• ÝzEdebiyat > Öykü > Soyut |
161
|
|
|
|
Ellerimin içinde oldu deðiþimin. Gözlerimin önünde. Sabun eridikçe küçülür ya, sen eridikçe çoðaldýn, yeni þeyler yazdýkça, ürettikçe arttýn. Biliyordum adým adým gittiðini. Benden, bizden uzaklaþtýðýný, her geçen gün farklýlaþtýðýný korkarak görüyordum; |
|
162
|
|
|
|
Bir trende olmak, nereye gittiðini bilmeden. |
|
163
|
|
|
|
Bir meleðin ayaðý takýlýp þehre düþer gökyüzünden;düþerken bulutlara tutunma çabasý ve boncuk boncuk terleyiþi...Aþk kokusu yayýlýr o terleyiþte,buram buram kokusu girer penceremden içeri ve uyanmýþlýðým.Ýlk defa duyduðum o kokunun peþinden gidiþim,yaklaþtýkça ciðerlerimde bir bayram havasý,bir solumuþluk. |
|
164
|
|
|
|
Alt tarafý vesaiti nakliye
Üst tarafý, huzuru zamanlý, savunmasý yersiz gelmiþ ama hala yurtsuz kalmýþ ayrýlýk…
|
|
165
|
|
|
|
Bulutlar aðýr aðýr yürüyor, beyaz güneþin etkisiyle kýzarmýþ, büzürmüþ, masum, öylece aðýr öylece hafif. Toz kondurmamýþ gibi inceden rüzgar esiyordu. Yapraklarýn hýþýltýsý kuþlarýn sesine karýþýyordu. Güneþ ince,narin, endamlý, ýþýðý keskin bir gidip bir geliyor, içimde burukluktan kalma izler sevenleri hatýrlatýyor bana sevince doðayý. |
|
166
|
|
|
|
...yere eðiliyor ve ellerim titreyerek onu alýyorum.. |
|
167
|
|
|
|
“Olympos” adlý öyküde gerçeküstü tatlarýn daha yoðun olduðu görülmekte. |
|
168
|
|
|
|
" Bir parçasýný yitirmiþ gibiydi. Elini yüzüne götürüp alnýna dokunmak istedi. Saç tutamlarýnýn arasýnda gizlenmiþ eski bir yara izini arayýp buldu parmaklarý. Karanlýk bir gecenin daha da karanlýk sessizliði beyninde çanlar çalmaya baþladý. Hýçkýrýkl |
|
169
|
|
|
|
Bir kabridtandý bedeninm, bu kabristanda en deðerli servetim, peþimden kaybolmamak için býraktýðým gölgelerim... |
|
170
|
|
|
|
Bütün renklerin ve duygularýn ortasýnda insan renksiz kocaman bir yalnýzlýk içinde. Poþette. Çöp poþetinde.
|
|
171
|
|
|
|
Gecenin karanlýðýnda, ýssýz sokaklarda gezer düþlerin fýsýltýlarý.
Sahipsizliðin somurtkanlýðýný peþlerine takarak, bulduklarý ilk barýnaða girerler.
Ýþte orada, gölgelerin ardýnda, baþlar siyahla beyazýn hikayesi.
Ya da öyle sanýr herhangi birisi... |
|
172
|
|
|
|
öyle boþlukta hissediyordum ki kendimi. biþeylerle doldurulmalýydý ya da boþluk beni boðmalýydý... |
|
173
|
|
|
|
Deli olmak gerek
konuþabilmek,hayal kurabilmek için.
Deli olmak gerek
kelimelere bir ünlem- hayallere isim verebilmek için. |
|
174
|
|
|
|
adýmlarýný iyice yavaþlattý
zamaný gelmiþti biliyordu
bu yüzden herþeyin kusursuz geliþmesini istedi þu an herþey onun himayesindeydi kimse dokunamaz
geri çevremezdi..
|
|
175
|
|
|
|
gözlerinizi kýsýn ve þeffaf bir kalbin içindesiniz.hangi odadasýnýz? |
|
176
|
|
|
|
Biz farkýnda olalým ya da olmayalým, tüm yaþadýklarýmýz 'içimizde bir yer'lere yerleþir. Onlarla yüzleþtiðimiz en belirgin anlar ise yalnýzlýða düþtüðümüz, düþtüðümüz yerde kendimizi bulduðumuz anlardýr... Bazen farkýna varýr anlamlandýrmaya çalýþýrýz, bazen de canýmýzýn acýsýyla ardýmýza bakmadan kaçarýz... |
|
177
|
|
|
|
devam edecek...nasıl böyle bitebilir ki? |
|
178
|
|
|
|
fakir yeþillikler, serin yaz sabahlarý |
|
179
|
|
|
|
"uzaktan, çok uzaktan taneler geliyor
gökyüzünden irili ufaklý..
avucumu açýyorum..
her tanenin erirken içimi serinletmesini istiyorum..
pamuk gibi.. erimiyor bir türlü.. erimesi için dua ediyorum.. serinlemek istiyorum.." |
|
180
|
|
|
|
Buzlu camlarýn ardýndan bakmaya çalýþtý yaþama;
gördüðü yalnýzca minik kristal taneciklerdi, kokusunu duydu soðuðun, bir kýþ gecesi rüyasýnda yaþanýp bitti herþey, karda duran izleri silindi, beyaz ölüm yaklaþtý ve fýsýldadý kulaðýna; yarýn yeni bir gün |
|