Sanatçı, toplumda uzun çalışma ve çabalardan sonra alnında ışığı ilk duyan insandır. -Atatürk |
|
||||||||||
|
Bakmayın siz; “Nerde çokluk orada .okluk” dendiğine “Bir elin nesi var, iki elin sesi var”la temizlenir… .Oku içte tutmak uğruna Çok hücreli hayat başlamıştı. Tıpkı ölümü göze almak gibi .Oku içte tutabilmek için On beş, yirmi metre .okun yolunu uzatmıştı içimiz Tarihte ilk kez .ok; ne .bok olduğunu bilmişti. Bir .ok bile değilken Bir .ok olduğumuzu kanıtlamak için İçimiz, içimiz; deriz İçimize, iç güzelliğimize; bakılmalı deriz İçimiz en nimeti .ok ederken Enerji sağlama uğruna böylesi bir kederken Enerji adına Güzellik ve .ok ediş bir arada Her güzellik, .ok eder Her .ok, güzel eder O işe uygun olmadığı halde Yiyemeyeceği .okun başına geçer İnceliğini bilmeden yapılan işe, bir .ok yedim der .ok ile anlatır .ok ile anlaşılır oluruz Büyüklenip kibir duyduğumuzda Kasılırız Bir .ok olduğumuzu sanırız Halbu ki Bir .ok olmaya çalışırız Ama yine de Bizden hiçbir .ok olmaz Süpürlmüş yere ederiz Kaytarıp, kontrol edildiğimizde Ya da bir belayı üzerimize alışta Başkasının .oku üzerine otururuz İçi güzel olmalı deriz insanın İç güzelliği olmalı ki insanın İnsan içle temiz Bu konuda istisna götürmez denli hemiz Lakin için de bir yanında .ok bulunur Hem de içimizle olur, yerinde; en temiz Farkında mıyız bu söylemle? İçimizde olanla, iç güzelliği derle .okun güzelliğinden de dem vururuz. Belki de bu yüzden İç güzelliği de kirlilik taşır. İç güzelliği kirlilik kadar .oktur. Bir bokluk kadar çetrefil ve güzeldir Belki de bu yüzden Her şeyi .okla iyi anlaşılır kılarız İçimizdeki kadarla bir .ok oluruz Bu nedenle kimimizin haramla .ok gibi parası vardır Ve bu nedenle kimimiz dışta, “büyük .ok yer” Ol nedenle kimimiz “.okun büyüğü”dür Kimimiz de haram yemediği için “Bir .ok bile olamayız”. O kadar kıymetlidir ki Çok merak edene “Ne var .ok mu var?” deyip Göreceksin de ne olacak “Görükte bir .ok mu göreceksin?” deriz Herkes .okunu içinde taşır Bir süre sonra dalaşır vedalaşır Etraf kirlenir, etraftaki kirlenir Bir temizlikle kesikli sürekli olunur Yeniden etraf aşınır, içimiz kaşınır Etraf ve kirlilik birlenir Etrafımız içimizde; içimiz etrafımızda olur... Düşüğü sen olmadıkta Yücelicim, alçakların üzerinde yücelir Görecedir, nispidir, bağıntılarsan ilişki Bir .ok olmaya gör; .ok hendese olur hesap olur O görkemi yücelicimin de, tez gücelir Aydın olup; aydınlıkla dolamadın Güneş gibi doğup; gün sonunda solamadın Ne tarardasın, ne karar da; neye yararsın bilmem ki? Bir .ok bile olamadın! Yüceltip, kutsayıp, fetiş edişle taparsın Bir akış, bir nakışla; zamanın ruhu yönünde olmayıp Salt zamanın dışında oluşu; ters yüz geri saparsın Düşme duygusunu, ütopik altın çağ dersin; .ok yaparsın Düzeni düzensiz; üzeni üzensiz kılıp Arkı çark; çarkı da fark edişte yılıp Tersine basıp içine düşende yol alır kulaçla İmdat dersin, herze yersin boğuluşa; açılıp açılıp İçimizle, dışımızla üretiriz .ok Her patavatsız oluşla yeriz çok çok Hem o bizim içimizde sürekli, hem biz onun içinde Behey nadan, korkup tuvalette ölmek mi, demek yok! Bela, hela aranışla ve devamlı ithal ihraç onla hemhal Gübre olarak organik derle yeğler olursun, budur alımın Soğan, ekmekle; beslenmekten itibarı Ameleden olmayıp ta kibarı Nemruttan defi hacet oluşa mıdır; ne bu kibir çalımın? Önemli olan yüründün mü, süründün mü? Dağın başı olsun, en yücedeki devinim de En aşağıdaki deniz; alçağa koşan eğimle İki kes girilemeyen ırmak; devinim değil mi? Yamaç (eğim) yükseğin ve alçağın bir bağ yüzü Her devinim, mutlak bir yer ve zamanın ara yüzüyledir Eğer tuvalet te, bir mekânsa; fark etmez Olmuşsun olmamışsın, sen ölürken de .ok içinde Süpürülmüş yere gelip, süpürülmüşü batırıp batırıp ta Ölümün oluşunu kenefsiz yere niyet demek, malı hülya seçinde Aka da .oka da konduruşla çok değil, bakmışsınız ki Bir boş boş bakışın, kasırga yemişle geçinde Tuvalete oturuşla edersin .ok Emeksizdir, gasp edip yerken .ok Nimeti de edersin .ok Hâlbuki ki doymuşsunuzdur, kenef içte Dersin istemez kenefte olmaya tok 26.05.2015
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Bayram Kaya, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |