Fazla Kurcalama

Aşk; hakkında en çok yazan, en çok gösteriş ve en çok paylaşım yapana en uzak olandır... Bu yüzden fazla kurcalamayın... Tadını çıkarın...

yazı resimYZ

Hayattaki en güzel şeylerden biridir derler aşk için... Hakkında yazılır, çizilir, şu olur bu olur, ille de aşk ille de aşk denilir... Ben mesela isyankar bir kova erkeği olarak hiç öyle güzeller güzeli bir terazi kadını gibi aşkı hayatımın merkezi yapamadım... Niye? Herkes herkesi sever, iyi hoş da sonrasına bakalım derim... Sevdik, sevdalandık peki ya sonrası? Var mı gelecek planı derim... Olmaz. Daha sonrasında şu olur, belki de bu olursa o zaman ne yapacağız, edeceğiz onun hakkında fikrin ya da nakdin var mı derim. O da olmaz... Güzel. Hem her şeyde olduğu gibi tüm sorumluluk bende oluyor, hem de sen öylece aşkı yaşıyorsun ne güzel derim... Değer mi? Değer ulan. Neyse neyse.

Yine de... Objektiflik açısından şöyle bir bakıyorum da... Bu zorlu, dikenli ve bencil yollardan ben de herkes gibi yara bere içinde geçerken; gün geldi kafama taktım da taktım, gün geldi sağa sola yazdım ki zerre kadar sonuç alamadım, gün geldi iki espri iki şakayla ilk tanışmada elde ettim, gün geldi asla ama asla elde edemedim. Baktığında hepsinin bir anısı, benliğimde yaşanmışlığı, kah bıraktığı, kah ise bıraktığım bir iz var.

Nereye geliyorum? Şuraya... Günümüzde trend olan boşanmaya sürüklenen ve de uzun süreli uyumsuz beraberliklerin de ne kadar sıkıcı, sıradan ve tekerrürden ibaret olduğunu fark eden biriyim. İşte bu yüzden de bana göre yapılması gereken... Ya yok böyle bir şey... (Yazarımız burada gerçek yüzünü çıkarıyordu.) Kimseyi dinlemeyin bu konularda... Valla bak... Ben öleceğim edeceğim bu yazılar illa okunacak... O yüzden fani ruh... Bakıyor, seviyor ve istiyorsan... O da senle aynı hisleri hissediyorsa bitti gitti... Kimseyi de ilgilendirmez... Bak açık yazayım... Aylar sonra kalbimin tekrar attığını hissediyorum ya... O derece.

Dediğim gibi aşk benim merkezim değil ama hissettirdi mi de hissettiriyor ben ne yapayım? Kimyasal uyum, fiziksel uyum, zihinsel uyum, ani bir koluna girme, bir anda seni öpmesi, çevrimiçiyken yakaladım mesajı falan bunlar planlayarak yapabileceğiniz şeyler değildir... Bakarsın aşık olursun... O da sana olduysa... Geçmiş olsun. Ya en basiti her gün ben evdeyim diye mesaj atıyor... Aklıma geldin diyor öpücük atıyor ki o arada ben 'benim sizlere verdiğim ayda teklif buydu, yükleyiciniz yükü zamanında yükleyemediğinden şimdiki fiyat da bu, ki ben bunu da sizlere bildirmiştim'' diye e-mail atıyor oluyorum.

Gün sonunda güzel dostlar... Anladım ki... Aşk; hakkında en çok yazan, en çok gösteriş ve en çok paylaşım yapana en uzak olandır... Bu yüzden fazla kurcalamayın... Tadını çıkarın...

Dip not olarak içinizdeki bazı uyanıklara da şöyle bir notum var... Tabi ki bilemiyorum hayatlarınızdaki dengeleri... Bilemiyorum şimdilik bununla olmalıyım dengelerinizi... Amma velakin... Gün sonunda kendi eviniz, arabanız ve gücünüz varsa eğer; gerçekten aşık olduğunuzla aşkı yaşayın derim... Bu yazının üstüne de kalp dostu bir bira ve Duman - Senin gibi dinleyin... Hayatı sevin... Ben şahsen seviyorum benim Hayatımı... Işık sizlerle olsun.

Başa Dön