İnsan bir küçük dünyadır. (Mibres Kosmos) -Demokritos |
|
||||||||||
|
Mahsus selam et bütün arkadaşlarımdan.. Bana burada yaramaz havadis yok yalanları yaz.. Çocuklar iyiler büyüyorlar de.. Evdeki çocuklar gibi sokaklarda yatan çocuklar da iyi, onları kimse horlamıyor, bankamatiklerde yatmıyor, büfelerden ve insanlardan yiyecek dilenmiyorlar de.. Buralarda hiç bir şey değişmedi, her şey bıraktığın gibi duruyor de..Herkes hasret ile seni soruyor, çocukluğunda top oynarken camını defalarca kırdığın yaşlı komşumuzun gözleri bile senin adın geçince dolu dolu oluyor de.. Komşular birbirleri ile akraba gibi, hastalanan komşusuna kapı komşusu sıcak çorba taşıyor hala de mesela.. Hadi şimdi bana yalanlar yaz.. Yaşlılardan kimse terk-i diyar etmedi, hepsi ağaçlar gibi dimdik ayaktalar de.. Hatta çocuk iken tırmandığın ağaçlar bile duruyor,çocukluğunda o ağaçlara birlikte tırmandığın ve şimdi müteahhit olan bir arkadaşın apartman dikmek için o ağaçları kesmedi de.. Anacığımın saçlarının hala gece gibi simsiyah olduğunu söyle, saçlarının hayatın çilesi ve benim yokluğumun üzüntüsünden bembeyaz kesilmediğini yaz bana.. Senin yokluğuna ağlamaktan artık gözlerinin görmez olduğu yalan, okuma yazma bilmediği halde senin mektuplarına dakikalarca bakıyor de.. Hadi şimdi bana yalanlar yaz.. Akrabalarımdan selam olduğunu yaz bana.. Senin çocukluğunda olduğu gibi bayramlarda hep bir aradayız, herkes birbirini seviyor, akraba akrebe dönüşmedi henüz de..Hala senin çocukluğunun tadında burada bayramlar, parayı çocukların hayatından daha çok seven adamlar bayramlarda leş kokan bodrum katlarında sahte şeker imal edip çocukları zehirlemiyorlar de.. Yalanlar yaz bana.. Mahsus selam et gül yüzlü sevgiliden.. Sen gittin gideli yemekten içmekten kesildi de..Beni bekler misin diye verdiğin yüzük hala parmağında, o yüzük bir sarraf vitrinine düşmedi çünkü gerçek aşklar sarraf vitrinine, eskici tezgahlarına düşmez de.. O hala seni bekliyor de.. Hadi şimdi yalanlar yaz bana.. Mahsus selam et bana mektubunda.. Yazdıklarımda hiç bir yalanım yok, hayatın kendisi baştan sona bir yalan iken benim yazdıklarım yalan olmaz ki oğlum de.. Arayı çok uzatma, bana sıkça mektup gönder baba.. mektuplarında yalanlar yaz bana.. Çünkü gurbette olunca, sizden gelen bir mektup ben üzülmeyeyim diye yalanlar ile dolu bile olsa, evimin, sokağımın, şehrimin, sevdiğimin ve sizin kokunuzu bana taşıdığı için buraların gerçeklerinden çok daha güzel.. Hadi baba, şimdi yeni yalanlar yaz bana..
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Ahmet Savaş, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |