..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Bu hafifçe kenara itilecek bir roman değil. Daha büyük bir şiddetle uzağa fırlatılmalıdır. -Dorothy Parker
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
İzEdebiyat - Yazar Portresi - İlknur İpek
İlknur İpek - BİNBİR MASAL GECESİ ÖLÜM
Site İçi Arama:


Deneme
  Ateş Dansı (İlknur İpek) 20 Temmuz 2003 Yüzleşme 

Sesini duyuramadan bağırmak zorunda kaldığı yıllara kilitlenen bir yürek söylemi döküldü dudaklarından. Dilinde bir İstanbul düşünün,düşünden düşüşünün bağdaş kurmuş suskunluğu sancıyordu. Bir depremin ucuna astı suskunluğunu..harf harf şiddetlenerek ecel

  Gece Rengi Adam (İlknur İpek) 20 Temmuz 2003 Yerler 

Sana ayaklanan yüreğimde yitik devrimdir adın ve nicedir sürgündür benim yüreğim.. Islak hüzünlerinin öznesi ben değildim.....

  Mutluluk (İlknur İpek) 20 Temmuz 2003 Düşler 

Mutluluk yaşamı oluşturan her şeyde gizliydi,biliyordum.Yüreğimin uzaklıklar söylencesindeydi mutluluk uzun bir yolculuktu.Tanrının kıvılcımını hissettiğim her duyguda vardı.Ağlayabilmekti ,özleyebilmekti,hasretti,yokluktu,ölümdü mutluluk.Soğuk bir yük gi

  Sana Geldim İstanbul (İlknur İpek) 2 Ağustos 2003 İstanbul 

Hiçbir çağa özlem duymadan ve ayak uydurmadan, göğsüme yasladığım azgın deniz gibi, bir kuyruklu yıldız, bir kırık tekne, bir paranoya gibi, tiner çeken köprü altı çocukları gibi geldim sana. sürgün ve gemileri yakılmış bir mahkum olduğumu bilerek, son

  Ne Dersiniz? (İlknur İpek) 2 Ağustos 2003 Yüzleşme 

Ölüm sessizliği gelecek yüreğinize. Bir hançer misali saplanacak kelimelerim kanatmak için ihanetlerinizi.

  Canparçam (İlknur İpek) 2 Ağustos 2003 Sevgi ve Aşk 

Ayaklarımızı olası hesapların mağduriyetlerine küçültemediğimizden mi nedir hep yürümekten geçiyoruz beraber ve sen karanlığıma, karanlığına ne kadar aydınlık yürüyorsun. Bense günlerdir yerini yadırgayan bir sözcük gibi uykusuzluk biriktiriyorum gözlerim

  Hoşgeldin Yüreğime (İlknur İpek) 19 Ağustos 2003 Sevgi ve Aşk 

Geriye baktığımda seni sevmek ne güzeldi diyebilmeliyim, geriye baktığında seni sevmek ne güzeldi dedirtebilmeliyim. Sana tutamayacağım sözler vermem ama varamadığım gecelerine yıldızlar saçmaya söz veriyorum sevdiğim. Gözlerimin siyaha çalışına inat , ge

  Özledim Demek Bu (İlknur İpek) 19 Ağustos 2003 Sevgi ve Aşk 

İçimin denizi , yurtsuz aşkımın sılası, gözlerimin kıyısında buzun ateşle teması . Sözcüklerimin aşkın çarmıhına takıldığı yerde, dudaklarımdan dökülen geveze suskunluklarımı duyanım. Gelişi içimin şöleni, gidişi ağlamaklı bir gülümseyiş olanım. Gittin,

  Sensizlik Med Ceziri (İlknur İpek) 22 Ağustos 2003 Sevgi ve Aşk 

Kan kırmızısı gözlerimde seni görünce hüzün dur diyor. Duramıyorum. Kan çöküyor gözlerime, hüzün çöküyor, sen çöküyorsun. Hüzün özür dileyip giderken gözlerimden, göz yaşlarım sana mühürleniyor. Mühürlü gözlerle senden bakıyorum aleme. Her baktığım şey se

  Yüreği Aşka Dipnot Dost (İlknur İpek) 22 Ağustos 2003 Sevgi ve Aşk 

Acının yüreğe sinişiydi sevgilerimiz. İçimizde yağmalanmış sevdaların,dostlukların izdüşümü,yüreğimizde eskidiğini sandıkça yenilenen bir acı taşıyorduk. İşte bu yüzden kısacık bir zaman diliminde sana dost demek ,seni tanımak hiç zor olmadı. Sende kaçışl

  Sadece Sevdim (İlknur İpek) 22 Ağustos 2003 İtiraflar 

İlk defa birinin gözleri kelimesiz bıraktı beni. İçimin erkek yanı sendin ve senin içinin kadın yanı ben. Bu benzerliğin küçük gizleri vardı kimselerin anlamayacağı. Bazen benim iç sesimi senin dudaklarından duymak gibi. Kelimelerin anlatamayacağı öyle b

  Say ki, bu kadın gitti.. (İlknur İpek) 24 Ağustos 2003 İlişkiler 

Senin ki sesin rüzgar, varlığın hayal, renklerin uçuk ve tebessümlerin kaçamaktı. Küçük bir hıçkırıktın gecemin sessizliğine damlayan. Sen ki yaşanılmaya çalışılan bir düş yangını. Çek gemilerini benim sularımdan..

  Yüreğimdeki Manifesto (İlknur İpek) 24 Ağustos 2003 Yaşam 

İmkansız bekleyişlerin umudunu, yitik gemilerin rıhtımdaki düşünü yüklüyorum gözlerime. İçimin aynasına yansıyan hüzün, içimdeki denizin çığlığına kulak verip, martıları uçuruyor yüreğimden. Ben alacakaranlık. Ağlıyorum.

  Bilirim Hayat... (İlknur İpek) 24 Ağustos 2003 Yaşam 

Bilirim hayat sürprizlerle dolusun. Bir bakarım bir bebeğin gözlerindeki masumiyet ve dudaklarındaki lal tebessüm gibi açarsın. Bir bakarım intihar lezzetinde ayrılıklar bırakırsın avucuma.

  Şimdi.. (İlknur İpek) 25 Ağustos 2003 İtiraflar 

Şimdi...Gözlerime bak ve anla beni. Parçalanmışlıklarımı al ve içine yaşamsal anlar yama. Ağlamayı sustuklarımı al ve kurak gözlerine yağmur ekle. Gülüşüme eklediğim iç kanmalı suskunluklarımı duy ve sözcüklerine susku , içine sesleniş yap onları.

  Yine.. (İlknur İpek) 25 Ağustos 2003 Sevgi ve Aşk 

Sustular, sarılamadılar. Dokunsalar bütün kent yangınlarında yok olurdu sanki.

  İstanbul'um Sevgilim (İlknur İpek) 29 Eylül 2005 İstanbul 

Şimdi sana geldiğim yolları kaplayan mevsimsiz rüzgarlar alabora ediyor yüreğimi ... Şimdi susmak yetmiyor... Aylak ve gezgin acılar büyüyor içimin gece rengi tufanında.. Aylak ve gezgin bir sevmek kanıyor yüreğimde....

  Gün Başlar Günaydınlığın Değerdi Üstüme... (İlknur İpek) 28 Haziran 2007 Yüzleşme 

Unutma acının rengi adam... Bir kaf dağı masalı artık sana bir zamanlar ölümüne yanmışlığım.

  Kara Yağmur (İlknur İpek) 28 Haziran 2007 Sevgi ve Aşk 

NAZAN BEKİROĞLU KALEMİNDEN YÜREĞİMİZDEKİ ÇELİŞKİLERE GÜZEL BİR ÖYKÜ DÖKMÜŞ PAYLAŞMAK İSTEDİM...

 

 



Ya sen hattat?

O kadar içimdeki ülkeden gelme olduğun halde bana fazla değil, sadece bulutların esrarını söyleyecek güçte bile hiç olmadın. Oysa içimdeki alemin bütün unsurlarını ödünç aldığım o asılülke hakkında benden fazla birşey bilmeni istedim hep. Bu yüzden değil mi arka arkaya hep seni yazdım ve sen beni hiç bırakmadın. Bu vefa ne kadar çok şey vadediyordu. Seni o ülkenin bir parçası zannediyordum.İçimde o kadar güzeldin. Birlikte ne yolculuklara çıkıyorduk. Oysa bir düşünsene, bir düşünsene sen ve ben hiçbirşeyiz. Bu yüzden seni terk ediyorum hattat.Seni terk ediyorum.Sebepsiz, sonuçsuz hatta akıl dışı bir terk ediş olacak bu. Bu terki evvela ben yazacağım.

....yarama bin bir kez tuz bastığın için hattat, seni terk edeceğim. Terk edecek başka kimsem olmadığı için, seni yalnız seni terk edeceğim.

...ben sana padişahlar hazırladım, sen bana cariyeler sundun. Yeter.

...benden razı ol hattat seni terk etmeyeyim. Belki günlerden beri, belki bir -iki anın derinliğinde sadece, önünde oturduğum şu masa başında verdiğim sözü tutmayayım, müsade etme mani ol bana.

...Anlat hattat "yağmurun karşılıklı yağdığını" anlat...

...ve öyle bir an gelsin ki varlarla yetinmeyerek artık, yoklukları seçelim. Aynalarda görünmez olalım. Şimdi hattat, bana aşkını söylemelisin..

NUN MASALLARI



 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © İlknur İpek, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.

 

Bu dosyanın son güncelleme tarihi: 21.11.2024 18:18:05