..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Yüz kişinin içinde aşık, gökte yıldızlar arasında parıldayan ay gibi belli olur. -Mevlana
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
İzEdebiyat - Anılar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri

Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  

Sevdalanalım
Orhan Bani
Şiir > Garip

Hadi, yine öyle bak seviyor gibi, yeniden yak yüreğimi Kızarsın yüzüm, tutulsun dilim, bir garip olalım, sevdalanalım Vakit çok mu geç, sevemezmiyiz, ağarmış saçlarımın suçu benimmi? Varsın geçsin yıllar, ağarsın saçlarım, yine öyle bak, beraber yanalım Pek bir şey söyleme, seviyorum deme, yıllar çok şey aldı, sözüm yok kendime Ben yine suskunum, ben yine sensiz, bir nedeni yok, seviyorum nedensiz Gönül had bilmiyor, yak ki yanalım, dö

[DEVAMI]

 

 


 

 




Arama Motoru


• İzEdebiyat > Deneme > Anılar
61 
 Canım Halam ve Atilla  (Nilay Aksu)

Gece herkes yatınca ilk iş gidip çöpten poşeti aldım. Kanlı elbiseyi çıkartıp katladım… Yatağıma dönüp halamın elbisesini göğsüme bastırdım. Ağlarken uyumuşum.
62 
 Okuma Alışkanlığını Kazanmamda Annemim Rolü  (Kâmuran Esen)

Köy ilkokulunda okuduğumuz üç yılda, okumak için yeteri kadar kitap bulamıyorduk. Çoğumuzun sadece ders kitaplarımız vardı okuyacak. Birkaç tane de masal kitabımız. Okulumuzun kitaplığı yoktu. Zaten biz de okullarda kitaplık bulunması gerektiğini bilmi
63 
 Romantizm Delikanlıyı Bozar  (Seyfullah ÇALIŞKAN)

ysa önceleri her şey ne güzeldi. Sen gelip parmağını sırtıma dürtüyordun. Ben şakacıktan çok kızıyordum. Ve seni kovalamaya başlıyordum. Al sana baldan tatlı bir kovalamaca. Kaç kez boşta bulunup irkilmiştim. Kızmalar, gülmeler, her şey ama her şey oyun gibiydi. Aradan ne kadar zaman geçti? Saymadım ki. Kaç ay acaba, kaç yıl? Çok değildir, yemin ederim.
64 
 Beydağı"na Kar Düştü  (Şevket Başıbüyük)

‘Şehr-i Malatya’yı çevreleyen, sıra dağlardan oluşan ve zirvesi beyaza bürünen Beydağı’nın beyaza bürünmesi seninle ne alakası var’, diyebilirsiniz ki; ben de öyle düşünüyorum ama Beydağı ile aynı kaderi yaşıyorum sanki. “Var ya” diyorum, “gelirse böyle geliyormuş” diyorum, ‘ansızın düşüyormuş beyazlar anlatabiliyor muyum’; saçlarımdaki gibi, Beydağı’nın yüksek tepeleri gibi... Beyaz da bir renk, belki de renklerin en güzeli. Lakin beyaz… Hem sahi beyaz neden bana yaşlılığı çağrıştırıyor ki? Beydağı’na kar düşmüş/kar düşmüş yüreğime… Beydağı’nda karalar beyaza bürünmüş; kara saçlarıma beyazlar düşmüş… Her şeyin bir vakti, zamanı var/ zamanı geldi mi ki? Çocukluk, gençlik ve yaşlılık… Ülkem insanının yaş sınırı ne ki? Kaç yaş, yaşlılık yaşıdır bu coğrafyada? Hem ülkemin yaşlılık kategorisi kaç?! Ama Beydağı’na kar düşmüş, Beydağı beyazlara bürünmüş ve saçlarıma beyazlar… İçimdeki buzları eritebilecek hatta eritecek bir sevgi, bir şefkat, bir dostluk, bir kardeşlik, bir samimiyet, bir adanmışlık ruhunu bir kez daha eskisi kadar, kendimde görebilecek miyim, bilmiyorum ama bu yıl sanırım içimdeki zemheri erken başladı…
65 
 Akabe  (Şevket Başıbüyük)

“Akabe” nedir bilir misiniz? Ben de bilmiyordum ama öğrettiler… “Arapça kökenli bir erkek ismidir” demeyeceğim, açacağım bu kavramın bende çağrıştırdıklarını ve “Akabe” ye bir de bu pencereden bakacağım. Şimdi ben, Akabe’nin bize yaptıklarının hangisine yanayım? Manevi bir atmosfer teneffüs etsinler diye alıp götürdüğüm çocuklarıma yaşatılan hayal kırıklığına mı, yoksa “İslam Nedir Yarışması” düzenleyip İslam’dan, nasibini alamamış Akabe çalışanlarına mı?
66 
 Hangi Aşk  (mehmet avcı)

aşkına mı aşıksın aşk denilen acıya mı
67 
 Sen Kaç Kere Doğdun Sevgili Okur?..  (Vildan Sevil)

Tarihi; sıradan insanlar, neferler oluşturur. Koşanlar, düşenler kalkanlar... Konuşanlar susanlar... Düşünenler düşünmeyenler... Üretenler, üretmeden tüketenler... Başkaldıranlar, boyun eğenler... Her şeye karışanlar, hiçbir şeye karışmayanlar... Yönetenler, yönetilenler... “Aslında tarihi sıradan insanlar yazar, onlar ‘parmakla sayılmayanlar/ kırmakla tükenmeyenler’ dir...” dedim.
68 
 Habersiz Ziyaret  (ayşe kaya)

Hafif hafif yağmur çiseliyor. Ohh tam yürümelik bi an. Kendimi dışarı atıyorum bahçe kapısından ve anında müdahale geliyor annem ve anneannemden “kızım ıslanırsın, nereye.” Şşştttt. Beni bana bırakın bakalım, gezintiye çıkıyorum. Ziyarete gidiyorum. Çocukluğumu ziyaret edeceğim az sonra.
69 
 Hani Tek Bir Kişiyi Özlersiniz Her Yer Issız Gelir Derler Ya...  (Rüya Bayram )

Öyle çabuk geçiyor ki günler Hele sen de bir bak hayatına. Daha dün doğmuşuz sanki... Yeni okula başlamışız, yeni sevmişiz Öyle çabuk geçiyor ki günler Hele sen de bir bak hayatına Yarın bitecek sanki her şey Yarın ölecek gibiyiz. Daha doymamışız yaşamasına Günlerimiz dün bir, bugün iki Sakın bir şey bırakma yarına Yarın yok ki. ÖZDEMİR ASAF
70 
 Kars'a Gidelim Kars'a  (Cahit KILIÇ)

Ne “oyunuzu şu partiye verin” amigoluğu, ne de “vurun bre, indirelim” ucuz kahramanlığı. Hem, yazanları kim ipliyor ki, beni de iplesinler?! Üstelik ne yağ satanla ne de bal alanla alakam var. Alakası, bir bağı olanlar özlerini cırsınlar; belki bir püskevitleri falan olur. Yoksa uzaktan uzağa bana ne?!
71 
 Karslı Günlerim  (Cahit KILIÇ)

Beyoğlu’ndaki İstiklâl Caddesi İstanbul için ne ise, İstiklâlî Millî Cadde de Kars için o idi. Diyebiliriz ki kültürün, sanatın merkeziydi. Zamanın tek eğlencesi sayılabilecek sinemaların bu cadde üzerinde olması da caddenin önemini artırıyordu.
72 
 Harbiye - Fatih Tramvayı  (Güven Uluköse)

Bayramlarda, gece fener alayını görmek için yapılan tramvay gezintisi
73 
 Yayla Göçü  (Seyfi Alp)

Bolu'nun Seben ilçesine bağlı Çektikdere Köyü'nde doğdum. Çocukluğumda Yayla Göçleri köyümüzün en önemli olaylarından biriydi. Küçük yaşta yaşadığım bir Yayla Göçü'nü sizlere anlatmaya çalıştım.
74 
 Türkiyeli Ermeniler, Bayrağımız ve İstiklal Marşı  (Kazim Bayar)

Bir ders teneffüsüydü. Mikail, eli yüzü “kıp kırmızı” kanlar içinde okul duvarı dibinde ağlayıp duruyordu. Hemen onu lavaboya götürüp kanlarını ve tozlarını yıka-dım. Fena yaralanmıştı, saatlerce sızlanıp ağladı…
75 
 Düşünen Kafalardan Düşündürücü Cevaplar  (Ömer Faruk Hüsmüllü)

Galileo'nun kulakları büyükmüş. Bir gün onu çekemeyenlerden biri yanına gelip: “Efendim, kulaklarınız bir insan için biraz büyük değil mi?” demiş. Galileo: “Doğru, benim kulaklarım bir insan için büyük ama seninkiler bir eşek için fazla küçük sayılmaz mı?”
76 
 Ayrılığın On Yedinci Günü  (İbrahim Kilik)

Boğazımız düğüm düğüm oluyor Gönlümüze dem dem hicran doluyor
77 
 Anka Kuşu  (eylül)

Biz, doğmak istemedik. Biz doğduk ve geldiğimiz gezegenin nimetlerinden faydalandık. Biz, işimize geldiğinde soyumuzu inkar ettik. Biz, rüzgarın bize göre estiği istikamete yol aldık. Üzerine basıp geçtiğimiz toprağın helalimiz olduğuna inandık. Vefanın bir semt, vicdanın duygu sömürüsü olduğuna kanaat getirdik. Kelimenin, hatta mucizenin tam anlamıyla İnsan olamadık...
78 
 Saman Alevi Şiirler  (Cafer ŞAHİN)

Masamda eski ve ilgiç bir şiir antolojisi, 1972 basımı okuyucularımla paylaşacak değerde olduğuna inandığım için günümüze taşıdım
79 
 Alan Düğünleri  (Seyfi Alp)

Bolu'nun Kıbrıscık ilçesine bağlı 5 ayrı köye birden Alan Köyleri denilir... Benim babam bu köylerden en büyüğü olan Alanhimmetler'de doğmuş.. Çocukluğumun Alan Köyleri'nden bir kesiti anlatmaya çalıştım.
80 
 Facebook Çılgınlığı  (BİNNUR EDİSAN)

Geçmişine sahip çıkan her insan için anıların gözler önüne bir şekilde serilmesi...

Önceki Sayfa  1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30  Sonraki Sayfa




son eklenenler
Doğum
Hülya Kırklaroğlu
Deneme > Anılar
Tuncay Şanlı
Alp Şahin
Deneme > Anılar
Derya
Alp Şahin
Deneme > Anılar
Kum Saati 02: 00
Alp Şahin
Deneme > Anılar
Bir Bölü Elli
Gökhan
Deneme > Anılar

 


 


Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © , 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.