Ateş Dansı
(İlknur İpek) 20 Temmuz 2003 |
Yüzleşme |
| |
Sesini duyuramadan bağırmak zorunda kaldığı yıllara kilitlenen bir yürek söylemi döküldü dudaklarından. Dilinde bir İstanbul düşünün,düşünden düşüşünün bağdaş kurmuş suskunluğu sancıyordu. Bir depremin ucuna astı suskunluğunu..harf harf şiddetlenerek ecel |
|
Gece Rengi Adam
(İlknur İpek) 20 Temmuz 2003 |
Yerler |
| |
Sana ayaklanan yüreğimde yitik devrimdir adın ve nicedir sürgündür benim yüreğim..
Islak hüzünlerinin öznesi ben değildim.....
|
|
Mutluluk
(İlknur İpek) 20 Temmuz 2003 |
Düşler |
| |
Mutluluk yaşamı oluşturan her şeyde gizliydi,biliyordum.Yüreğimin uzaklıklar söylencesindeydi mutluluk uzun bir yolculuktu.Tanrının kıvılcımını hissettiğim her duyguda vardı.Ağlayabilmekti ,özleyebilmekti,hasretti,yokluktu,ölümdü mutluluk.Soğuk bir yük gi |
|
Sana Geldim İstanbul
(İlknur İpek) 2 Ağustos 2003 |
İstanbul |
| |
Hiçbir çağa özlem duymadan ve ayak uydurmadan, göğsüme yasladığım azgın deniz gibi, bir kuyruklu yıldız, bir kırık tekne, bir paranoya gibi, tiner çeken köprü altı çocukları gibi geldim sana. sürgün ve gemileri yakılmış bir mahkum olduğumu bilerek, son |
|
Ne Dersiniz?
(İlknur İpek) 2 Ağustos 2003 |
Yüzleşme |
| |
Ölüm sessizliği gelecek yüreğinize. Bir hançer misali saplanacak kelimelerim kanatmak için ihanetlerinizi. |
|
Canparçam
(İlknur İpek) 2 Ağustos 2003 |
Sevgi ve Aşk |
| |
Ayaklarımızı olası hesapların mağduriyetlerine küçültemediğimizden mi nedir hep yürümekten geçiyoruz beraber ve sen karanlığıma, karanlığına ne kadar aydınlık yürüyorsun. Bense günlerdir yerini yadırgayan bir sözcük gibi uykusuzluk biriktiriyorum gözlerim |
|
Hoşgeldin Yüreğime
(İlknur İpek) 19 Ağustos 2003 |
Sevgi ve Aşk |
| |
Geriye baktığımda seni sevmek ne güzeldi diyebilmeliyim, geriye baktığında seni sevmek ne güzeldi dedirtebilmeliyim. Sana tutamayacağım sözler vermem ama varamadığım gecelerine yıldızlar saçmaya söz veriyorum sevdiğim. Gözlerimin siyaha çalışına inat , ge |
|
Özledim Demek Bu
(İlknur İpek) 19 Ağustos 2003 |
Sevgi ve Aşk |
| |
İçimin denizi , yurtsuz aşkımın sılası, gözlerimin kıyısında buzun ateşle teması . Sözcüklerimin aşkın çarmıhına takıldığı yerde, dudaklarımdan dökülen geveze suskunluklarımı duyanım. Gelişi içimin şöleni, gidişi ağlamaklı bir gülümseyiş olanım.
Gittin, |
|
Sensizlik Med Ceziri
(İlknur İpek) 22 Ağustos 2003 |
Sevgi ve Aşk |
| |
Kan kırmızısı gözlerimde seni görünce hüzün dur diyor. Duramıyorum. Kan çöküyor gözlerime, hüzün çöküyor, sen çöküyorsun. Hüzün özür dileyip giderken gözlerimden, göz yaşlarım sana mühürleniyor. Mühürlü gözlerle senden bakıyorum aleme. Her baktığım şey se |
|
Yüreği Aşka Dipnot Dost
(İlknur İpek) 22 Ağustos 2003 |
Sevgi ve Aşk |
| |
Acının yüreğe sinişiydi sevgilerimiz. İçimizde yağmalanmış sevdaların,dostlukların izdüşümü,yüreğimizde eskidiğini sandıkça yenilenen bir acı taşıyorduk. İşte bu yüzden kısacık bir zaman diliminde sana dost demek ,seni tanımak hiç zor olmadı. Sende kaçışl |
|
Sadece Sevdim
(İlknur İpek) 22 Ağustos 2003 |
İtiraflar |
| |
İlk defa birinin gözleri kelimesiz bıraktı beni. İçimin erkek yanı sendin ve senin içinin kadın yanı ben. Bu benzerliğin küçük gizleri vardı kimselerin anlamayacağı. Bazen benim iç sesimi senin dudaklarından duymak gibi. Kelimelerin anlatamayacağı öyle b |
|
Say ki, bu kadın gitti..
(İlknur İpek) 24 Ağustos 2003 |
İlişkiler |
| |
Senin ki sesin rüzgar, varlığın hayal, renklerin uçuk ve tebessümlerin kaçamaktı. Küçük bir hıçkırıktın gecemin sessizliğine damlayan. Sen ki yaşanılmaya çalışılan bir düş yangını.
Çek gemilerini benim sularımdan..
|
|
Yüreğimdeki Manifesto
(İlknur İpek) 24 Ağustos 2003 |
Yaşam |
| |
İmkansız bekleyişlerin umudunu, yitik gemilerin rıhtımdaki düşünü yüklüyorum gözlerime. İçimin aynasına yansıyan hüzün, içimdeki denizin çığlığına kulak verip, martıları uçuruyor yüreğimden. Ben alacakaranlık.
Ağlıyorum.
|
|
Bilirim Hayat...
(İlknur İpek) 24 Ağustos 2003 |
Yaşam |
| |
Bilirim hayat sürprizlerle dolusun.
Bir bakarım bir bebeğin gözlerindeki masumiyet ve dudaklarındaki lal tebessüm gibi açarsın.
Bir bakarım intihar lezzetinde ayrılıklar bırakırsın avucuma.
|
|
Şimdi..
(İlknur İpek) 25 Ağustos 2003 |
İtiraflar |
| |
Şimdi...Gözlerime bak ve anla beni.
Parçalanmışlıklarımı al ve içine yaşamsal anlar yama.
Ağlamayı sustuklarımı al ve kurak gözlerine yağmur ekle.
Gülüşüme eklediğim iç kanmalı suskunluklarımı duy ve sözcüklerine susku , içine sesleniş yap onları.
|
|
Yine..
(İlknur İpek) 25 Ağustos 2003 |
Sevgi ve Aşk |
| |
Sustular, sarılamadılar. Dokunsalar bütün kent yangınlarında yok olurdu sanki. |
|
İstanbul'um Sevgilim
(İlknur İpek) 29 Eylül 2005 |
İstanbul |
| |
Şimdi sana geldiğim yolları kaplayan mevsimsiz rüzgarlar alabora ediyor yüreğimi ...
Şimdi susmak yetmiyor...
Aylak ve gezgin acılar büyüyor içimin gece rengi tufanında..
Aylak ve gezgin bir sevmek kanıyor yüreğimde....
|
|
Kara Yağmur
(İlknur İpek) 28 Haziran 2007 |
Sevgi ve Aşk |
| |
NAZAN BEKİROĞLU KALEMİNDEN YÜREĞİMİZDEKİ ÇELİŞKİLERE GÜZEL BİR ÖYKÜ DÖKMÜŞ PAYLAŞMAK İSTEDİM... |
|
|
Ya sen hattat?
O kadar içimdeki ülkeden gelme olduğun halde bana fazla değil, sadece bulutların esrarını söyleyecek güçte bile hiç olmadın. Oysa içimdeki alemin bütün unsurlarını ödünç aldığım o asılülke hakkında benden fazla birşey bilmeni istedim hep. Bu yüzden değil mi arka arkaya hep seni yazdım ve sen beni hiç bırakmadın. Bu vefa ne kadar çok şey vadediyordu. Seni o ülkenin bir parçası zannediyordum.İçimde o kadar güzeldin. Birlikte ne yolculuklara çıkıyorduk. Oysa bir düşünsene, bir düşünsene sen ve ben hiçbirşeyiz. Bu yüzden seni terk ediyorum hattat.Seni terk ediyorum.Sebepsiz, sonuçsuz hatta akıl dışı bir terk ediş olacak bu. Bu terki evvela ben yazacağım.
....yarama bin bir kez tuz bastığın için hattat, seni terk edeceğim. Terk edecek başka kimsem olmadığı için, seni yalnız seni terk edeceğim.
...ben sana padişahlar hazırladım, sen bana cariyeler sundun. Yeter.
...benden razı ol hattat seni terk etmeyeyim. Belki günlerden beri, belki bir -iki anın derinliğinde sadece, önünde oturduğum şu masa başında verdiğim sözü tutmayayım, müsade etme mani ol bana.
...Anlat hattat "yağmurun karşılıklı yağdığını" anlat...
...ve öyle bir an gelsin ki varlarla yetinmeyerek artık, yoklukları seçelim. Aynalarda görünmez olalım. Şimdi hattat, bana aşkını söylemelisin..
NUN MASALLARI
|
|