..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Hayaller olmasaydı, umutlar dünde kalırdı. - Dolmuş atasözü
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Bilimsel > Felsefe > Bayram Kaya




6 Temmuz 2018
Osmanlıda Kısmi Bir Etkin Hafıza 17  
Bayram Kaya
Öyleyse fakir kişi içselinde zenginlik belirim verememekle bir boşluk devinmesidir. Zengin kişide de fakirlik belirim verememekle etkin bir boşluk alan devinmesidir. Fakirliğin kendi zenginliğiyle bir arada olması demek diğerinin belirim veremeyen varlığı ile bir diğerine boşluk devinmesi gibi davranır olmasıdır.


:FCA:
Şunu da unutmayınız sahipliği olan zengin bir kişi de zenginlik baskın ve aktif iken, ikilinin girişmediği durumlarda zenginin karşısındaki fakir kişide de fakirlik baskın ve aktifliktir. İkisi de bağ aktif yapıcı olarak davranırlar. Sömürünün enstrümanı olduklarından ikisi de enfekte edilen duygu olarak oluşur.

Çocuğu varken kadının ana olucu özellik duyuşu aktiftir. Kadındaki teyzelik, yani ana olmama (teyze olma) beliremez. Bunlar birbirinin zıttı değil. Birbirine dönüşmezler. Ama duygu olarak, algı olarak belirme esasları çok benzer. Ana duygusu ve teyze oluşun sosyal duygusu aynı kişi olan alan üzerinde beliren duygu, düşünce, algı olmakla kişiyi dışa doğru yönelimli kılarlar.

Kadının analık duygusu etkin ve eylemli iken beliremeyen yok olan ikinci duygusu; yeğeninin yanında öğrenilmiş belirimi, aktif olur. Teyze duygulu belirin yeğeninin yanında karşı taraftaki yeğenine doğru eğilim eder. Yani dıştaki yeğene karşı eğilim eden duyuş, önceki pasif olan teyzelik duyuşu olmakla, teyzelik aktif duruma geçer.

Bir bağıntı içindeki iki duyuştan hangisi pasif ise pasif olan diğer eylem ve yönelim olabilen duygu manaya karşı bir alçak alan işlevi görür. Girişme bağıntısına sanal bir mekân boşluk devinmesi olmakla davranır. Zıtlık çevredeki diğer aktif işlev öğelere karşı çekimli ya da itme yapar. Evlat ve yeğen, ikisi kadınla bir aradaysa eğilim ikirciklidir. Nötr gibidir. Kadın dışta evlat ya da yeğenden aktif olana göre bir ona bir ona karşı belirecek gerilim duygusunu artırır ya da azaltır.

Sahipliği olmayan bir kişinin yanında, bin dönüm arazisi olan kişi zengindir. Bin dönümlük arazi aynı ortam içinde sizin enerji sağlama (üreten) çalışmanıza karşılıktır. Mülk sahibi kendi emek çalışması ile çalışma nesnesi olan bin dönüm araziyi elinde hazır tutar. Kişinin elindeki çalışma nesnesi olan arazi, dıştaki kişilerde olmadığı için çalışma nesnesi dıştaki kişilerin çalışma eğilimini kendi üzerine doğru çeker.

Mülk sahibi elinde hazır tuttuğu çalışma nesnesi nedenle dıştan kendi elindekilere doğru eğilimli olanlar karşısında; kendi çalışma eğilimini pasif eder. Kendisi için çalışılacak olan zamanı da elindekine çalışmaya gelenlere bindirir. Kendi üzerinde gizlediği çalışma eğilimi karşı tarafı çalıştırma duygulu eğilime dönüşür. Arazinin çalışmanıza karşılık olması nedenle, arazi sahibi sizin bu eğim ile zorunlu oluşunuzdan ötürü size efendidir. Kuşkusuz zengin olan kişinin fakirliğe dönüşme eğilimi de vardır.

Zenginlik-fakirlik mülk ilişkisiyle ortaya çıktığı için zenginin mülkünü kaybetmesiyle (iflasıyla) fakirliği de mümkün olur. Ama zengin kişinin yanında hep mülksüzler bulunduğu için zenginin aktif bir fakirliği beliremez. Ama zengin kişinin kendi içindeki zengin ve fakir oluşu düşünür. Bu tarz duygu ve düşünce bağıntısı kişide, kaybeden kazanan duygular olmakla kişi birbirine dönüşen fantezi vesveselerinden kurtulamaz.

Zengin olanın bu pozisyonu fakir olma duygu ve fakir olma korkularına dönüşmesi nedenle zengin kişi daha çok zengin olma ya da zenginliği sürdürme veya zenginliği elinde tutma olarak dışa hüccet (fitne) eder. Aynı düşünce ve duygu da fakirlik pozisyonu üzerinde kendi içindeki zengin oluşa doğru fantezi kuruntular üretir. Bu kuruntulardan biri dıştaki zengine doğru belirimle yine bir karşıt fitne olacaktır.

Ama bin dönüm arazisi olan zengin kişinin yanına yüz bin dönüm arazisi olan bir kişi geldiği zaman kendilik kıyas ve algı değişir. Bin dönümlük mülk ile zenginliği olan kişinin zenginliği, bin dönümlük arazisi olan kişi yanında sönümlenir. Yüz bin dönüm mülk yanındaki süre durumla rızkı kısılan fakir biri gibi belirmeye başlar. Bin dönüm, bir tür eylemlilikse; yüz bin dönüm bin tür eylemliliktir.

Bin dönümlük sahipliği olan zengin kişi; açlığın tokluğa dönüştüreceği görünüm ve vaat ile sahipliği olmayan fakirlik üzerine kendi baskı ve basıncını oluşur. Fakirlik efendinin (zenginin) sahipliği üzerinde üreten (çalışan) olmakla, “açlığın tokluğa dönüşeceği algısını bilişen” fakir kişi, zenginliğe doğru bir çekilimle eğilim eder.

Üzerinde çalışma bilişmesini veren diyalektik, mülkteki sahipliğin kozu olacaktır. Çalışma bilişmesini veren baskı ve basınç, mülkü olan zengin ile fakir arasındaki eylemleri dönüştürür. Mülk ve mülklü olanların baskı ve basıncı; açlık duyumunu tokluğa dönüşecek olmanın eylem manasını veren duyumların ağırlık baskı ve basıncı ve yine ortamdaki belirimlerinin baskı ve basıncı; zıtlar arasındaki bağ alanı büker; yamulturlar.

Alanın bükülmesi de ortamı, inişli çıkışlı zorluk ve kolaylıklara dönüştürür. Bu tür bükülme olaylarının özgün izahını, aşağıda söyleyeceğim durumların en az iki hal ile bir arada tasavvur ediniz.

Dört tarafında gerilmekle dümdüz edilen çarşafın zihni simülasyonu üzerine bir kiloluk bir gülle koyup sonrası durumu akılda canlandırınız. Ve çarşafın bir köşesine koyacağınız bilyenin çarşaf sathındaki ortam çökmeli alanın içinde gülleye doğru düşmesiyle nasıl bir davranış içerisinde olacağını zihnen tasarlayın.

Ve şimdi de yine aynı zihni simülasyon ile çarşafı bir oda zemini üzerine dümdüz serin. Üç beş kiloluk bir gülleyi yine çarşaf üzerine koymakla önce çarşaftaki ezilmeyi görün.

Sonra da gülleyi çarşafı zemine daha da sıkıştırır şekilde gülle üzerine yapacağınız baskı ve basınçla gülleyi çarşaf üzerinde döndürme yapın. Dönme hareketinin çarşafta oluşturacağı kırılma, kırışma, kıvrılma, bükülme gibi çeşit çeşit birçok efektifi ilikler görürsünüz. Çevirme hareketi ile çarşaf yüzeyin de oluşan birçok kuvvet çizgilerini gözünüzde canlandırınız. Ya da deneyin. İşte var oluşu içinde olay ufku hep böyledir.

Bükülen alan içinde bilyeler gülleye doğru düşer. Bilye bu alan çizgilerine göre ya hızla gülleye doğru kolay şekilde daha da hızlanarak gidecektir. Ya da ortamın dalgalanması ile oluşan sürtünme yüzeyi bilyenin gülleye doğru gitme hızına göstereceği direnç nedenle direnç alanı bilyeyi yavaşlatacak veya bilyenin hareketini durduracaktır.

İşte alan ve bu alan içinde oluşan eğilip bükülmeler nedenle, eğilip bükülmelerin harekete göstereceği kolaylık ve zorluklar böyle oluşmaktadırlar. Toplumsal ortam içindeki zorunlu üretim ilişkileri içindeki bağ alanlar üretim sonrasında mülk sahibi yararına göre olan mana ilişkilerine göre düzenlenir.

Bu düzenleme ile ve birçok farklı üreten ilişki yoğunlaşması nedenle oluşan bu girift durumlar toplum sal ortamı çarşaf yüzeyi gibi gerilim alanlarına böler. Bu tür ortam bükülmeli gerilim alanlarından birisi de zenginlikle fakirlik görünümlü konumlanmalardır. Fakir, zenginin eğip büktüğü alana doğru düşer.

Zenginlik ve fakirlik birbirinin “belireni ve beliremeyeni” oluşla davranacak ve ortamı eğip bükmekle ortamı gerilimli yapacaktırlar. Yine zenginlik ve fakirlik toplum içinde birbirinin tamamlayanı olmakla yine ortamı eğip bükmekle ortamı gerilmeli davrandıracaktır. Yine zenginlik ve fakirliğin çıkarları karşıt ve uzlaşmaz olmakla, ortam çatışmacı gerilmelerle stres vermeyi vs. davranacaktır.

Toplumsal ortam fazladan ve yapay yolla bu tür El mantıklı birçok enfekte ortam gerilmelerine açıktır. Ortam; birçok ortam gerilimleri ile de doludur. İşte ortam bu tür olay ufku olucu belirmelerle birbirine zıt veya birbirini destekler yönde ya da birbirine zorluklar gösteren girişmeleriyle doludur. Sürecin analitik analizini bununla kısa tutuyorum. Bu nedenle olay ufku içinde iki nokta arasındaki etkin alan; süreç girişmelerine ya eğim (kolaylık) olurlar. Ya da yokuş yukarı etki ile (zorlukla) davranır.

Kişinin kendi içinde zenginliği varken belirememekle fakirliği yoktur. Ya da kişi yoksul iken varsıllığı yine belirememekle yoktur. Ama o zengin kişinin fakirliği belirimsiz olmakla üst üste; yan yana ve bir arada zamanlar olmakla hep kişinin kapsamı içinde vardırlar. Bu nedenle kişi üzerindeki zengin fakir bağıntısı niceli durumlar fantezisi ile zenginlik fakirliğe, fakirlik te zenginliğe dönüşür.

Öyleyse fakir kişi içselinde zenginlik belirim verememekle bir boşluk devinmesidir. Zengin kişide de fakirlik belirim verememekle etkin bir boşluk alan devinmesidir. Fakirliğin kendi zenginliğiyle bir arada olması demek diğerinin belirim veremeyen varlığı ile bir diğerine boşluk devinmesi gibi davranır olmasıdır.

Süreç zenginliğe bağıntı olacak her bir durumlarıyla gülleye doğru serbest düşüşe kolaylığı gösterecek olmanın eylem alanlarını oluşurlar. Aynı şekilde ortam bükülmesi ters yönden fakirliğin zengin olmasına çok büyük direnç olacaktır. Direnci aşanlar az olacak ya da kayrılır olacaklardır.

Ortam içinde zengin ve fakir oluş kişi içinde bir arada, yan yana olacaktır. Zengin ve fakirlik kişi dışında ayrı ayrı kişiler üzerinde aktif pasif oluşa göre birbirine karşı belirimler olmakla karşı karşıya olacaktır. Karşı karşıya olup ta veya yan yan olup ta belirim veremez olanın varlığı diğerine boşluk alan hareketi gibi davranmasına neden olur.



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın felsefe kümesinde bulunan diğer yazıları...
El Bel Baal 2
Tarihsel 2
İrade 1
Tarihsel 1
Anlamak Gerek 71
Kurtuluşun Felsefesi (Açkı 2)
Sosyal İlişki Toplumu Hedeflemez 2
Anlamak Gerek 43
Anlamak Gerek 70
Anlamak Gerek 55

Yazarın bilimsel ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Müruru Zaman 14
Sahiplik İmanı 1
Hatırlama 1
Mal mı, İnsan mı?
Mamon'du Belirme 1
Müruru Zaman 7
Denge ve Dengesizlik Süreçleri 24
Anlamak Gerek 26
Bağ Enerjisi 1
Sistem 15

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Aslına Yüz [Şiir]
Vah ki Vah [Şiir]
İsis Dersem Çık Ereşkigal Dersem... [Şiir]
Görmez Şey [Şiir]
Tekil Tikel Tükel [Şiir]
ve Leddâllîn, Amin [Şiir]
Mavi Yare [Şiir]
Mevsimsel [Şiir]
Yıkılışa Direniş Direnişe Yıkılış [Şiir]
Meşrep 3 [Şiir]


Bayram Kaya kimdir?

Dünyayı yaşantılaşan çabalar içinde duygunun önemi hiç yitmezse de, payı giderek azalmaktadır. Sosyo toplum bazlı, genel bir açılımla başlayan çalışmalarım da; bilim felsefesi içinde olunma gayreti güdüldü. Bu nedenle yazıların tarisel, sosyo toplumsal evrimli ve türlü doğa bilim verileri güdülü çalışma olmasına gayret edildi. Genel felsefem içinde bir bilgi; ne kadar çok bağıntısıyla söylüyorsanız, o bilgi o kadar bilinir bilgidir.


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Bayram Kaya, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.