Edebiyat yaşamın öncüsüdür, onu öykünmez, ona istediği biçimi verir. -Oscar Wilde |
|
||||||||||
|
Üzerimden nasıl atacağım hakkında ise bilgim yok bu korkuyu! Efendim biricik günlüğüm? Neden ve nasıl mı korktum? Dur yazayım az soluklanayım izin ver lütfen! Gel de şimdi haşlanmış mısır ye! Efendim ? Ayy bi dur dur sende sabah sabah, sorularınla yorma beni seni gidi gidi sabret; bir bardak su içeyim önce oturduğum yerde üç yudumla desem yalan olur… Tek seferde ve ayakta içtim korka korka. Su bile içimi ferahlatmalı inanır mısın? Halbuki bu güzel cumartesi gününe nasıl uyanmıştım? Ayıptır söylemesi sırtımdaki tatlı, sevimli ve can atarak üstlendiğim zihinsel yükün ağırlığından yüzükoyun uyumuşum tüm gece ay tepeden bakarken… Küstüm zannettimi acaba ay; sırtım ona dönük uyuduğum için, yoksa kendimi çok mu önemsiyorum hımm söyle bakalım otur dizlerimin dibine satırlarını, satırlarındaki cümlelerimi okşamaya ihtiyacım var. İhtiyaca binaen yani… Edebiyat işte sanatların şâhı… Efendim sevgili günlüğüm? Al işte bir soru daha! Şimdi kızacağım sabırsız günlüğüme ama heee! Kendimi çok önemsemeyeceğim de kimi önemseyeceğim peki söyler misin lütfen? Ben var isem benim için hayat ve yaşam var! Ben yok isem benim için yaşam olur mu? Anlıyor musun kendi önemini? Bi düşün cevap vermeden ki; herkese ve sana da kalemimin verecek cevabı muhakkak vardır! Hafta sonuna aralandı gözlerim yaşayan her canlı gibi. Önce ay dedim tüm gece yüzükoyun yatılmış pikenin ise yüzde doksan sekizlik kısmı yere yığılmış… Yüzde ikilik kısmı ayak bileğimin altında can çekişiyor gibi doksan sekizlik kısmın yanında disko topu dönüyor gibi oraya gitmeye çoktan razıymış meğer ki gözümü açar açmaz ayyy belimmmm derken yüzüstü şekle dönerken pikenin yüzde ikilik kısmı kaydı düştü parke zemine… Sanki umurumdaydı pikenin yüzde ikilik kısmının tüm gece diğer kısma gitme çabaları… Canı isterse üstümü örter, canı istemez ise keyfe keder. Çocuklar gibi ağzımın kenarından su akmadı yok yok sevgili günlüğüm öyle şirin görseller çizgi filmlerde göze hoş görünür. Pike mutlu ben mutlu dememi bekleme. Pike mutlu ona ne şüphe, ya ben dur hele durrrr! Tüm gece yüzükoyun yatmak belime inanılmaz ağrıları alıp koyuvermiş sanki çarşı pazara çıkıpta gecenin karanlığında… Zor düzeldim belimi ova ova ahlaya uflaya uyandım güzelim cumartesi sabahına… Yazacağım hemen şimdi gerisini numaralarda bırakacağım tamda şuraya 1. bölüm diye başlık farklı konu aynı hadi bir Türk kahvesi yerleştireyim toprak cezveye bende hemmennn geliyorum sevgili günlüğüm✍🏻
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Hülya Kırklaroğlu, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |