İnsan özgür doğar, ama her yanı zincire vurulmuştur. -Rouesseau |
|
||||||||||
|
KURTLAR VADİSİ VE ANLATTIĞI GERÇEKLER ÜZERİNE Türkiye’de geçmişten günümüze kadar birçok acı ve üzüntü veren olaylar yaşansa da hiçbir dizi, film ve belgesel yaşadığımız acıları Kurtlar Vadisi dizileri ve filmi kadar yüzümüze çarparcasına gerçek bir şekilde anlatmadı.Yaşadığımız bir sürü siyasi, ekonomik ve kültürel soruna rağmen bir olmasını bilsekte bazı gerçekleride balıkların hafızası gibi unutur olduk.Bu unuttuklarımızı şimdilerde Kurtlar Vadisini yapan şirket olan Pana Film aracılığıyla az veya da çok olarak görmekteyiz.Bazı başka yapımlarda gerçekleri anlatmaya çalışmış olsa da bu yapımlar gerçekleri anlatırken bazen yitirmiş oldukları nesnellik yüzünden yanlış yollara saptıklarından dolayı bir süre sonra da izlenmez hale düştüler. Kurtlar Vadisinin yaratmış olduğu izleyici potansiyeli de dizinin çokça izlenmesini sağlıyor.Dizinin anlattığı gerçekler nedeniyle izlenmesini daha da arttıran etkenlerden birisidir..Ama bu diziyi izleyen kişiler de öyle haybeye izlemiyorlar bu Kurtlar Vadisi dizisini.İzleyenler diziyi ülkemizde yaşanmış ve yaşanacak ya da yaşanan olayların arkasındaki izleri görmek adına izliyorlar ki bizlerin önüne serilmiş olan sahteliklerin aslında ne olduğunu anlıyor izleyeciler.Ayrıca Kurtlar Vadisi dizisi popüler kültürümüzün içinde apayrı bir yerde ve o yerden de hiç düşmeyecekmiş gibi de gözüküyor. Kurtlar Vadisi dizileri ve filmi gerçeklerden yola çıktığından dolayı sevilmesi de normal beğenilip benimsenmesi de gayet doğal.Ama gelin görün ki dizinin içindeki fazla şiddeten dolayı bazı yazarlar ve halktan insanlar diziyi acımasızca eleştiri bombandırmanına tutuyorlar.Ama hiçbirisi bilmiyorlar ki Kurtlar Vadisi gerçekleri anlatıyor.Gerçekleri anlattığından dolayı da yaşanan olaylarda kullanılan silahlar ve planlanmış olanlar yüzünden bu dizide silahların bulunması da gayet doğal aslında.Dizide bulunan şiddeti sağlayan olaylar ve anlar olmadan da bu dizi alsa ama asla gerçekleri anlatamazdı.Düşünün ki Kurtlar Vadisi dizisinde silah olmasa nasıl anlatılacaktı ki gerçekler bizlere.Zaten gerçekleri anlatmasından dolayı dizi şiddeti de fazlasıyla gerektiriyor.Eğer bizler yani halk ve yazarlar dizide bulunan şiddet görüntüleri yüzünden izlemek istemiyorlarsa o zaman gerçekleri de bilmekten de yana değillerdir anlamı çıkıyor ortaya.Bu anlam ortaya çokça çıkarsa halkta gerçeklerin içinde birçok olgunun da saklandığı düşüncesini edineceklerdir. Eğer böyle düşünce eğilimi gerçekleşirse dizi hakkında kötü düşünenler ya da gereksiz olduğu kanaatine varanlar halk tarafından acımasızca karşı çıkılacaklardır. Dizinin eleştirilen yönleri olsa da olmasa da izlenmeye değer bir hazinedir her birimiz ve geçmişimiz için.Çünkü belki de geçmişteki karanlık izleri başka hiçbir dizi anlatmadı ve de bundan sonra da anlatamayacak gibi gözüküyor.Ayrıca gel gelelim ki Kurtlar Vadisi oluşumunun ilki olan dizide anlatılanlarda gerçekten de mükemmel bir güzelliği içinde barındırıyor.İlk dizide bir baron ve ona bağlı birçok kişiden oluşan konseyi yıkmaya çalışan bir adam ve bir avuç adamının geçirdiği zorlukları, acıları, sevinçleri ve girmiş oldukları bilinmezlikleri anlatıyor.Bu anlattıklarıyla birlikte diziyi izleyenlere de uzun soluklu ve her bölümünde apayrı bir macerayla birlikte adeta izleyenleri yerinden kaldırmıyor ve dizinin bir bölümü bittiğinde de bir sonraki hafta da ne olacak diye tüm Türkiye’deki insanları meraklandıracak kadar güzel anlatıyor.Ayrıca ilk dizideki karakterlerin her biride ayrı ayrı güzellikte senaristlerce oluşturulmuş ve usta oyuncuların güzel oyunculuklarıyla birlikte diziyi daha da izlenir hale getirmesini de sağlayan etkenlerden biri oldu dizideki oyuncular. İkinci dizi olan Kurtlar Vadisi Pusu dizisi de Türkiye’deki bazı gizli ve saklı kalmış cinayetlerin ve olayların ortaya çıkarılmasında ve izleyicilere aktarılmasında gerçekten de çokça büyük bir işlev kazandırıyor bazı gerçekleri görmemizde bizlere.İkinci dizide usta oyuncular ve güzel bir konuyu mükemmele yakın bir anlatışla izleyeciye sunuyor yapımcılar ve senaristler.Bu sundukları renkli güzellikler dizinin diğer bütün dizilerden farklı olmasını sağlayan ayrı bir farklılık oluyor. Kurtlar Vadisi Pusu dizisinde bulunan karakterlerde ustaca oluşturulmuş bir güzellikte ve apayrı bir birlikteliği sağlıyor. Ayrıca dizinin senaryosunu yazanların ilginç fikirleri de gözümüze çarpmıyor da değil.Çünkü dizide ismi geçen bazı kişilerin isimleri senaristlerce ya gerçekteki halinin zıttında ya da isimlerde birkaç harf ile bazı yakın anlamlı sözcükler koyarak dizi aslında bu yaptığı ilginçlikle de ne kadar da çok gerçekleri anlattığını gözler önüne seriyor.Bunların birkaçının örneği ise ‘’Cavit Akarsu ‘’bir sihirli kalem dokunuşuyla birlikte önümüzde gerçekteki ‘’Cavit Çağlar’’ ismini çıkartıyor.Bir diğeri ise ‘’Veli Küçük’’ hafif bir değişiklikle birlikte karşımıza ‘’İskender Büyük’’ olarak çıkıyor.Ayrıca Kurtlar Vadisi dizisinin ilk bölümünde öldürülen 3 kişide aslında gerçekte yaşamış kişiler olsa da karşımıza ya isimlerinde ufak bir oynamayla çıkıyor ya da isminin zıttı bir kelimeyle değiştiriliyor. Kurtlar Vadisi senaristlerine dizinin birkaç da olumsuz yanını göstermemiz gerekir..Bunlar ise ; mesela ilk dizide bulunan Safiye Karahanlı karakteri neden ikinci dizide yok veya da nerede olduğundan neden bahsedilmedi?Ayrıca bir diğer soru ise ; İlk dizide bulunan zenginlerden oluşan konsey varken ikinci dizideki iş adamları ve zenginler neredeydi bunu görmemiz ve bizlere anlatılması gerekir.Bir başkası ise Polat Alemdar karakterini ayağına kadar çağıran amerikalı mafyaya ne oldu ve Polat’ı ilk dizide kaçıran tarikat neden bir daha Polat’a ve ekibine el atmadı?Bu gibi soruların senaristlerce yanıtlanması gerekir ve izleyeciye de bir bilgi verilmesi gerekmektedir. Son birkaç şey ise ; Kurtlar Vadisi dizisinin her türlü eleştiriye rağmen olsa da izlenmeye değer bir kültür hazinesi olduğu olgusunun unutulmaması gerektiğidir.Bu olguyu kafamızdan çıkartmazsak dizinin ne kadar da gerçekleri görmemizdeki etkiside bizlere büyük bir hafızamızı tazeleme katkısında bulunuyor.Dizinin anlattıklarıyla bizlerde bıraktığı etki hiçbir şeyle ölçülemeyecek kadar büyük bir olaydır.Ayrıca dizinin şu günlerde tatile girecek olmasına rağmen yaz ayında veya yakın bir zamanda çıkacak olan yeni filmi Kurtlar Vadisi Gladio adlı yapımda karşımıza birçok gerçeğin gözlerimizin önüne serilmesini sağlayacaktır.Filmin fragmanında söylenlerin anlatılması bir yana açıkça bu olayların nasıl olduğu ve nasıl gerçekleştiği hususundaki gösterilecek olanların gerçek olduğu ortaya çıkarsa bizlerin ne kadar da gerçeklerle karşı karşıya olduğumuzu gösteren unsurlardan biri olacaktır bu film. Son olarak bu yapımın daha birçok filmi ve dizisini görmeyi dileyerek bir bütün içindeki halkımız olarak geçmişimizdeki kara lekeleri görmek için ve de 85 yıllık ülke tarihimizin aslında 1000 yıllık tarihe eş değer bir şekilde olduğunu yaşadığımız bu olaylardan anlamamız gerekiyor.Bildiğimiz ve hatırladığımız hep iyi olaylar yerine biraz da kötü günleri ve bu kötü günlerin neden olduğunu görmek bence de her zaman daha iyidir.Ayrıca her zaman gülmek insanı olgunlaştırmaz arada sırada biraz da ağlamakta iyidir.Çünkü her ağlayış ve her bir damla yaş yaşadıklarımızdaki gerçekleri ve yaptığımız hataları bize gösteren olandır.Kurtlar Vadisi dizisi ilerleyen günlerde de gündemde olacaktır ve daha birçok gerçeği anlatarak halkımızda iyi bir izlenim bırakarak halkımızın daha da bilinçlenmesinde büyük bir etken olacaktır bu yaptıklarıyla birlikte.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Barış Ünlü, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |