..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Bir insan bir kaplaný öldürmek istediðinde buna spor diyor, kaplan onu öldürmek istediðinde buna vahþet diyor. -Bernard Shaw
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Bilimsel > Felsefe > Bayram Kaya




17 Haziran 2017
El Kavgalarý 15  
Bayram Kaya
Bir totem mesleði içinde olmakla ittifak kararý alan hemcinslerimizin nesli, ancak ilahtý. Ýlah olmakla kendi aralarýnda iç cinsel iliþkilerini de yasaklayanlardý ve ittifakýn yaratýcýsý olanlardý. Tarým devrimini yapanlar da hemcinslerimiz deðildi, aksine insanlardý.


:EFI:
Awram’ýn, Nemrut’un, Firavun’un ulaþýlmaz; akýl, sýr ermez oluþuyla göðe göndermek istediði þey kuþkusuz ki kendi muktedir oluþlarýnýn sýnýf temsilcisi olan mana El'di. El tasýmý batmýyordu. Kayýp olmuyordu. Hep kendilerini görüp gözeten bir kontrolün anlam olur baský ve basýncýydý.

Gözü açýlan kimi insanlar; koruyucu olan; efendinin olan El topraðýný ve El iradesini belirten dikitlere; “bunlar eskinin masalý. Bunlar da bir put hareketi” diyordu. Yani irade kullanamaz bir sembolün size daha yakýn olukla, size görünmemekle; sizi takip etmesi; eski atalar ruhu söylemli mana düþüncesinin hafýzalarda olana uzanýlmasýydý. Þimdiki yeni sürecin, buralara da çalýþma zamaný gelmiþti.

Ýnþa, giderek ihtiyaca göre maddi ve manevi ikamelerini oluþan bir þeydi. Herkesin El benzeri tarzla tagut olmak istediði bir ortamda; El tasýmla olan semboller içinde batan Güneþ, batan yýldýz, batan Ay tasýmý ile “ulaþýlamaz olanýn” görüngün egemen güçleri üzerinde eleþtirel akýl yürütmenin de zamaný gelmiþti.

Ne var ki El sembolü dikit oluþla, sürekli meydanda ve El topraklarýnda gözetir tapu oluþla gözlerinin önündeydi. El’in ayný etkileri vermesi yanýnda; ulaþýlýr olmasýndan, ulaþýlmaz olmasý daha iyiydi. Çünkü böylece El’e bir de ulaþýlamaz olanýn çarpma, yamultma; kiþiyi taþ yapma türü baský ve basýnç etkileri de eklenmekle; El’in alan þiddeti daha da artýrýlmýþ olacaktý. “ Ben, benim. Ben, ben olan YHW’yimdi”.

Hâlbuki eleþtirel mantýða göre El’e soyut güçler atfetmenin yakýndan uzaða göre olan tarzý þöyleydi. Güneþ, Ay, yýldýzlar görünmez oluyorlardý. O günün koþularýnda bu benzetme yaman bir çeliþkiydi.

Görünür olan El karþýsýnda, doðan ve batan Güneþ, yýldýz, Ay gibi sembollerin benzetilerine ulaþýlmaz olukla hem görünen hem görünmeyen bir anlamýn ortaya konmasý iyi bir ilham ve çeliþkiydi. Aklýnýz da siz söyleyince konuþuyor, isteyince duyuyor, gerekiþle düþünüyordu. Ama görünüyor muydu?

Doðan Güneþ somut olukla gören, bilen, sizi izleyen, aydýnlatma ýsý gibi etkilerini ortaya koyan bir belirmeydi. Batan Güneþ az önce ortalýðý o ýþýtýp ýsýtmamýþ aydýnlatmamýþ gibi görünmez olmanýn çok tipik bir anlamasýydý. Biliyordu ki yarýn yine doðacak ve yok olacaktý.

Ýbrahim’i olukla sembolize edilen manaca düþünmesi böyle baþlýyordu. Görünmez olanýn, görmesi; duyulmaz olanýn, duymasý; ulaþýlmaz olanýn Güneþ aydýnlatmasý ve Güneþ ýþýtmasý gibi bizleri sarýp sarmalayýp içimize huzur dolmasýyla bize bizden daha yakýn olmasýydý.

Batan batýyordu ama görünmez olanýn görmesi, duyulmaz olanýn duymasý vs. batan durumlar içinde gizleniyordu. Dikitler karþýsýnda olan saygýsýzlýklar da bu tarz görülmedi olanýn görmesi ile böylece izole edilmiþ olacaktý.

Görünür olanýn kendilerini bilen, duyan, yapan, eden olukla ortaya konan kontrol mekanizmalarý görünmez olanýn þahsýndaki içkinlik ile tümden yitiyordu. Bu görünür El’in; ulaþýlamaz oluklusu denen görünmez olan El’in, kavgasýydý.

Kendisi gibi (Awram, Nemrut gibi) mal mülk sahibi olmakla; birçok aracý kiþi ve makamlar nedeniyle ulaþýlamaz olan El'in, ya da Nemrut’un, firavunun herkese konuþur görünür olamamasý da gün gibi ortadaydý. Ulaþýlamayan El kavramý, somut anlayýþlý El karþýsýnda yine de iflas ediyordu.

Awram’ýn düþünce olgunlaþmasý içindeki ulaþýlamaz olmanýn El’i; her an görücü olan; somut olan; ulaþýlýrla saygýlýný olan El’in kavranýþýyla hemen baðdaþtýrýlamýyordu. Görünmez olan da, görünür olandý. Ama ne var ki henüz görünmez olandan görür olana da tam geçememiþlerdi.

Bu nedenle El damgalý Ýbrahim, Nemrut, Harun, Karun, Sargon, Oziris gibiler ayný salýným rezonansý içinde olanlardý. Bunlar ayný mana güçleridirler. Güçleri her bir ittifaka yetmiyordu. Bu nedenle ittifaklar kadar birçok kiþiye ayrý irade olmanýn ve sahiplik ihsan etmenin ayrý ayrý ittifaký oluþa sembol olmanýn diliydiler. Bu nedenle bir zaman için de olsa bunlarýn ayrý ayrý El iradesi olmalarýyla bunlarýn birbirini Nemrut ve Ýbrahim; Firavun ve Muvattalli vs. olmakla, dýþlamalarý gerekiyordu.

Karþýt olan El sembolü sanlar konak yelerine oralarýn "El topraðý olmasýnýn", oralarýn "El'in koruyuculu týlsým güç altýnda olmanýn" belirtisi olmayý insanlarýn gözüne sokuyorlardý. "Baal" imlerini dikip (dikili olurla taþý dikip); emek ürünü olan zeytinyaðýný döküp; yine kendileri meslekli takdime oluru yakmalýk sunuda bulunup; Baal denen efendisini takdis etmekle, yaný baþýnda olana secde ediyordular.

Baal, stonehenge türü dikitler, Ýnanna tapýnaðý, Kudüs gibi olan vs. yapýtlar; bir efendinindi. Ama ön ittifakýn "malý mülkü" olan yerlerdi. Ön ittifakýn malý mülkü olma algýlarý yerine þimdi El topraðý olma, El mülkü olmayý belirtiyordu bu dikitlerle.

Nemrutluðu, Ýbrani oluþu vs.yi Davut dikitiyle olur tapýnakla özel sahipliði anlam ediyorlardý. Baþka El ve baþka El aitlerine girilmez olmasýyla, yasak olucu sýnýrlarý gösteren yerlerdi. Baþkasýna yasaklýðý sembolize edilen "Baalbek’i" durumlardý. Açýkçasý buralar bir efendi egemenlikle olmanýn; kulu olur tutum içindekilere karþý sýnýf mücadelesi yaptýðý hükümranlýk alanlarýydý.

Her köle gruplu topluluk ve toplumlarýn; devletleþir yapýlarýn; kendisine özgü hükümranýný simgeleyen Baalbekleri (el efendileri) vardý. Davut ve Süleyman mülkü; Awram'a vaat edilen El Baalbek’i topraðý olmakla þimdiki tekleþen YHW topraðýydý.

Ýsa dönemine gelindiðinde Davut mülkü, Süleyman mülkü olmayý hüküm süren El, insanlar içinde çoktan çekilip, salt soyut mevhum olmanýn gayreti ile iyi kötü bugünkü anlamýyla göðe yükselmiþti.

Göðe yükselen El de yerdeki gibi yine mülk tasarrufunu elinde tutuyordu. Ki Ýsa gök sofrasýndan olan man yiyeceðini; ilham eþi Musa gibi ortak yeryüzü sofrasý yaptý. Ýsa; bu sofrayý "göðün saltanatý yakýn" demekle süreci müjdeliyordu; Eriha yolu üzerinde, kuyu baþýnda karþýlaþtýðý kadýna.

Nesnel süreçte geliþmekle dallanýp çatallanan yol ikiye ayrýlacaktý. Ezenlerle, ezilenlerin kavgasý olan yol süreçleri. Mülk sahibi olan El ile mülksüz el köleleri arasýnda olan kavgaydý bu. Iþýkla karanlýðýn kavgasý. Mutlulukla mutsuzluðun kavgasý olan yol süreçleriydi.

Doða karþýsýnda yaptýðý, üreten iliþkiler mücadelesi sonunda insanýn, toplum gücüyle özgür olmasýydý bu kavga. Özgür oluþu ortaya koyan þartlar diðer yönden özel mal mülk sahiplenmesini de ortaya koyan þartlar olmasý yüzünden insanýn bu özgürlüðünü yitirip köle olmasý da olmuþtu.

Ýnsan toplumsal iliþkisi (üreten iliþki ve ortaklaþan emek sahipliði gücü) nedenle, özgür olmuþtu. Özgür oluþunu ortaya koyan emeðini; emek gücü sahipliðini ve toplumsal gücünü, özel mülk sahiplerine kaptýrmasýyla da özgürlüðünü (toplumsal gücü kullanýmýný) yitirmiþti. Bu nedenle süreç; özgürlük ve kölelik; mutlulukla, mutsuzluðun savaþý süreciydi. Yani özgürlük olan erdemle; kölelik olan erdemsizlik savaþýyordu.

Sýnýf savaþlarýnýn sosyal dilde söylem karþýlýðý El'e karþý; El gibi mal mülk sahibi olmak isteyen; yani El gibi olmak isteyen tagutlarýn savaþýydý. Tagutlar kölelikten kurtulmak istedikleri gibi, kendilerinin yeni bir El olmalarýný da isteyen bir çeliþmeydi. Yani baþka bir ikinci, üçüncü, beþinci oligarþi yapýlý El içinde olmazlarýnýn kýsýr döngülü durumlarýný da içeriyordu.

Ýþte Ýlk elden El olan, El ile El yanlýlarý olan lümpenler bu iki nedenle kulun tagutluk yapmasýný yerden yere vurdular. Yergileriyle, tagutluða küfür; dediler. Ýlk El'den beri El oluþun üzerini örtmek anlamýna ekici tarýmcý gruplardan anlam transferiyle kulun tagut olma isteðine de kâfir demeyi bu anlamla kullanmaya devam ettiler.

Bu tarz yerici söylem tutumlarla kul kiþilerin bu anlayýþlarýný kýrýp; tu kaka edip; sosyo toplumun dýþýna atmak istiyorlardý. El yararýna olan bu dýþlama eylemi; köleci sýnýf bilincinin kýrýlmasý demekti.

El, ilahi dönem içinde ilaha karþý çýkmýþtý. Sosyal dil söylemli Tagutlar da, El dönemi içinde El'e karþý çýkmýþlardý. Özel sahiplik üzerinde benzerlik istiyorlardý. Süreç henüz yeniydi. El'in nasýl El olduðu hatýrlarda tazeydi. Bu nedenle de bu olasýydý. Ama özel mülk sahipliði tamahý her dönem galebeydi.

El nasýl ilaha karþý El olabildiyse, kendisi de El' e karþý El mülkü içinde neden ikinci bir El ile El olma iddiasý içinde (tagut olma içinde) olamasýndý? Kul þunu kaale almýyordu. El’in iradesi vardý. Kendisinin yoktu. Hükmen maðlupla yolan çýkan taraf hep bu maðlubiyetin ezikliði içinde olacakla yenilecekti.

El'in, El ile ve El'lerle olan kavgasý, birleþmeyi içeren egemenlime dönemi kavgalarý olmasý kadar da El kavgalarý sentez içinde de her alanda beliriyordu. Örneðin sentez içinde El’e gösterilir saygýlýma olan tazimler içinde de, bu El kavgalý mezhepler, dinler kavgasý hep ola geldiler.

Yine El kavgalarý içinde farklý farklý tazim þekliyle, farklý farklý El’e biat etmenin uyrukluðu oluþuyordu. Bir El kendi baðlýlarýna; “Sizin El’iniz baþka El’e benzemez”; “Sakýn ola ki baþka El’e ibadet eder gibi ibadet etmeyiniz; onlara benzeme” diyordu. Bu tarz kavgalarla El, kendisini ortama; ihale ediyordu.

El, kendi biçimciliði ile kendi farklý oluþunu ortaya koyuyordu. Kul, monark ve daha sonra da takým erkli oligarþisi içinde olan kendi El’i karþýsýnda diz vurma, etek öpmek, yere kapanma (secde) eylemi El’i saygýlýma farklarý oluþuyla ortaya çýkýyordu. Secde etme; etek öpme; diz dövme; eðilme; geri geri gitme türü tazimler, her durumda her hâlükârda ve her karþýlaþmada mutlaka gösterilmesi gereken kulluk sadakatini belirtir süreçlerin sesli ve sessiz saygýlýsý olmayý ritüelime eden akitlerdi.

Geçmiþ te El yanýnda ilah diyemediðimiz için ilah düþüncesini anamaz olduðumuz için El deyip; El'i kutsayýp; El'e tazimlerde bulunuyorduk. Kullar ilaha tazimle bulunmasýnlar diye kendisine El dedirtip; El adýyla meþru oluyordu. Günümüzde de emek diyemediðimiz yerde, halk deyip halký kutsuyorduk.

Totem mesleklerini hemcinslerimiz ortaya koymuþtu. Totem meslekleri nedeniyle iradi kararlarý olan hemcinslerimiz; kendi iradi kararlarýyla ittifak ta kurmuþlardý. Hemcinslerimiz iradi olur ittifak kararý alýp ittifak kuran bu haliyle, ilahtýlar. Ancak tarih boyunca olan hemcinslerimiz de birer ilah deðildiler.

Bir totem mesleði içinde olmakla ittifak kararý alan hemcinslerimizin nesli, ancak ilahtý. Ýlah olmakla kendi aralarýnda iç cinsel iliþkilerini de yasaklayanlardý ve ittifakýn yaratýcýsý olanlardý. Tarým devrimini yapanlar da hemcinslerimiz deðildi, aksine insanlardý.

Yine köleci sisteme sapanlar da, hemcinslerimiz deðil El tipi insanlardý. Köleci sistemi ortaya koymakla El olanlar da insanlardý. Köleci sistemin kulu olanlar da insanlardý. Ýnsanýn üreten emek karþýlýðýna rýzk, nasip denmekle, insan; kendisine yabancýlaþtýrýldý. Tarihe ve tarihi bilincine yabancýlaþtýrýlan insanlar kul kýlýndý. Bunlar iyi biline.

Ýnsan miladi 1789 yýlýna gelene kadar bir daha insan olamayacaktý. Ýnsan, El ile birlikte; inþacý ve sentezci olan toplumsa kolektifin gücünü El’e kaptýrmýþtý. El’e kaptýrýlanla; insan olma özgürlüðünü de yitirmiþti.

Ýnsan bir özgürlüktü, hem de toplumu eliyle; kolektif gücü kullanmasýyla özgürdü. El’in köleci sistemi kurmasýyla birlikte insan; insan olma özgürlüðünü, insanýn kurdu olmakla da kullanacaktý. Ýnsaný içten kemiren. Birbirinin emeðini yedikçe semiren bir özgürlük kullanýmý olacaktý. Özgürlük yön deðiþecekti. El, kolektif gücü ele geçirmekle, kolektif gücü kullanmakla; köleci inþacýlar semirenlerden oluþacaktý.



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn felsefe kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
El Bel Baal 2
Tarihsel 2
Ýrade 1
Tarihsel 1
Anlamak Gerek 71
Kurtuluþun Felsefesi (Açký 2)
Sosyal Ýliþki Toplumu Hedeflemez 2
Anlamak Gerek 43
Anlamak Gerek 70
Anlamak Gerek 55

Yazarýn bilimsel ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Müruru Zaman 14
Sahiplik Ýmaný 1
Hatýrlama 1
Mal mý, Ýnsan mý?
Mamon'du Belirme 1
Müruru Zaman 7
Anlamak Gerek 26
Denge ve Dengesizlik Süreçleri 24
Bað Enerjisi 1
Sistem 15

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Aslýna Yüz [Þiir]
Vah ki Vah [Þiir]
Ýsis Dersem Çýk Ereþkigal Dersem... [Þiir]
Görmez Þey [Þiir]
Tekil Tikel Tükel [Þiir]
ve Leddâllîn, Amin [Þiir]
Mavi Yare [Þiir]
Mevsimsel [Þiir]
Yýkýlýþa Direniþ Direniþe Yýkýlýþ [Þiir]
Meþrep 3 [Þiir]


Bayram Kaya kimdir?

Dünyayý yaþantýlaþan çabalar içinde duygunun önemi hiç yitmezse de, payý giderek azalmaktadýr. Sosyo toplum bazlý, genel bir açýlýmla baþlayan çalýþmalarým da; bilim felsefesi içinde olunma gayreti güdüldü. Bu nedenle yazýlarýn tarisel, sosyo toplumsal evrimli ve türlü doða bilim verileri güdülü çalýþma olmasýna gayret edildi. Genel felsefem içinde bir bilgi; ne kadar çok baðýntýsýyla söylüyorsanýz, o bilgi o kadar bilinir bilgidir.


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Bayram Kaya, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.