..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
"İşimden büyük tat aldığımı söylemeliyim." -John Steinbeck
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Eleştiri > Politik Olaylar ve Görüşler > Hakan Yozcu




6 Mart 2014
Eylem Bir Haksa  
Hakan Yozcu
Terminalin hemen kavşağındaki çembere geliyorum. Trafik alabildiğince yoğun... Dikkatli olmak gerekiyor. Araba kullanmak için sanırım biraz da hüner gerekiyor. Çünkü ister istemez bu yoğunluk karşısında insan ürperiyor. Kaza her an “Merhaba” diyebilir sana...


:AJFI:
     

     Saat sabahın 10.00 suları. Lefkoşa’da arabamla merkeze doğru gidiyorum. Keyfim yerinde...
Hafiften de bir türkü terennüm ediyorum. Ama kendim bile zor duyuyorum neredeyse... Öyle ki teraneler ağzımdan çıkmıyor desem yalan olmaz.
     Terminalin hemen kavşağındaki çembere geliyorum. Trafik alabildiğince yoğun... Dikkatli olmak gerekiyor. Araba kullanmak için sanırım biraz da hüner gerekiyor. Çünkü ister istemez bu yoğunluk karşısında insan ürperiyor. Kaza her an “Merhaba” diyebilir sana...
     O kadar da dikkkatliyim oysa. Karşıdan tanıyanlar çıkarmış. Selam verip selektör yakanlar olurmuş. Ama gören kim? Çünkü dikkatim tamamen direksiyonda. Gözüm önümdeki yolda. Başka hiç bir şeyi, hiç kimseyi görmüyorum.
     Tam çemberi döneceğim... Gözüm ister istemez çemberin etrafını belirli aralıklarla saran, siyah yelekli 3-5 bayana takılıyor. Kara yeleklerinin üzerinde, beyaz yazılarla yazılmış sloganlar var. Gözüm ister istemez bu yazılara takılıyor... Okumaya başlıyorum...
     Sen misin okuyan... Aniden öne bakıyorum. Gözlerim önümde duran bir cisim fark ediyor. Bembeyaz bir van tipi araba. Resmen durmuş. Çünkü onun önündeki araba da hareket etmiyor ve tabii ki onun önündeki araba da... Zincirleme bir şekilde duruyor arabalar...
     O anda beynim, gözüm, ellerim ve ayaklarımın karar vermesi gerekiyor. Saniyenin belki de onda biri kadar bir zamanım var. Bu sürede iki şık var: Ya akıllı olacaksın frene basıp duracak, olası bir kazayı engelleyeceksin; ya da beceriksizlik yapıp öndeki arabaya toslayacaksın...
     Allah’tan karar verme yetim o kadar hızlı ki ben, birinci şıkkı tercih ediyorum. Ayaklarım ister istemez frene yükleniyor... “Cassss” diye bir ses... Artık gözlerimi kapatıyorum... Allah’a dua ediyorum. “İnşallah vurmadım” diyorum kendi kendime. Demek ki içten edilen dualar hep kabul görüyor. Bu defa da yırtıyorum. Vurmaya santimler kala araba duruyor. 1 bilemedin 2 santim daha olsa karşıdaki arabanın tamponu gidecek. Al ondan sonra başına belayı. Polis gelecek, sigorta gelecek, karşıdaki şoförün artık durumu ne olacak belli değil... Anlayışlı biri değilse iş kavgaya kadar gidecek...
     Allah’tan kötü sonuç olmuyor. Ama burada da sormak istiyorum: Trafik bakımından yoğun olan bir noktada böyle görsel eylemlerin yapılması ne kadar doğru? Burada, eylemlere karşı olduğum kanısına varılmasın. Çünkü bu tür eylemlerin yasal bir hak olduğuna inanıyorum. Yasal ölçüde yapılan eylemlere saygım sonsuz. Hangi görüşü ve hangi düşünceyi temsil ederlerse etsinler. O, benim için önemli değil. Önemli olan, eylemin yasal boyutta yapılması...
     Burada yapılan eylem de yasal. Ama kaş yapayım derken de göz çıkarmak olmuyor mu bu? Oradan yüzlerce araba geçiyor. Belki binlerce insan o anda eylemcilere bakıp dikkatlerini dağıtıyor. Ve ister istemez kötü sonuçlar ortaya çıkabiliyor. Sonucu kazaya davetiye...
     Peki eylemlerimizi biraz düşünerek yapsak, başka birilerine zarar vermeyecek şekilde gerçekleştirsek olmaz mı? İnsanların haklarını gasp etmeden, insanların dikkatlerini dağıtmadan, farklı eylemler yapılsa, kimsenin kimseye zararı olmayan eylem şekilleri seçilse olmaz mı?
     Sırf eylem yapmak için değil, düşüncelerimizi karşıdakilere benimetmek veya bir şeylere dikkat çekmek için daha az zarar veren, kimseyi rahatsız etmeyen, herkesin hoş karşılayabileceği eylem şekillerine baş vursak olmaz mı?
     Eylem bir haksa, dikkat dağıtmamak, etrafa ve başkalarına da zarar vermemek bir erdem olsa gerek diye düşünüyorum...
     Herkese saygı duyuyor, yapılan eylemlere de sevgi ve hoşgörü ile yaklaşıyorum. Burada naçizane düşüncemi siz okuyucularla paylaşmak istedim...



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın politik olaylar ve görüşler kümesinde bulunan diğer yazıları...
Bu Halk Darbe İstemiyor
eğitim Yaz Boz Tahtası Değildir
"Kıbrıslılık" Üzerine
Sayın Bahçeli’nin Tarihi Hatası
süleyman Demirel’in Ardından
Türkiye Bu Kadar Zengin mi?
Mehter Marşını Bilmeyenler İçin
Ydh Ya Siyasi Olur Ya da Siyasi Parti Doğurur
Yeni Bir Oluşum Mu?
Dedikodu Olmasa

Yazarın eleştiri ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Sessizliğin Hikayesi Üzrine
İnciraltı Şairleri
Bir Bahar Bekliyorum Üzerine
Denizli Türk Dünyası Şairleri Buluşmasının Ardından
Her Şey Gülüşünde Saklı
Meseller ve Kurucuova Ağzı
Meseller ve Kurucuova Ağzı
Cevahir Caşgir’den "100süz Şiirlerim"
Orhan Pamk'un "Kar" Romanı
Boyacı’ya Büyük İlgi

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Vakit Gelince [Şiir]
Kara Güzel [Şiir]
Hayallerim [Şiir]
Gönlümün Tacısın Yar [Şiir]
Kurban Olurum [Şiir]
Acı Ektim [Şiir]
Nerdesin? [Şiir]
Yüreğimde İhtilal Var [Şiir]
Hayat Seni Çözemedim [Şiir]
Helallik İstiyorum [Şiir]


Hakan Yozcu kimdir?

1964 doğumluyum. Kuzey Kıbrıs'ta yaşıyorum. 1988 Erzurum Atatürk Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünden mezun oldum. 20 yıl çeşitli okullarda edebiyat öğretmenliği yaptım. Uzun yıllar Yenivolkan ve Güneş Gazetelerinde köşe yazarlığı yaptım. Şu an Habearkıbrıslı ve Güncelmersin Gazetelerinde yazıyorum. Birçok internet gazete ve sitelerinde yazılarım yayınlanıyor. Şiir, öykü ve tiyatro oyunları yazıyorum. Bu alanlarda çeşitli ödüllerim var. Kendime ait basılmış "Güzel Bir Dünya" ve "Mesela Başka" isimli iki adet öykü kitabım var. 7 tane tiyatro oyunum var. 6 yıl Kıbrıs Türk Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü görevinde bulundum. Halen Başbakan Yardımcılığı Ekonomi, Turizm, Kültür Ve Spor Bakanlığı'na bağlı Müşavirim.

Etkilendiği Yazarlar:
...


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Hakan Yozcu, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.