Düşmekten yükselme doğar. -Victor Hugo |
|
||||||||||
|
Görsel sahne sanat dallarından biri de operadır. Konusunu tarihten, mitolojiden veya güncel olaylardan alır. Sözlerinin tümü veya birçoğu bestelenmiştir. Opera sanatının Anayurdu olarak İtalya bilinmektedir. Floransa ise müzikli sahne eserlerinin beşiği sayılır. Cumhuriyet Dönemi’nden sonra opera sanatı Türkiye’de de kendini göstermiş ve Türk insanı tarafından benimsenmiştir. Bu anlamda birçok sanatçı ve bestecimiz de olmuş ve kendilerini sanat dünyasında kabul ettirmişlerdir. Geçtiğimiz günlerde Antalya’da Ünlü İtalyan Besteci Gioacchino Rossi’nin “İtalya’da Bir Türk” adlı opera eseri Antalya Devlet Opera Ve Balesi (ANTDOB) tarafından sahnelendi. Opera, konusu itibarıyla Avrupa Sanatında Türk etkisinin önemli bir örneği olarak dikkat çeken 2 perdelik bir eser. 19. yüzyıla ait bir eser. Opera, Antalyalı operaseverler tarafından merakla bekleniyordu. Oyunun çalışmaları bitti ve sahne aldı. Beklenen gün geldi. Seyirciler, biletlerini alarak salonu doldurdu. Birinci perdeye kadar her şey normal seyrinde gitti. İzleyenler, merakla izledi oyunu. Ne olduysa ikinci perdede oldu. Bazı seyirciler, şaşkınlıktan neye uğradıklarını şaşırdı. Kimileri sessizce izlediler oyunu, kimileri de sessizce protesto ederek ikinci perdeyi izlemeden salonu terk ettiler… Peki, neydi bu izleyicileri rahatsız eden durum? Oyunun ikinci perdesinde sanatçılardan ikisinin başlarında türban ve tesettür kıyafet vardı. Erkek oyuncular da bazı izleyiciler tarafından “kıro” tipi veya “maço” olarak addedildi. Bu da bazı izleyicileri rahatsız etti. İzleyenler, Türk kadınının bu olmadığı, erkeklerin ise bu kadar kaba olmadığını belirtti. Bu tür zihniyetin Türk kadını ve erkeğine hakaret olduğu belirtildi. Salondan çıkan izleyiciler fuayedeki anı defterine tepkilerini dile getiren ifadeler yazdılar. Bir izleyici, "1814 yılında kaleme alınmış bu eserin ilk sahneye konuluş koreografisi esas alınmalıydı. Eseri günümüze adapte etme gayreti anlamsız ve G. Rossini'ye haksızlık olmuş" sözlerine yer verdi. Anı defterine daha sert sözler yazan bir izleyici ise "Sanata kirli eller, kirli ruhlar uzandı. Güzel eserleri mahvetmeye hakkınız yok. Türk kadını ve Türk erkeğinin tarifi bu mudur? Yazıklar olsun sizlere" dedi. Bir başka izleyici de "Bir Türk kadını olarak ne kendime, ne de erkeklerimize böylesi kıyafetleri yakıştıramadım. Biz bu değiliz. Sürekli gelen bir izleyici olarak 2. perdeyi seyretmiyorum. Yazık olmuş" sözleriyle tepkisini dile getirdi. “İtalya’da Bir Türk” eseri Mehmet Ergüven sahneledi. Orkestra Şefliği Gaetano Solıman ile Ömer Yöndem, Koro Şefliğini Mahir Seyrek yaptı. Dekor tasarımı Müfit Özbek tarafından gerçekleştirdi. Eserde Antalyalı sanatçıların yanı sıra Ankara, İstanbul ve İzmir Devlet Opera Ve Balesinden sanatçılar da yer alıyor. Yani güçlü bir kadro oluşturulmuş. Tabii, ben insanların giyim tercihlerine karşı olan biri değilim. İsteyen istediğini giyer. İstediğini tercih eder. Sanata açık ve bariz bir şekilde politikanın karıştırılmasına, bunun kasıtlı olarak yapılmasına ve izleyenlerin aklını bulandıracak işler yapılmasına karşıyım. Tabii sanatta bu tür şeylerin mutlaka olması kaçınılmaz durumdur. İnsanlar düşüncelerini sanat yoluyla aktarabilmelidir. Benim karşı durduğum nokta, bazı şeylerin zorla halka kabul ettirilmeye çalışılmasıdır. Yoksa bir yönetmen, bir sanat eserinde şunu giydirmiş, bunu ortaya koymuş beni hiç ilgilendirmez. Sanatı, izleyenlere sanat gibi vermek gerekir… Siyasi bir ilaç olarak değil…
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Hakan Yozcu, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |