikti. O yaþta o hareketliliðe genç bedenler dayanmaz. Mutlaka kalpten gitmiþtir. Evet aynen öyle oldu. Yine böyle çocuklarla koþuþurken birden yere yýðýldý ve öldü. Desene Bodrum çok renkli bir simasýný kaybetti. Hadi caným sende, delinin biri eksildi. Oysa ben çok üzülmüþtüm. Kendisiyle tanýþmadýðým ve hiç konuþmadýðým halde yakýn bir dostumu kaybetmiþ gibi olmuþtum. Bir türlü alýþamadým onun yokluðuna. Ne zaman Bodrum’a gitsem sanki yine karþýlaþacakmýþým gibi bir his doðar içimde.
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Özcan Nevres, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |