..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Uygarlık, gereksiz gereksinimlerin, sonsuz sayıda artmasıdır -Mark Twain
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > İnceleme > Tarihe Yön Verenler > M.NİHAT MALKOÇ




29 Ocak 2005
Trabzonlu Tarihçi Şakir Şevket'in Gözüyle Sürmene  
M.NİHAT MALKOÇ
Şehirler tıpkı insanlar gibidir.Hepsinin kendilerine mahsus kimlik ve şahsiyetleri vardır.Şehirlerin ruhu, orada yaşayan insanların ruh bileşiminden oluşur.Günümüz şehirleri kozmopolitleşti.Özgün aile şehirleri tarihe karıştı.


:DDDC:
Şehirler tıpkı insanlar gibidir.Hepsinin kendilerine mahsus kimlik ve şahsiyetleri vardır.Şehirlerin ruhu, orada yaşayan insanların ruh bileşiminden oluşur.Günümüz şehirleri kozmopolitleşti.Özgün aile şehirleri tarihe karıştı.
     Sürmene,Trabzon’un en köklü ilçelerindendir.Bugün itibariyle şehir içi nüfusu yirmi bin civarındadır.Sürmene, tarihî evleri ve konaklarıyla tanınan bir yerleşim yeridir.Fakat modernleşme arzuları bu estetik yapıların yok olmasına zemin hazırlamıştır.Artık günümüze intikal eden tarihî Sürmene evlerinin sayısı bir elin parmakları kadardır.İnsanlar göz göre göre geçmişin izlerini silip süpürdüler.Tarihî konakların enkazı üzerinde,hiçbir estetik kıymeti olmayan binalar dikildi.
     Eski Sürmene’yi siyah beyaz fotoğraflardan görüp mâzinin şefkat iklimine sığınıyoruz.Bunun yanında tarih kitapları bizlere yol gösteriyor bu konuda…Şimdi,geçmişteki Sürmene’yi,Trabzonlu tarihçi Şakir Şevket’in “Trabzon Tarihi” adlı eserinden aldığım tarihî pasajlarla tanıtmaya çalışacağım.Genç yaşta dünyamızdan ayrılarak ebediyete intikal eden tarihçi ve şâir Şakir Şevket eski ve nostaljik Sürmene’yi şöyle anlatıyor:
     “Sürmene kazası seksen dokuz tarihine kadar nâhiye sûretinde idare olunurken,Teşkilât Nizamnâmesi’nin gösterdiği icab üzerine Vakfıkebir,Görele ve Aybastı kazalarıyla birlikte kaymakamlık ittihaz olunmuş ve köylerle birlikte 7301 hâneyi ve 236.203 dönüm araziyi câmi bulunmuştur.
     Buranın bir de limanı olup,bir fırtına çıktığında Trabzon limanından Pulathâne limanını tutturamayan sandal ve gemiler Sürmene limanına gider ise de o limanda kurt tabir olunur bir nevi muzır balık bulunduğundan gemiyi fena halde rahne-dâr etmekte(yaralamakta) bulunduğu cihetle uzun süre orada kalınamaz.
     Sürmene’nin yukarı taraflarında bulunan ahali eğerçi zencirlik ile meşgul ise de ziraatlerinden o derece istifade hâsıl olamayup,fakat deniz kenarında bulunan ahalisi balıkçı olduklarından bunlar külliyet üzere Yunus balığı avlayarak balık yağı imal ederler.
     Sürmene kazası iskelesinde üç beş bin kilelik gemi dahi müceddeden yapılur.
     Sürmene kazasının sağ taraflarında Çebi tabir olunur Bölükbaşılar hâlâ mevcut ve bazı zararlı hareketleri yoktur.
     Bu Çebi denilen Bölükbaşılar ailesinin eski fikirlerdeki sebatları şu dereceye kadardır ki bundan iki sene önce deniz komutanlarından bir zat kura teftiş memuriyetiyle o köylerin birisine giderek bir Bölükbaşı’nın hanesinde misafir olmuş idi.O esnada bahriye mülâzımlarından birisi sıla içün memleketine yani o köye geldiğinde çaresiz en evvel ağa ile görüşmek lâzım geleceğinden ve halbuki Miralay dahi ağanın yanında oturmakta bulunduğundan ağaya yapacağı dostluğu bir kat daha artırmak içün o sırada mülâzım belinden kılıcı çıkararak doğrudan doğruya ağanın eteğini öper.Ve Miralay Bey’e asla bakmayarak gerüden gerü kapudan dışarı çıkar.
     -Şu yersiz durumlar ile beraber orada kan dökme eksik olmadığından ırz ehli takımının sıkılmamak elinden gelmez.”
     Şakir Şevket’in anlattığı Sürmene’den bugüne çok zaman geçti.Sürmene daima büyüdü ve bugünlere geldi.Görünen o ki Sürmene gelecekte vilâyet seviyesine bile yükselecektir.

     
     e-mektup: mnihatmalkoc@hotmail.com



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın tarihe yön verenler kümesinde bulunan diğer yazıları...
Yapraklar Dökülür Kasımlarda!..
Bir On Kasım Sabahı
Rauf Denktaş"ın Ardından…
Yurdunu Canından Aziz Bilen Türk: Atatürk

Yazarın İnceleme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Arif Nihat Asya'nın Doğumunun 100. Yılı
Okul ve Hapishane
Gevheri'nin Hayatı ve Şiirleri
Vatan Sevgisi İmandandır
Yusuf Has Hacip'in Şâirlere Bakışı
Trabzonlu Edebiyat Tarihçisi Nihat Sami Banarlı
Veremle Savaş
Memleket Havası ve Köprübaşı Tv Sitesi
İlköğretim Okulları ve 100 Temel Eser
Öğretmenler Günü

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Senin Olan Sana Gelir (Manzum Reçeteler - 1) [Şiir]
Sen Kurtuldun, Bizler Öldük [Şiir]
Ümmetin Yetimleri [Şiir]
Kıyameti Bekle Bir Gün! [Şiir]
…... Gecenin Kanat Sesleri…... [Şiir]
Derbeder [Şiir]
Sen Hep On Beş Yaşındasın! [Şiir]
Berceste Mısralar - 310 [Şiir]
Zihnimiz İşgal Altında [Şiir]
Kıyameti Bekle Bir Gün! [Şiir]


M.NİHAT MALKOÇ kimdir?

NİHAT MALKOÇ’UN BİYOGRAFİSİ Beş çocuklu bir ailenin en küçük ferdi olarak 1970 senesinin 1 Haziran’ında Trabzon’un Köprübaşı ilçesine bağlı Gündoğan Köyü’nde hayata “Merhaba” dedi. İlkokulu komşu köy olan Güneşli Köyü’nde okudu. Orta ve lise öğrenimini Köprübaşı Lisesi’nde tamamladı. En büyük emeli iyi bir hukukçu olmaktı. Lise son sınıfta girdiği üniversite imtihanında KTÜ/Fatih Eğitim Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmenliği Bölümü’nü kazandı. Dersaneye gitme imkânı ve zaman kaybına tahammülü olmadığı için kazandığı fakülteyle yetindi. 1992 yılında okulu bitirdi. İlk göz ağrısı olarak nitelediği Gümüşhane’de beş yıla yakın öğretmenlik yaptı. Her geçen gün öğretmenliği daha çok sevdi. Artık öğretmenliği bir tutku olarak görüyor. Vatan borcunu İstanbul’da Kara Kuvvetleri Lisan Okulu’nda Yedek Subay Öğretmen olarak onurla yerine getirdi. Bu peygamber ocağında yüzlerce yabancı subaya güzel Türkçe’mizi öğretti. Ankara’da girdiği sınavı kazanarak Akçaabat Anadolu İmam-Hatip Lisesi’ne Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni olarak atandı. Burada iki yıl görev yaptı. Daha sonra girdiği yazılı ve sözlü imtihanı kazanarak Türkî Cumhuriyetlerden Türkmenistan’ın başkenti Aşkabat’a,üç yıl görev yapmak üzere, öğretmen olarak gönderildi. Burada Mahdumkulu Türkmen Devlet Üniversitesi İlâhiyat Fakültesi’nde ve İlâhiyat Lisesi’nde Türk Dili öğretmeni olarak çalıştı. Yine Aşkabat’ta Türkçe Öğretim Merkezi’nde(TÖMER) bir yıl boyunca değişik milletlerden kişilere Türkçe’yi sevdirerek öğretti. Şu anda Akçaabat’a bağlı Derecik İlköğretim Okulu’nda görev yapmaktadır. Bugüne kadar,en büyüğünden en küçüğüne kadar onlarca dergi ve gazetede fikrî,edebî,felsefî ve kültürel konularda yüzlerce yazı ve şiir yazdı. Bu yayın organlarından Türk Edebiyatı,Türk Dili,Bizim Çocuk,Çınar,Bizim Azerbaycan,Anadolunun Sesi,Üniversitelinin Sesi,Türkiye,Bizim Okul,Şenliğin Sesi,İnsanlığa Çağrı,Yeni Sesleniş,Gençliğin Sesi gibi dergilerde;Türksesi,Demokrat Gümüşhane,Kuşakkaya,Ortadoğu,Yeni Mesaj,Hergün,Candaş,Edebiyat,Bolu Üçtepe,Akçaabat Yeni Haber,Karadeniz Olay,Hizmet gibi gazetelerde yıllardan beri deneme,makale,fıkra ve şiirler yazmaktadır. “Bizim Okul” isimli kültür,sanat ve edebiyat dergisinin Yazı İşleri Müdürlüğü’nü yaptı. Kültürel organizasyonların çoğunda aktif olarak görev aldı. Sevgi,Dostluk ve Kardeşlik konulu şiir yarışmasında birincilik,Trabzon Belediyesi’nin düzenlediği Çevre ile ilgili yarışmada birincilik,yine aynı belediyenin düzenlediği “İki binli Yıllara Doğru Trabzon” konulu makale yarışmasında mansiyon,Akçaabat Belediyesi’nin değişik zamanlarda organize ettiği şiir yarışmalarında birincilik,ikincilik,üçüncülük ödülleri kazandı. Karadeniz Yazarlar Birliği kurucularındandır. Halen bu birliğin üyesidir. Bunların yanında elinin altındaki öğrencilere rehberlik ederek ve bizzat örnek olarak,onların da pek çok kültürel yarışmada ödüller almasına zemin hazırlamıştır. İkisi kız,biri erkek olmak üzere üç çocuk babasıdır.

Etkilendiği Yazarlar:
Necip Fazıl Kısakürek,Mehmet Akif Ersoy,Yahya Kemal Beyatlı


yazardan son gelenler

bu yazının yer aldığı
kütüphaneler


yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © M.NİHAT MALKOÇ, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.