Mektubum sanýrým fazla uzun oldu, çünkü daha kýsa yazmak için yeterince vaktim yoktu. -Pascal |
|
||||||||||
|
Sevmek... Dile kolay, kalbe aðýr duygu. Hatýrlýyor musun ansýzýn çýkýp gelerek nasýl da yüreðime taht kurduðunu. Ayrýlýklar... Hüzünler... Gözyaþlarý... Hepsi zalimce birer birer gelip yüreðimin baþköþesine oturmuþlardý. Hayat, simsiyah bir tüle sarýlmýþ açýlmayý bekleyen bir hediye paketi gibi önümde durmaktaydý. Hüzün yüklü karabulutlarýn hýzla yüreðimi kaplamaya çalýþtýðý bir zamanda, inatla girdin kararmaya yüz tutmuþ dünyama... Kilometrelerce uzaktan, bambaþka bir þehrin, deðiþik havasýyla, taþýyla, topraðýyla... Umutlarýyla… Þiirleriyle… Farklý yaþamý ve sevdalarýyla her þeyden önemlisi sevgi yüklü, sýcacýk yüreðiyle geldin. Karanlýk bir girdabýn içinde sürüklenmekteyken, tüm sevginle ve gücünle çekip çýkardýn. Yaþamý yeniden sevmeme, hayata yeniden baðlanmama sebep oldun. Bu yüzden sevdim seni. Öyle farklýydýn ki, yüzyýllardýr kapaðýnýn aralanmasýný, içindeki gizemin keþfedilmesini bekleyen kara kaplý bir defter gibi görmekteydim seni. Ben bu defterin kapaðýný ilk açtýðýmda, dokunmakta olduðum simsiyah ve sert yüzünün aksine, bembeyaz sayfalara yumuþacýk bir yazýyla yazýlmaya çalýþýlmýþ kocaman bir ömür gördüm. Neler yoktu ki içinde, ayrýlýklar, ümitsiz bekleyiþler, kederler… Mutluluk getiren sevinçler, gözyaþlarý… Yarýnlara gülümseyerek bakan sevmeler... Daha neler... Neler... Kara kaplý deftere yazýlmýþ, her bir cümle, yüreðime gemici düðümleri misali açýlmamacasýna, düðümlüyordu seni. Günüm seninle baþlýyor, gecem seninle bitiyordu... Sesini duyduðum zaman yüzümdeki goncalar gül misali açýlýyor, dünyam seninle dönmeye baþlýyordu... Yolda yürürken, otobüse binerken, yemek yerken, insanlarla konuþurken, kýsacasý nefes aldýðým her an, konuþtuðumuz her cümle, anlattýðýn her hikâye, okuduðun her þiir beyimde yankýlanýyordu. Ben sensizliði bile seninle yaþýyordum… Bu yüzden seviyordum seni. Hatýrlar mýsýn? Gökyüzünden ayný beyazlýðýn yeryüzünde iki farklý þehre yaðdýðý bir kýþ günü, gece yarýsýna doðru aramýþtýn beni... Eve gidiyorum, bu soðuk havada sesin içimi ýsýtsýn istedim demiþtin. Biz birbirinden kilometrelerce uzakta, iki candýk... Konuþmaya baþladýk, konuþma uzadýkça, dýþarýda olanca hýzýyla yaðmakta olan kara aldýrmadan, sen park ettiðin arabanýn içinde, ayaklarýný hissetmekte zorlanana dek, bense soba yanmayan buz gibi bir odada soðuktan parmaklarým buz tutana kadar konuþmuþtuk. Yaþamýn her hali gelip geçmiþti telefon tellerinden... Hiç kimse, yaðan kar altýnda kulaðýma senin gibi þiirler okumadý. Hiç kimse bana senin baktýðýn gibi bakmadý… Hiç kimse beni, senin sevdiðin gibi sevmedi… Ve hiç kimse ama hiç kimse yüreðinin sýcaklýðý bana senin kadar hissettiremedi. Ýþte, O gecede, ne dýþarýda yaðan kar, ne de aradaki mesafeler bana þiirler okumana, beni sevdiðini söylemene engel olamamýþ, o ana kadar hiç kimse beni senin kadar mutlu edememiþti. Sevdan bana yakýþtýðý için, sevdam sana yaraþtýðý için seviyordum seni... Sana kavuþmak, seni sevmek kadar yasak ve imkânsýzdý… Ben sadece olabilme ihtimallerini sevdim. Ben kara kaplý bir defterin, bembeyaz sayfalarýný sevdim… Beyaz sayfalarsa kendisine dokunan her eli… Ben sana âþýktým… Sense aþk’a… Ben seni seviyordum… Sense mevsimleri… Gelen her mevsimin kendine özgü bir güzelliði vardý, bu yüzden sen, sevemedin sadece beni... Sen, baharda açan her bir gül tanesini sever gibi sevdin, yeni gelen her sevgiliyi... Baharla her gelen sevgili için, unutup, sildin beni... Bil ki! bir ben silemedim yüreðimden seni... Çünkü ben seni UNUTMAK ÝÇÝN SEVMEDÝM KÝ...
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Nilgün SARIGÜL, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |