Hiçbir şey yaşam kadar tatlı değildir. -Euripides |
|
||||||||||
|
GAZZE'DE YAŞANAN ACILAR VE BUNLARI GÖRMEZDEN GELENLER ÜZERİNE Duyarlılık dediğimiz şey önemli olsun ya da olmasın yaşanan herhangi bir olayla ilgili görüşümüzü ve tarafımızı belirttiğimiz bir nevi vicdanın ta kendisidir.Ama şu sıralarda bu vicdani duyarlılık ya da sorumluluk son bulmaya hatta bitip tükenmiş bir hale kadar gelmiş durumda. Bizler kendimize duyarlıyız veya yaşanan olumsuz bir olay sonucu haksızın karşısında haklınında yanındayız diyebiliyorsak bu gücü kendimizde bulabiliyorsak bu günlerde Gazze’de yaşanan bu büyük insalık dramına sadece eylemler yaparak veya da kınama mesajları söyleyerek yapamayız.Bu eylemlerimizi ve haykırmaya çalıştığımız şeyleri birilerine duyurmaya çalışsakta bu acıyı ya da acıları yaratan İsrail’e karşı yine de bir sonuç olmuyor.Bunları yapıyoruz ama aslında daha da fazlasını da yapabiliriz.Bunlardan birkaçı ise; İsrail’le yaptığımız antlaşmalara son vermek, mecliste kurulu bulunan Türkiye – İsrail dostluk gurubunu kapatmak hatta ve hatta yapabilirsek bu acıyı yaratan İsrail’e karşı sessiz kalan ve yüzleri kızarmadan Hamas’ı suçlayabilecek kadar yüzsüzce davranan Avrupa Birliği, Birleşmiş Milletler ve de Amerika’ya karşı ilişkilerimizi kesmeliyiz.Kendi kendimize yetecek halimiz varken ve de bunu yapabilecek kudretimiz varken böyle davranıpta kendimizi başkalarının önünde küçük düşürecek çalışmalara girişmek ve bunların içinde bulunmak boşuna bir uğraştan başka bir şey değildir bence. Bu günlerde Gazze’de yaşanan acının durması için gerek halkımız olsun gerekse de hükümetimizin yaptıkları olsun bunları herkesçe görüyoruz; ama yetmediğini ya da görmezden gelindiğini hepimiz biliyoruz ve de yaşıyoruz bu vurdumduymazlığı.Sanki Ortadoğu’daki her devlet İsrail’le bir göbek bağı varmışcasına kendi ırkından ve dindaşından olanların maruz kaldığı katledilme olayına göz yumuyorlar. İşte tam da burada dünyanın bu tür acılara, vahşetlere ve de her olumsuz olay sonucunda ölen çocuklara karşı ne kadar da duyarsız kaldığını görebiliyoruz. Ülkeler ellerinden daha fazlası gelebilecekken duyarsız kalmayı yeğliyor; ama bu ülkelerde yaşayan bazı insan toplulukları, devletlerinin yapamadığı cesurca davranışları yaparak ülkelerindeki hükümetler ya da muhalefetler gibi duyarsız kalmıyor.Şu an ki dünyada yaşayanların bir kısmı bundan öncede yaşanan bazı olaylar karşısında da susmayı seçmişti.Bunlara verilebilecek bir sürü örnek var ama ben sadece birkaçını verebiliyorum onlardan birkaçı ise; daha bundan birkaç yıl öncesinde yine İsrail’in Lübnan’a günlerce yapmış olduğu saldırılarına karşı duyarsız kalanlar ortam iyileşip İsrail’de istediğini aldıktan sonra ancak ortaya çıkabildiler kendilerine büyük devlet diyenler.Yine Sırpların Bosna halkına yapmış olduğu vahşetlere, Fransa’nın Cezayir halkına yapmış oldukları, İtalya’nın Libya halkına yapmış oldukları, Ermenilerin Karabağ'da Azeri halkına yaptıkları ve de en önemlisi olan Amerika’nın Kızılderilileri katletmesine duyarsız kalındı.Ve de bunlar çabucak unutuluverdi büyük devletlerce ya da bizlere unutturulmaya çalışıldı.Ama kendilerine biz büyüğüz istediğimizi yaparız diyenler Almanya’ya gerçekten de yapmış olduğu yahudi soykırımını sürekli yüzüne vuruyor.Biz Türk halkına ise yapmadığımız bir şeyden dolayı Ermenilere soykırım yaptınız diyor ama hiçte Ermeni çetelerinin öldürdüklerini görmüyorlar.Onlar bunları yaparken hiçte kendi yaptıklarını görmüyorlar.Bu danışıklı dövüşe veya da işine gelince duyarlı işine gelmeyince de duyarsız davranmaya benziyor. Bu dünya işte böyle geldi bu günlere.Her zaman olduğu gibi birilerimiz yaşanan acılara duyarsız kalamadı ama bazılarıda istediği gibi davranarak acılara karşı susup kaldı.Şimdi de aynısı Gazze’de oluyor.Birileri çıkarları uğruna İsrail’in bu yaptıklarına karşı geçmişte yaşandığı gibi göz yumup sessiz kalıyor.Bu yazıyı okuyanlara son olarak şunu diyorum ki; eğer kendimize duyarlıyız diyebiliyorsak ermenilerden özür dileyenler İsrail’ede Filistin halkına yaptıklarından dolayı özür dilebiletecekler mi bunu çokça duymak ve söylenmesini merakla bekliyorum.Gerek ülkemizde yaşanan cinayetler veya olaylar olsun gerekse de dünyada yaşanan her türlü olay sonrasında da duyarlılığımızı korumaya çalışıp bunu başarmak için her türlü olayın aydınlatılmasında faydalı olmalıyız kamuoyunda.İnşallah en azından dünyada yaşayan diğer insanlar olmasa bile biz Türkiye’de yaşayan her insan birer duyarlı, sorumlu, korkusuz, açık sözlü ve de bilinçli insanlar olabiliriz. LÜTFEN GEÇMİŞTEKİ GİBİ YAPARAK GAZZE’DE YAŞANAN ACILARA DUYARSIZ KALMAYALIM.BUNUN İÇİN SAVAŞIP SESİMİZİ DUYURALIM. Not:Bu yazıyı okuyanlara diyorum ki benim yazmış olduğum ya da düşüncelerimi yazıya dökmüş olduğum bu yazıyı iyi de kötü de olsa hatta değerlendirmenizi diliyorum saygılarımla.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Barış Ünlü, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |