..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Kendinden daha uyanık insanları işe aldığın zaman, senin onlardan daha uyanık olduğunu kanıtlamış oluyorsun. -R. H. Grant
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Bilimsel > Felsefe > Bayram Kaya




23 Ekim 2014
Seçme Ayıklama  
Bayram Kaya
Seleksiyon dediğimiz mekanizmayı nasıl anlamalıyız? Bunu birim olaylara nasıl yaslamalıyız? Doğanın diyalektiği nasıl bilinçlenir. Bu yazıyı okuduğumuzda bunları anlayıp bunların kıvılcımlaşmalarını oluşturmalıyız.


:ADJA:
Seleksiyon dediğimiz mekanizmayı nasıl anlamalıyız? Bunu birim olaylara nasıl yaslamalıyız? Doğanın diyalektiği, nasıl bilinçlenirler. Bu yazıyı okuduğumuzda bunları anlayıp, bunların kıvılcımlaşmalarını oluşturmalıyız. Seçme ayıklama, bir bağ ve ilişki durumu özel bağıntısı olmanın girişme tipidirler.

Düz bir alan düşünelim. Bu alan, dört bir tarafa bakan ve bağıntıları olan bir sonsuzluk gibi davranır. Bu alan içinde bulunduğunuz yere göre diyelim size 500 metre uzaklıkta; doğu güney doğrultusunda 300 metre derinlikle, 50 km uzunlukta ,100 metre eninde keskin inişli bir kanyon olsun.

Zihninizde sonsuzluk gibi davranan alan, bir yönü ile sınırlanmış olur. Artık doğu-güney doğrultusu içindeki alanınız içine pek bir yabancı insan tehdidi giremez. Alan bir yanıyla ve kendilikten bir seçme ayıklama gerçekliğine uğramış durumdadır. Buna kimse karar vermemiştir. Kanyon kendi şartlarıyla oluşmuştur.

Alanınızın size göre 2 km kuzeyinde; bir ucu doğuya doğru kanyona dayanan, doğu-kuzey sınırlarında içinde aslanların, kaplanların cirit attığı balta girmemiş orman olsun. Bu ormanlık alan demek; kendi seçme ayıklamasını yapmak demektir. Yani sizin bölgeye, kuzeyden gelip, her elini kolunu sallayarak girenlerin, artık bölgenize serbestçe giriş yapamaması demek olur.

Bu kendilik kesikli sürekli kanyon ve ormanlık alanın konumu sizin alanınız için iki taraflı ve kendilikten seçme ayıklama işlerliği yapan mekanizma gibi çalışırlar. Seçme ayıklama yapan kanyon, orman gibi mekanizma çevrenin kendi kesikli sürekli parça olaylarıdırlar. Kanyon oluşurken, kanyonun bir yere seçme ayıklama yapma ya da yapmama gibi hiçbir amacı (bilinci) yoktur.

Şimdi bu kes de bulunduğunuz yerin 10 km batısında, kuzeyin balta girmemiş ormanlarıyla değinim yapan ve kuzeyden batı yönünüz boyunca Güney batıya doğru akan bir azgın ırmak olsun. Irmak ta kendi seçilim düzenlemesiyle sizin bölgeye bir seleksiyon yapacaktır. Artık üç yönünüzde gelebilecek tehditler, önceden yüzde yüz iken; şimdi bölgenize girebilecek tehdit yüzde onlara, yirmilere, otuzlara düşmüştür.

Bu çok büyük bir olaylaşma ve kendilik bir çevre izolasyonudur. Özel bağıntılı; kesikli sürekli durum olaylaşması demektir. Şimdi alan bölgenizin güney yönünde ve size 20 km uzaklıkta bir ucu batıda azgın nehre dayanan bir ucu doğuda kanyona dayanan ya da kanyonla arasında 10 metrelik dar bir kıstak yapacak şekilde çevreleyen büyük bir bataklık alan olsun.

Bölgeniz önceden sürekli bir alan gibi davranırken; bölgeniz çevreye karşı tamamen yüzde yüz açıklıkta iken; dört bir yandan izole edilerek içte kapalı devre bir özel bağıntılı alan olmuştur.

Önceki duruma göre bölgeniz şimdi yüzde otuz, yüzde yirmi, yüzde on aralığına dek daralmış olan kendilik bir seçme ayıklama mekanizmasının çalışması altındadır. Dünya alanları hep böyledir. Zaten bataklık alanın, kanyonun, nehrin, ormanlık alanın kendileri kendi içlerinde kendi başına bir seçme ayıklamalı özel bağıntılı alandırlar.

Doğu taraftan bölgenize gelen insanlar; asma köprü yapmadıktan ve kuş gibi uçup; örümcek gibi davranır olmadıkça kanyonu geçemezler. Bir yalıtma elbette her şeye karşı değil. Ama bir şeye ve birkaç şeye karşı bile yalıtımlı olması, ortamı umulmadık düzenli olay süreçlerine dönüştürür. Bu dönüşmeye rağmen doğudan gelecek domuzlar, aslanlar, insanlar vs. bu kanyonda geçemezler.

Ha keza ormanlık alan da, kuzeyden gelecek insanları ve kuzey çöl aslanlarını engeller. Kuzeyin kutup ayılarını engellerler. Birçok takipçinize bu ormanlık alan yer ve yön kaybettirir. Böylece tehdit olur pek çok şeyi; belki her kezin de değil de; binde bir, on binde bir, olasılıkla tehditleri kaçak, patlak, çatlak olaylar durumuna indirir. Sistem girişmesi bu biçimde seçme ayıklama yapacaktır. Ki bu sizin yalıtılmış bu bölge içinde, hayli yüksek oranla güvende olmanız demektir.

Deve kuşu, kivi kuşu gibi kuşu gibi uçamayan kuşlar hariç kuşlar bu seçme ayıklama alanının zorunlu belirmesidirler. Bu yalıtımı aşarlar. Ama bulunduğunuz alan dışındaki insanlar, kutup ayısı vs. patlak ve çatlak “rastlantıları” oluşla bu özel bağıntılı sistem içinde, ara sıra; hep var olacak firarilerdir.

Görülüyor ki sonsuzluk devinmesi gibi gelen bir alan, burada kanyon, orman, ırmak ve bataklık gibi olay kesikli sürekliliğiyle parçalı yapılara bölünmektedir. Yani süreklilik yoktur. Süreklilikler parçalanır. Süreklilik, kesikli sınırlı olaylarla vardırlar. Kesikli sınırlı olaylar da; süreklilik içinde vardırlar. Görülüyor ki seçme ayıklama olayları çevrenin kendi içinde kesikli sürekli olaylaşma sürecidirler.

Esasta birbiri ile hiç ilgili değiller. Ne kanyon ne bataklık sizin alanınızla alakalı değiller. Ama bir kez oluşup ortam girişmesi yapınca da birbirinden enerji alıp vermeye; birbiriyle düzenli ilişkiler kurmaya başlarlar. Bataklık yayılmaya, insan onu kurutmaya uğraşır. Orman genişlemeye insan onu geriletmeye uğraşır. Kanyon geçirmemeye direnir, insan üzerinde geçer veya dikliği tırmanır vs.

Kesikli sürekli, parça olay durumlar; kendi içinde özel bağıntılı, sınırlı sonludurlar. Bunların girişme ve kesişme bağıntıları bir irade, bir eğilim göstermeden değinim yaptığı bir alan bölgeye seçme ayıklama filtresi ya da seçme ayıklama kılıf zarı gibi işlevle, kendilik çevre bağıntısı durumlarını da oluşmaktalar.
***
Not: Bu örnek tamamen yazarın fikir ürünüdür. Ne fikir olarak, ne ilham olarak; hiçbir yerde alıp rastladığı bir paylaşım da değildir. Tıpkı diğer yazılarındaki, diğer çıkarımları gibi kendi ürünüdür.

23.10.2014




Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın felsefe kümesinde bulunan diğer yazıları...
El Bel Baal 2
Tarihsel 2
İrade 1
Tarihsel 1
Anlamak Gerek 71
Kurtuluşun Felsefesi (Açkı 2)
Sosyal İlişki Toplumu Hedeflemez 2
Anlamak Gerek 43
Anlamak Gerek 70
Anlamak Gerek 55

Yazarın bilimsel ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Müruru Zaman 14
Sahiplik İmanı 1
Hatırlama 1
Mal mı, İnsan mı?
Mamon'du Belirme 1
Müruru Zaman 7
Denge ve Dengesizlik Süreçleri 24
Anlamak Gerek 26
Bağ Enerjisi 1
Sistem 15

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Aslına Yüz [Şiir]
Vah ki Vah [Şiir]
İsis Dersem Çık Ereşkigal Dersem... [Şiir]
Görmez Şey [Şiir]
Tekil Tikel Tükel [Şiir]
ve Leddâllîn, Amin [Şiir]
Mavi Yare [Şiir]
Mevsimsel [Şiir]
Yıkılışa Direniş Direnişe Yıkılış [Şiir]
Meşrep 3 [Şiir]


Bayram Kaya kimdir?

Dünyayı yaşantılaşan çabalar içinde duygunun önemi hiç yitmezse de, payı giderek azalmaktadır. Sosyo toplum bazlı, genel bir açılımla başlayan çalışmalarım da; bilim felsefesi içinde olunma gayreti güdüldü. Bu nedenle yazıların tarisel, sosyo toplumsal evrimli ve türlü doğa bilim verileri güdülü çalışma olmasına gayret edildi. Genel felsefem içinde bir bilgi; ne kadar çok bağıntısıyla söylüyorsanız, o bilgi o kadar bilinir bilgidir.


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Bayram Kaya, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.