Tüm insanlýk bir tutkudur; tutku olmadan din, tarih, romanlar, sanat, hepsi etkisiz olurdu. -Balzac |
|
||||||||||
|
Sayýn Doðuþ Derya'yý farklý çýkýþlarýndan dolayý merakla izledim hep, takip ettim... Mecliste her kürsüye çýktýðýnda, televizyonda her konuþmasýnda pür dikkat dinledim onu. Gazetedeki her demecini pir çýrpýda okudum hep… Uç düþüncelerle dikkatleri çekti bazen... Kadýnlarýn sesi oldu kimi zaman... Mecliste hep farklý bir çizgi çizdi... Farklý þeyleri dile getirdi… Sert bir üslup kullandý kimi zaman… Kim bilir belki de onu sevdiren yönü bu sert üslubuydu… Bir yazýmda kendisi için þunu yazdým "Ne olursa olsun ben, bu bayaný seviyorum"... Çünkü söylediklerinin arkasýndaydý, inanýyordu ve hep kendince dik duruyordu... Toplumun farklý ve deðiþik bir sesi oldu…Yaptýðý her hareket ve söylediði söylemlerle dikkatleri çekmeyi baþarýyordu… Hem de taa en baþýndan beri… Geçen gün, mecliste UBP Milletvekili Zorlu Töre’nin konuþmasýndan sonra söz aldý ve kendini Sayýn Töre’ye karþý cevap verme ihtiyacý duydu… "O kadar çok Kýbrýslý Rum kadýn vardý ki tecavüze uðrayan, kilise kürtajý serbest býraktý.” Sözlerini sarf etti… Aslýnda cümlelerde tam bir açýklýk yoktu… Anlam olarak tam ne anlatýldýðý, ne söylenmek istenildiði belli deðildi cümlenin… Bu cümlede adres tam olarak belirtilmiyordu… Sayýn Zorlu Töre tekrar kürsüye çýktý ve bu sözlerin Þanlý Türk Askerine, Mehmetçiðe “Tecavüzcü” anlamýnýn ortaya çýktýðýný ve bunun asla kabul edilemeyeceðini söyledi… Ýþte kýyamet bundan sonra koptu…Sayýn Doðuþ Derya Haným, sosyal medyada aðýr eleþtirilere uðradý… Býrakýn eleþtirileri, hakarete varan sözler dahi sarf edildi… Peki doðru mu bu davranýþ? Asla deðil… Ne olursa olsun, bir insana düþüncelerinden dolayý aðýr hakaretler etmek, ona aðýr sözler söylemek doðru deðildir. Bu, kabul edilemez… Düþüncesine elbette katýlmayabilirsiniz… Kendi düþüncelerinizi açýklayabilirsiniz… Ama bunu yaparken de hakaretlere varan sözleri sarf etme hakkýnýz yoktur. Beðenirsiniz, beðenmezsiniz… Seversiniz, sevmezsiniz o ayrý… Mecliste 1974 yýlý için söylenen “Rum kadýnlarýn tecavüze uðramasý” sözünün gerçekten ne anlama geldiðini Sayýn Vekile sormak istiyorum... Modern bir þekilde… Düþünceye saygý duyarak ve karþýmdaki vekilimin de çok deðerli bir bayan olduðunu bilerek, kendisinin hak ve hukuklarýný rencide etmeden sormak istiyorum… Ne anlama geliyor bu sözler?… Rum kadýnlara tecavüz eden kim? Kaç Rum kadýna ve kimler tarafýndan tecavüz edilmiþ? Var mý belgesi, ispatý? Nerede? Varsa açýklayýn o zaman… Neden açýkça söylemiyorsunuz? Madem her þeyi açýk yüreklilikle konuþuyorsunuz bunu da söyleyin... Açýklayýn ki herkes bilsin… Ben de bu cümleden, Sayýn Töre’nin mecliste açýkladýðý gibi, 1974 Mutlu Barýþ Harekatý'nda adaya huzuru, barýþý ve mutluluðu getiren Türk Askerinin, diðer deyimle, Þanlý Mehmetçiðimizin Tecavüzcü! olduðu ve Rum kadýnlarýna tecavüz ettiði anlamýný çýkarýyorum. Umarým bu anlama gelmiyor bu söyledikleriniz... Eðer, öyle ise kusura bakmayýn ama bu sefer size katýlamýyorum... Çünkü olmadý... Onaylayabileceðim bir düþünce deðil bu sözler…Rumlara aleyhimizde kullanýlmak üzere malzeme vermekten öteye gitmez bu sözcükler… Yarýn da Rumlar bu sözleri alýp tepe tepe aleyhimizde kullanýrlar… Ve bizleri Dünyaya tecavüzcü olarak tanýtýrlar… Demokratik ve özgür bir ülkede yaþýyoruz. Tabii ki her þeyi konuþacaðýz... Düþüncemizi açýkça ve modernce dile getireceðiz. Ama bunu yaparken de kendi deðerlerimize sahip çýkýp onlarý rencide etmeyeceðiz. Kaþ yapalým derken göz çýkartmayalým ne olur... Ama ben sizi sevmeye devam edeceðim... Diliniz böyle diyorsa da eminim kalbiniz bunlarý söylemiyor... Saygýlar Sayýn vekilim...
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Hakan Yozcu, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |