..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Milli egemenlik öyle bir nurdur ki, onun karþýsýnda zincirler erir, taç ve tahtlar batar, mahvolur. -Atatürk
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Bilimsel > Felsefe > Bayram Kaya




25 Temmuz 2018
El Ýle Gelen Ýyi Huy 2  
Bayram Kaya
Fýkýh ta yetmedi. Düþünsel tartýþmalar baþladý (kelam). Kutsal metnin açýk anlamlarý yanýnda alt anlamlar aramaya baþlandý (bâtinilik). Fýkýh, kelam da yetmedi bu kes de kutsal metinleri yorumlama (tefsir) baþladý! Bu da yetmeyince kutsal metinlerin boþluklarý, Musa'nýn, Ýsa'nýn sözleriyle (hadislerle) doldurdular...


:DHD:
Yeni düzen, mülk sahibi olanlara göre (ekmek sahibi olanlarla göre) bir iliþki düzeni olmayý öngörüyordu. Ya da ters tarafta söylersek El; mülk sahibi olmayanlarýn (ekmek sahibi olmayanlarýn) mülk ve emek gücü sahibi olmamalarý durumuna göre bir iliþki düzenini öngörüyordu.

Süreç; ekmek verme sahipliði olmanýn (ne demekse), iþ verme sahipliði olmanýn (ne demekse), iþ nesnesine sahip olmanýn düzeniydi. Süreç ekmeðe, iþ vermeye, üzerinde çalýþýlacak ve el ile çalýþýlacak iþ nesnesine sahipliði olmayanlara karþý basýnç yapmanýn teveccühüydü. Güçlünün basýncýný ve basýnca hazýr oluþu düzenliyordu.

Ya da süreç sahipliði olmayanlarýn, sahipliði olanlara doðru akýþ (ekmeðe doðru akýþ) etmesi olunca; efendi için kölenin efendiye biatinde bir sakýnca yoktu! Dahasý efendi gözdaðý yoluyla kölelerini çalýþtýrmak için efendinin kölesini sorgusuz sualsiz öldürmesinde de þaþacak bir þey yoktu.

Efendiye göre canýna kýydýðý bir köle na’þýný kölelerine gösterip, köleleri çalýþýr durumda tutmak için köleleri can korkusu içine düþürmek, meþruydu. Dinler de bu köle insanlarýn ölüm korkularý olmakla kölelerin "ölümle danslarý" içindeki kaygý olan temayý dibine kadar sömüreceklerdi. Bu nedenle kölelerin biat etmesi kaçýnýlmaz bir sýðýnýþtý!

Hani kraldan çok kralcý olmak vardý ya bunun aslý "El'den çok El adýna, El olmaktý". Düzenin yetmediði yerde yeni söylemleriyle efendiler kendi kendilerine bir tecelliyle karþýlaþýyorlardý. Nasýl Hamurabi, Hamurabi Yasalarý diye bilinen yasalarý kendi El'i olan Marduk’tan aldýðýný söylüyorsa; birer efendi olan Ýbrahim, Nemrut, Musa'da böylesi bir El'i gören bir belirimle karþýlaþýyorlardý.

Bu tecellide köleci düzende ne eksikse, eksik olanlarý El'in tecellisi olarak, onu söylüyorlardý. Bu durumda en büyük eksiklik; kölelere edilen vaatlere yapýlacak zamlarýn söylenmemiþ olmasý eksikliðiydi!

Mülkü olmayýp ta baþýna gelenlere sabredenlere yapýlan vaat, gördüðünüz göreceðiniz en büyük ve en gözde bir vaatti. Sabredenlere verilen müjde vaatler kadar bir ikinci vaat henüz icat olmamýþtý daha. Bu vaadin kama gibi süngü gibi her iki tarafýda kesiyordu.

Çünkü sabýr gösterenlerin ecri bir olana karþý ikiydi. Siz bir sabrediyordunuz. Ýki ecir kazanýyordunuz. Daha sonra siyasetçilerin vaadi gibi El vaatleri de firen tutmayacaðý için ecrin onlarca derecesi söylenecekti. El yoluna El topraðý için mücadele edip ölenlerin ecri; altmýþ yýllýk ibadet etmiþ gibi bir ecre gark olmaktý. Yine, tapýnakta ibadet etmenin 27 ecri vardý. Sonuçta ecir 27 deðil 527 ecir de olsa biri de hepsi de sizi biata yatkýnlaþtýrýyordu. Rütbe daðýtmaktý.

Ýlk baþlarda sabretmeye verilen ecir içinde siz, önce sefaletinize alçak gönüllü bir teslimiyetle katlanýr oluyordunuz. Ýkinci olaraktan da sefaletinize þükrediyordunuz. Çünkü sizden kötü olan sefiller vardý. El için daha ne olsun ki, bu öðreti (ideoloji) El'e katmerli bir biatti.

Ecir kazanma nedenle sefalete katlanmak ve durumuna þükretme iþi çýðýrýnda çýkmýþtý. Yaranýza kurt düþse; yaranýzdaki kurt ta yere düþse, siz yerden kurdu alýyordunuz, tekrar nasibini yesin diye yaranýzýn içine koyuyordunuz. "Kurdun bile nasibi" vardý da siz sabýr etmenin tevekkülü içinde kurda nasip oluyordunuz?

Eyüp’ün sabrý bu anlatým durumuyla günümüze kadar yetecekti. Fakat vaatler kiþiye vaat olmaktan çýkmýþtý. Bu kes de vaat seçilmiþ kavimlere göre olan vaatlere dönüþmüþtü.

Çünkü evirilen yeni süreç, oligarþin süreçti. Artýk kiþiye vaat yerine "Yehova" gibi bir El konseyi olan tevhidi El kudretinin vaadi kavimlere, milletlere; bir vaat olan "arzý mevuda" dönüþmüþtü. Artýk bir koyun beþ keçi yüz sýðýr efendileri kesmiyordu. Kavimlere yapýlan vaat Ýbrahim'e yapýlan vaat gibi durmayacaktý.

Bir El vaadi olan Yehova söylemi "kavimim" dediði bir millete vaatti. Ýbrani, Kenani ve Filisti gibi baþka El topraklarý Yehova söyleminde "vaat edilmiþ topraklar" dönüþüyordu. Bu vaat tamahýna kapýlan Yahuda soyu önce Roma'nýn sonra Asurlarýn ve En son da Hitlerin El'inde perma periþan olmanýn ötesinde bir ýrk canavarlýðýna dönüþecekti.

Ve Yehova kavimi baþarýsýz olduðu zaman suç kendisinin deðilmiþ gibi kendi milletini tehdit edecekti. "Asur benim Elim" diyecekti. Yani siz beni dinlemediniz. Ben de sizi cezalandýrdým. Siz beni görmediniz ama ben "elim olan Asur’la" sizi vurdum demeye getiriyordu.

Düzen iliþkileri þiddetlendikçe; vaatler de þiddetleniyordu. Yol da þeriat ta tecelli de þiddetleniyordu. Ýbrahim’in, Hamurabinin monarþin kiþi ve aile El’i, Ýshak ile Yakup ile Musa Ýle atalarýnýn, ya da kavimlerin El'ine dönüþüyordu.

Artýk El'in bilinen söylenen sözlerinin açýk anlamlarý yetmez olmuþtu. Ýnsanlar El söylemleri nedenle her gün dünden daha mutsuzdu. Týpký kabalcý içrekçiler gibi Kutsal metinlerin açýk anlamlarýnýn altýnda anlamlar aranýyordu!

El mülk benim. Ben mülkümü dilediðime dilediðim kadar verdim. Kimine de rýzktan hiç pay vermedim. Onlar bu kaderleri üzerine sýnavdalar derken El'in sözleri açýk açýk anlaþýlýyordu. Ne olduysa oldu. El yeryüzü egemenliðine doðru soyununca ve bu yeni durum karþýsýnda yeni karar alma gerekince o güne kadar kabul gören kutsal sözlerde gizli anlamlar aranmaya baþlamýþtý. Artýk El vekâletlileri de gözden ve çaptan düþmüþtü.

