"Denemeler"de gördüðüm þeyi Montaigne'de deðil, kendimde buluyorum. -Pascal |
|
||||||||||
|
Böylece iþlev durum olan monark ve mutlak El mana anlayýþý, oligarþi olan yapý içinde hem sentez bir çekirdeði oluþtular; hem de her biri bir çekirdek unsuru olan organ el ile çekirdek içi iþlev yapýya dönüþtüler. Azam olan, büyük El aþamasýnda her bir oligarþi yapýlý çekirdek olan lugal süreç; azam olan El baðlacý ile azam El çekirdeði içine, birçok inþacý çekirdekçik olmakla alýndý. Çekirdek süreci, önce çift; sonra çok çekirdekli oldu. Çok çekirdekli süreç yeryüzüne doðru olan çok çekirdekli sentezi ele aldý. Böylesi devasa çekirdekler sentez baðý içine katýlan El hâkim; çekirdekler sentezi olan ana çekirdekle bütünleþti. Bütünleþenler ana yapýlý çekirdek içinde görünür çekirdeklere göre, görünmez etkiyle; yeni bir bað doku içine, taþýyýcý destek doku bilince; El olmakla son buluyordu. Hayat kimi kez ve çok az kýsýtlý durum içinde tekil kararlarý öngörürdü. Çok kez, ortak ve muhkem olan kararlarý alýrdý. Hayat ortak iradelerle çok saðlam adým attýðý gibi doðru ve pekin kararlar alýyordu. Geliþmenin milyonlarca kiþi üzerinde; ayný anda; birden bire ve birbirinden habersiz; birden çok kiþiler süreçli çoklu deneyler senteziydi. Yani iliþkilerinden koparýlmanýn tek yanlýlýðý içinde tekil iradenin; öyle matah olur bir yaný da yoktu. Hayatýn tek takdirli karar karþýsýnda, çoklu iradesi daha güvenceliydi. Kavþak içinde sentez olanýn kararý tekli iradi karar gibi ortaya çýkýyordu. Çýkmalýydý da. Tekil iradeler, çoklu iradeden; çoklu irade de, tekil iradelerden oluþuyordu. Bir kiþinin ömür boyu deneyi olamayacak kadar çok deneyler; saniyeler içinde her bir kiþiler nezdinde; benzer ve çok farklý deneyler süreci olmakla olup bitiyordu. Farklý bu bilgi bulgu ve deneyimlerin bir arada söylenir olmasý gibi ortak irade; ortak akýl olmasýyla birden çok ve kararlý bir iradenin aklýný ortaya koyuyordu. Bu tür inþalar, Sümer’i tufanlardan sonra kurulan ilk beþ þehrin; bir Lugaller lugali; bir El-Lugal, þehri olmasýyla kuruldu. Köleci devletin ilk Lugaller lugali olan; lugal El Lugal; bu fiili durumun legal inþacýsýydý. Bu tufan köleci devletin doðumu olan tufanýyla bir milattý. Daha önce Mutlak oluþ alt üst olmuþtu. Þimdi de oligarþiler bir tür alt üst oluþun tufanýný yaþýyordu. Tufan oluþtuðu merkezden siklon alanlarý olan yeryüzüne doðru egemenlime oldu. Yeryüzüne doðru; yeryüzündekilerinin de (âlemlerin de) El'ler üstü, El'i olmaktaydý. Cihan imparatoru olmaktaydý. Bu hal üçüncü kuþak süreçti. Ulus devletlere ulaþana dek. Ulus devletler de kendi içlerindeki çekirdek yapýyý farklý meslek ve iþ kollarý olmakla gördü. Olduðu kadarla iþ kollarýnýn görüþünü de bu sentez bilinç içinde yansýttýlar. Parlamento tekilliði; Parlamento tekilliðinin içi de çoðulluðu temsil ediyordu. Cihan imparatoru, çekirdek El'den (yayýlan istila eden güç kazanýmýndan) meþruiyetti. Bu ana legalite ile imparator olan lugal El lugal de bir legallik oluyordu. Bu baðlamýyla Sargon’un kendisi, ana çekirdek (nüve) içinde; lugal El lugal olmakla kendisini görünmez kýlmýþtý. Durumun seyrine göre Sargon hem kiþi olmakla; hem san, olmakla; “Sargon” sürece egemen olmuþsa; azam olan görünmez sentez El'in, yeryüzündeki gölgesi ve halife temsilcisi olan zýllullahtý. Bildirileri zýllullah oluþla mühürlüyordu. Bu mührü taþýmayan hiç bir þey; ne legal ne de lugal El lugal oluyordu. Ön ittifakýn sentezi; üreten totem meslekli uðraþlarýn birbirine göre ve birbiri için farklý kullaným deðeri üreten emeklerinin deðiþimi üzerinde sentez (tevhit) olmakla; köleci tevhitten (sentezden) ayrýlýrlar. Köleci sentez; azam El' den icazetle, Sargonlarýn, Hamurabbalarýn, Firavunlarýn, Ýbrahimlerin; Lugallerin mal-mülk köle edinmeli bir senteziydi. Gücü olanýn mal-mülk gücünü; Lugal adýna diðerleri üzerine ihale ettiði bir tevhidin senteziydi. Biz tarihin bu evrimsel sürecini görmez isek, süreci baki görmekle; kutsarýz. Tagutlar önce eski bay erki El egemenliðinin deðiþip dönüþmesine dirençtiler. Yeni ilk tip El olma iddialý mal mülk sahipliðiydiler. Ve bir El ile diðer Ellerin zorla ya da geliþmeci süreç akýþý içindeki sentezi olan egemenliðine karþýydý. Bu sentez; týpký ön ittifaklý ilahi dönem süreci gibi ortak kararlarla, malý mülkü kadarla yönetimi paylaþan yeni tip özel mülkiyetçi oligarþi ortaklarýydýlar. Ýlahi süreç ortaklýðý farklý grup üretenleriyle farklý emekler ortaklaþmasýydý. Ama iktidar deðildi. Oligarþi ortaklýðý; talan karþýsýnda güç birliði ve güç ihracý (egemenlik) ortaklaþmasýydý. Bu tarz sentezle oligarþi yeni ve ikinci kuþak el oluþumlarýydý. Ýmparatorlar da bu çekirdek El’lerin gölge temsilcili El’i olmakla sürecin yeni bir iktidar türüne evirilmesiydi. Ýmparatorluklar tam bir karmaþýk sömürü çarkýdýrlar. Bunun yaný sýra imparatorluklarýn insanlýk tarihine önemli ve olumlu bir katkýlarý da vardýr. Bu katký da uygarlýktýr. Uygarlýk ta, emperyalist imparatorluklar gibi ilahi dönemden beri bir sentezdiler. Uygarlýk sentezli bileþenlerden birisi bir kültürse; bir diðeri de, teknik teknolojik senteziydi. Bu sentez unsurlarý uygarlýk içinde en baþta gelen sentez unsurlarýndandýr. Tagut söylemi El söylemidir. El’in kendisi gibi takdir ede olmamasýnýn kavgasýdýr. El’in tek takdir içinde olma kavgasýnýn varyant görünümleridir. El’in, Ellerle olan kavga söylemidir. Tagut sözünde El’in, El ile olan kavga söylemi olmasý kadardan daha fazlasý da vardý. Bu fazlalýk içinde kullarýn da kendilerini El gibi görmelerini söylemeleri vardý. Hem cins olmakla kendisine benzeyen El’ler; mal-mülk sahipli irade ve davranýþ olmakla El, kul olanlarýn kendisine benzemiyordu. Kullar da El gibi mal mülk sahibi olukla; El gibi oligarþi yönetimi içinde iktidar ortaklarýnda bir olmak istemelerini yermekti. Tagutluk sözü; kölelere azar vuran, kölelere küfreden bir söylemdir. El; “iradi ortaklýk benzerim yok” diyordu. Böylece El’in kendi deðil de; El gibi mal mülk sahibi olup; El gibi mal mülk sahipliði iradesi kullanma benzeþmesi içinde olma isteði olan tagut oluþun, önüne geçemiyordu. Tagut söylemi aþama aþama kendi süreç iliþkili baðýntýlarýný bize söylüyordu. El kendi köleci sahiplik alaný içinde bir hükümdü. Bir El, kendisi gibi olanlarý biliyordu. Bir El, kendi sahiplik alan içinde; kendisi gibi olan El’lerin de kendisi gibi söz sahibi olmasýný kabul etmiyordu. Bir El kendi egemen alaný içinde; kendisi gibi söz sahibi olmak isteyen El’e, tagut diyordu. Diðer yandan da kendisi baþka El’i hükmü içinde içkin kýlmak istiyordu. Kendi heveslenmesine karþý da diðer El buna tagutluk diyordu. Yani tagutluk bir taraf için heveslenme olurken buna rýza göstermeyen karþý taraf içinde yergi olan küfür bir söylemdi.
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Bayram Kaya, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |