..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Ben bir öğretmen değil, bir uyandırıcıyım. -Robert Frost
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Bilimsel > Felsefe > Bayram Kaya




23 Ocak 2015
İdealize Etmek 1  
Bayram Kaya
Genel ve özel bağıntılı düşünmeyi bilmeyen ya da görece olanı ilişkinlikleriyle yansıtamayan, bütüncül oluştan kopuk düşünceler; günümüzde tek yanlı düşünce olmaktan öte gidemezler.


:HFF:
İdealize etmek bir durumu anlaşılır kılmak için ayrıntılarından ayıklayışla basitleştiren uslamlama oluşla, kullanılan bir yöntemdir. Bir süreci basitlemek, süreci dinamiklik bağıntısından koparmakla o dinamikliğin birçok özelliğini gözden kaçırtmanın da yanıltıcı, aldatan durumlarını da beraberinde ortaya koyar. İdealize edilen durum, saltık kılınmakla; diyalektik içinde olandan kopar.

En sonunda bu yanılma ve yanıltma işi gide gide sistemleri de idealize etmeye dek varmıştır. Dirençsiz bir telde elektrik akımının akmasını ideal kılmak gibi bilimsel olana karşın bilim dışı olanı savlamaya başlamıştır. Sözgelimi, köleci sistemi idealize ederek değişmez ve ilkten beri bu böyle olmakla en ideal sistemdir demektedirler. Bir başkası Dünya’yı olası olanların en olasısı sayarak, Dünya mükemmeldir der.

Görüneni, duyularla algılananı değil; görülmeyeni, gerçek saymaya başladılar. Olayları bütün tek yanlılıklarıyla ele almaya başladılar. Bunlara göre gerçekler us ürünü olmak zorundaydı. Bilgiyi daha önceki yaşamlardan biliyoruz diyorlardı. Böyle olmakla bilgi, dışardan gelen bilgiydi. Nesnel oluşla var bulunmayanı asıl saymaydı. Bu işin idealizasyonuydu. Bu fikrin ılımlısı düşünce olanı birincil, nesnel olanı ikincil sayar. Yani uygulamada olana karşın, doğrulanamayanı savlamaktır.

Özdeksel genellik; akan enerji davranışıyla kılıktan kılığa girer. Özdek; nicel, nitel değişimlerine uğrar. Değişirken değişmemek gibi. Değişmemeye karşın değişmek gibi zıt durumlar girişmeli sürtünen bir direnç, firen etkili dirençtir. Her firen etkili direnç diğerleri gibi özdeğin kendi üzerine bir etkidir. Bu değişmeler enerji kaybıyla karşılanırlar.

Kaybolan enerji; sözgelimi ısıya, ışığa veya çevresinde manyetik alana veya EMK gibi potansiyel enerji durum boyutlarına geçişle; nicelik ve nitelik değişmeleri gerçekleşir. İşte özdeğin akan enerji hali, özel bağıntılı parçacık oluşuyla kesikli; dalga oluşun zaman zemin girişmeli ve giriştirmeli olaylaşmalarıyla da sürekli olmanın boyut zamanına dönüşürler.

Elektrik yükü; alan; çekme itme gibi bin bir tür boyut durumlu enerjinin, akışı vardır. Bunlar birbirine dönüşen birbiriyle bağıntılı zaman devimli durumlardır. Düzey ve düzlem bağıntılı girişmeleri nedenle farklılaşan, birbiri ile aynı olmayan yük çekmesiyle, yer çekmesi, bataklık çekmesi; aynı temellidirler.

Fakat bunlar farklı zaman zemin düzey düzlem bağıntılı kırınım ve derişimin boyut girişmeleri oluşuyla birbirine indirgenemezler ve birbirleri ile aynı ve eşit durum değildirler. Girişme ve giriştirmeleri farklı olur. Fakat sonuçta hepsi de ortaya bir çekim koymakla aynı temeldendirler. Çekendi, bağıntıdırlar.

Aynı temel üzerinde farklı inşa ve farklı özellikler girişmesi ortaya çıkar. Elektrikli çekim, bir elektron hareketi, elektron yüklenmesi ve elektron kaynaşmalı durumları oluşurken; bataklık çekimi bataklık gazı gibi bambaşka değişme ve dönüşmenin çevrim olaylaşmaları olmaktadırlar.

Genel bağıntılı yasalar, özdeksel evrenin yasası iken; özel bağıntılı yasalar evren olaylarının, evrendeki olaylaşmalar zamanının yasalarıdırlar (genel bağıntıyı akıtmanın yasalarıdırlar). Genel bağıntı içindeki durum; özel bağıntı içinde, özel bağıntı yasalarına dönüşerek, kesikli zaman ve devim olmanın; zaman zeminli devinim, kesikli sürekliliği; olurlar.

Bataklık çekimi, elektron yük çekimi, yer çekimi vs. türü, evrensel genel çekim bağıntısı içerikli oluştu durumların özel bağıntılı durumları oluşuyla, olaylaşırlar. Ve olaylaştırma ufkuna dönmektedirler. Bu olaylaşma içinde kimi durumlar kuantum düzlem yasalarıyla işlerleşirken, kimi durum, atom bileşenli atomik boyutlu yasalarla işlerleşirler.

Kuantum boyut davranışı olan yük çekimi de; bataklık çekimi gibi atom boyutlu ana davranışlar da; özel durumların yasalarına dönmektedirler. Ve başka başka çekimin davranış ve davrandırış türüne bağıntılanırlar.

Totem alanlı çekim; Sosyo toplumsa çekim; sosyo toplumsa bilinç düzlemli çekim; hepsi de bu genel bağıntılı, farklı düzlemin boyut içi girişmeleriyle, özel bağıntılı yasa durumlar oluşuyla; özdek sel çekme özelliğinin belirip enerjice akış yapmasıdırlar. Giriş çıkışlı sistem veri bağıntısıdırlar.

Akış yapan şey öylesine bir akış değildir. Akışın yapıldığı durumun süre boyutu üzerinde hem geçmişin tarihselliğini hem kendi özel bağıntılı enformasyonlarını taşır. Farklı özellikli farklı özel bağıntılı girişme enformasyonları, kendi özel bağıntısı içinde bambaşka düzlemin ve bambaşka enerji akışlı durumlarsa düzeyinin haberini vermektedirler.

Özdek sel süre boyutun aşamaları, ilke sel olarak; özel bağıntılı düşünce ve öznel ruhun belirmesiydi. Organik düzlemlerin ve organik düzlem içinin kendi dizgeli tarihsel enformasyonlarının girişmesidirler. Devinmenin depolanmasıdırlar. Yani depo enformasyonun bilinç olması için de organik düzlemli ego sal öznesinin ortaya çıkması gerekecekti.

Egolu özne; kendi düzlem içi devinimleri sonrasıyla, giderek sosyo-toplumsa özel bağıntılı girişmenin ürünü oluyordular. Doğada parça parça akıl vardı. Zekâ olaylaşan ve tarihsel olan kesikli sürekli parça durumdurlar. Bunları kavramanın güçlüğünü hep düşünmüşümdür.

Özel yasa içinde, genel yasalarla davrandığının altını çizmek

Enerji akar. Özdek katı, sıvı, gaz, plazma, akıl, ruh vs. türü her durumuyla; akan bir enerjidir. Özdek ister alan yükü durumlu belirme içinde olsun, ister elektrik yükü, ister katı, ister taş, ister katı yük, ister sıvı yük, isterse buhar, isterse ışık devinmeli enerji biçimlerinin içinde olsun; enerji her boyut ve durumda az ya da çok oluşla akar.

Devamı Var



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın felsefe kümesinde bulunan diğer yazıları...
El Bel Baal 2
Tarihsel 2
İrade 1
Tarihsel 1
Anlamak Gerek 71
Kurtuluşun Felsefesi (Açkı 2)
Sosyal İlişki Toplumu Hedeflemez 2
Anlamak Gerek 43
Anlamak Gerek 70
Anlamak Gerek 55

Yazarın bilimsel ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Müruru Zaman 14
Sahiplik İmanı 1
Hatırlama 1
Mal mı, İnsan mı?
Mamon'du Belirme 1
Müruru Zaman 7
Denge ve Dengesizlik Süreçleri 24
Anlamak Gerek 26
Bağ Enerjisi 1
Sistem 15

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Aslına Yüz [Şiir]
Vah ki Vah [Şiir]
İsis Dersem Çık Ereşkigal Dersem... [Şiir]
Görmez Şey [Şiir]
Tekil Tikel Tükel [Şiir]
ve Leddâllîn, Amin [Şiir]
Mavi Yare [Şiir]
Mevsimsel [Şiir]
Yıkılışa Direniş Direnişe Yıkılış [Şiir]
Meşrep 3 [Şiir]


Bayram Kaya kimdir?

Dünyayı yaşantılaşan çabalar içinde duygunun önemi hiç yitmezse de, payı giderek azalmaktadır. Sosyo toplum bazlı, genel bir açılımla başlayan çalışmalarım da; bilim felsefesi içinde olunma gayreti güdüldü. Bu nedenle yazıların tarisel, sosyo toplumsal evrimli ve türlü doğa bilim verileri güdülü çalışma olmasına gayret edildi. Genel felsefem içinde bir bilgi; ne kadar çok bağıntısıyla söylüyorsanız, o bilgi o kadar bilinir bilgidir.


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Bayram Kaya, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.