Böyle olunca bu hususta tek yol vardý. Yine eski El söylemlerine bakýp; hurafeler üretip, köleci konjonktürü yönetmekti. Gizli öðreticiler gibi tasavvuf gibi bâtýniler gibi eski kutsal sözlerde gizlenmiþ (mistik) anlamlar aranmaya baþlandý. Yetmedi yeni durumlarda yasaklar meþru olur diye yeni koþullara göre yeni hukuk (fýkýh) söylendi.

Fýkýh ta yetmedi. Düþünsel tartýþmalar baþladý (kelam). Kutsal metnin açýk anlamlarý yanýnda alt anlamlar aramaya baþlandý (bâtinilik). Fýkýh, kelam da yetmedi bu kes de kutsal metinleri yorumlama (tefsir) baþladý! Bu da yetmeyince kutsal metinlerin boþluklarý, Musa'nýn, Ýsa'nýn sözleriyle (hadislerle) doldurdular...

Tabi ki bunlar da yetmeyince biz okuduðumuzu anlamýyor olmakla suçlanacaktýk! Mezhepler, tarikatlar bu anlamanýn piri olmakla sosyal alaný parsel parsel verimliliðe dönüþtürmüþlerdi. Hadi biz El söylemini anlamýyorduk ta El'in söylemini bizden beþ beter olan El'in konuþtuðu dili kullanan milletler de mi anlamýyordu?

Aslýnda buna El de dahil, kimse bizim bir þeyi anlamamýzý istemiyordu. Çünkü cehaletin geçmiþi karartmanýn üzerine inþa olan bir mana anlayýþýnýn hedefi sizin anlamanýzý saðlamak olur mu? Bu kendi ipini kendi çekmek olur.

Aslýnda yetmeyen El'in ve El mantýðýnýn kendisiydi. Yetmeyen, üreten sistemi enfkte eden kiþi tamahý El mana düþüncesiydi. El'in kendisi inþacý olmadýðý halde sanki her alaný inþa eden kendisiymiþ gibi üreten iliþkileri düzenlemeye kalkýnca sistemle ve söylemlerle böyle madara olunuyordu. Bunu ortaya koyan da bunu bu hale getiren de yine insandý.



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn felsefe kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
El Bel Baal 2
Tarihsel 2
Ýrade 1
Tarihsel 1
Anlamak Gerek 71
Kurtuluþun Felsefesi (Açký 2)
Sosyal Ýliþki Toplumu Hedeflemez 2
Anlamak Gerek 43
Anlamak Gerek 70
Anlamak Gerek 55

Yazarýn bilimsel ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Müruru Zaman 14
Sahiplik Ýmaný 1
Hatýrlama 1
Mal mý, Ýnsan mý?
Mamon'du Belirme 1
Müruru Zaman 7
Denge ve Dengesizlik Süreçleri 24
Anlamak Gerek 26
Bað Enerjisi 1
Sistem 15

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Aslýna Yüz [Þiir]
Vah ki Vah [Þiir]
Ýsis Dersem Çýk Ereþkigal Dersem... [Þiir]
Görmez Þey [Þiir]
Tekil Tikel Tükel [Þiir]
ve Leddâllîn, Amin [Þiir]
Mavi Yare [Þiir]
Mevsimsel [Þiir]
Yýkýlýþa Direniþ Direniþe Yýkýlýþ [Þiir]
Meþrep 3 [Þiir]


Bayram Kaya kimdir?

Dünyayý yaþantýlaþan çabalar içinde duygunun önemi hiç yitmezse de, payý giderek azalmaktadýr. Sosyo toplum bazlý, genel bir açýlýmla baþlayan çalýþmalarým da; bilim felsefesi içinde olunma gayreti güdüldü. Bu nedenle yazýlarýn tarisel, sosyo toplumsal evrimli ve türlü doða bilim verileri güdülü çalýþma olmasýna gayret edildi. Genel felsefem içinde bir bilgi; ne kadar çok baðýntýsýyla söylüyorsanýz, o bilgi o kadar bilinir bilgidir.


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Bayram Kaya, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.