*Kadınlar günü, engelliler günü, yaşlılar günü gibi… Hemen hemen her şeyin bir “gün”ü var. Bunları geçiniz; yaptıkları sadece göz boyamadan ibarettir. Çünkü aslında her gün, “gününü gün edenlerin” günüdür.

*Mutluluğu sadece kendileri için bir hak olarak görenler, gerçek mutsuzlardır.

*Yol açmıyorsun, açılan yoldan da gitmiyorsun. Sonra yolsuzluktan şikâyet ediyorsun!

*İnsan doğayı anlamaya çalışacağı yerde onu katletmeyi seçmiştir. Bunun cezasının çok azını şimdikiler çekerken, gelecek nesilleri de ağır bir bedel ödemek zorunda bırakmıştır.

*Ancak bilimle yücelen milletler övünmeyi hak ederler.

*”Hayat yorucudur, hayat sürprizlerle doludur, hayat acıdır, hayat zordur” Dersin ama gene de ondan ayrılacaksın diye korkarsın!

*Dün sana uzatılan eli tutmadıysan, yarın sen elini ona uzattığında tutmazsa sakın alınma, kızma!

*Aşkın matematiğinde 1’den başka rakam yoktur.

*Ayrılığı canını acıtmıyorsa, varlığı kanatlandırıp uçurmuyorsa boşu boşuna ona “sevgilim” deme!

*İyiliği o kişinin sana karşı minnet duyması için yapıyorsan, hiç yapma daha iyi.

*Dalkavuğun övgüsüne kananlar, gerçek duvarına toslamaktan kendilerini kurtaramazlar.

*Hayat önce uyaran, sonra öğreten; buna rağmen hâlâ öğrenemediysen en sonunda da cezalandıran bir öğretmendir.

*Çocuklarınızı başarısız olabileceği ihtimali ile korkutmayınız; korku başarının en büyük engelidir.

*Hayatınızdan çalan yoksa, demek ki henüz en büyük hırsız ile karşılaşmadınız!

*Sevdiklerimden uzaktayım ama gecem gündüzüm hep onlarla beraber geçiyor. Bu mümkün mü? Evet, çünkü sevgi işte böyle bir şey!

*Bir insandan beklentin ne kadar fazla ise, o insanın sende yaratacağı hayal kırıklığı da o kadar çok olacaktır.

(Yakında kitap olarak bastırmayı düşündüğüm Oruç Baba'dan Aforizmalar-2 ön çalışmasından alınmıştır.)