
Gülmekten Göbek Çatlatan Karadenizli Temel Fıkralarının Devamı
Üç fıkra var.
Üç fıkra var.
tesadüf, insanoğlunun var olduğuna inandığı; fakat kendini kaptırmaktan geri durmadığı bir hayal ürününden ibarettir.
Üç fıkra var.
İlk cümleyi nasıl kurmalıyım, nasıl başlamalıyım diye düşüncelere dalıyorum Giderek yazamayacağımdan, konuşamayacağımdan, hayal edemeyeceğimden korkuyordum ki korktuğum şeyler başıma gelmeye başladı
Aklıma da başka bir şey gelmiyor. Herhalde bazıları silah dayıyorlar, bu kelimeleri kullanmanız için. Türkçeye yapılan bu saldırıları gördükçe içim sızlıyor... Son zamanların emlak piyasasında dolaşan bir kelime var Lansman anlamı, tanıtım. Fransızcadan dilimize girmiş bir kelime... Lansman fiyatları kısa bir süre böyle, diye devam eder gider, cümle...
Dün gece uyku tutmadı. Üstüne; çayı, kahveyi fazlaca kaçırınca uyku, biri gibi aldı başını gitti
Eğer ki yüzen birilerine açıl be dostum açıl derseniz tabi ki susamı aradan çıkartmanız gerekecektir. Adam iyi yüzme bilmiyorsa zaten açılmaz. İyi yüzme bilen dostlarımıza da ben yine fazla açılmayın derim, derin sulara. Allah muhafaza kramp mıramp girer, köpek balığı tehlikesi de var bir de. Kurtarayım derken de
Anladım ki bir şair, ölüm üstüne yazar en güzel şiirini. Son şarkısı gibi kuğunun. En son ve en güzel Ondan öncekiler hep buna hazırlık, hep bunun provası. Bir kuğu, bir şair son şarkısına mı saklar en manidar nefesini?
özgüven eksikliği, bir kara delik misali neden içerisine alıp yutuyor?
Ah benim sazımın teli, radıyomun pili, saatimin zembili günlüğüm. Nasılsın, iyi min? Beni soracak olursan, halim belli. Bizim gibi emeklilere, dar gelirlilere iyi olmak haram. Hele bi de ikdidar garşıtıysan, gatiyen belin doğrulmaz. Toğukların yımırtadan kesilir, ineklerin sütden. Biletine amorti bile çıkmaz. “İnsanın bi defa ters gitmesin işi;