Umutlarım her zaman gerçekleşmiyor, ama yine de her zaman umuyorum. -Ovid |
|
||||||||||
|
İçi tuzlu su ve tuzlu su minareleriyle dolu bir küremsi yapı ilk hücrenin ilk tipiydi. Bu hücrenin yeni durumu, yeni durumun yeni tavrıyla, çevreye etki tepki süreçleri verecekti. Bir durum değişmesi, karşı değişmeyi ortaya koyar. Ortaya konan bileşik ya da çözünen süreçlerden birisi olmakla ya çevresinden enerji alır. Ya da değişen kısmıyla bir miktar enerjisini çevreye verir. Yine bir olay durum düzen ilişkisini korumak ve sürekliliğini sağlamak için çevreden enerji alır. Hücre de bu nedenle çevreden enerji alıyor. Hücre etkilere karşı cevap tepkilerin dizgelerini oluşmakla, canlılık süre durumların bu organizasyonları canlanıyordu. Hücredeki basit ozmos olayı bu canlı oluşa iyi bir örmektir Çevrenin hücreye bir baskı ve basıncı vardır. Hücrenin de çevreye bir varlık oluş tepkisi, bir kendi oluş tepkisi vardır. İşte bu etki tepki girişmesi hücrenin seçeme ayıklama yapan "ozmos" geçişinin de etki tepki girişmesi sonrası durum girişmesiyle, yeni bir etki tepki diyalektiğidir. Değişenin değişmeyenle; değişmeyenin değişenle etki tepkisi eylemlilikti. Etki, çevre değişkenli ömürlerin, bu ömre bağlı ömür ile eşzamanlı baskı ve basıncı kadarla bir süreklilikti. Tepki; yüzeye, yüzey büyüklü gerilime bağlı etkinin payı kadar bu etkiye karşı oluşun direnciydi. Direnç; tepkiyi ortaya koyan etki sürekliliği kadar bir enerji tüketimiydi. Sürecin yönünü değiştirme işiydi. Yani etki kadar tepki, tepkiyi sürdürecek kadar enerji bu seçme ayıklama diyalektiğinin temelidir. Etki içinde bir aralık tepki vermediğiniz kimi süreçler, girdi yaptığınız enerji ve algı süreçleriydi. İşte ozmos olayı bu tür enerji süreçlerini ve algı türü enerji süreçlerini içine alıp, ortam içindeki etki uyaranların süzülmesini yapan seçme ayıklamalardı. Etki kendilikten bir tepkiyi ortaya koyuyordu. Yani etki, baskı, basınç, gibi belirlenimle vardı. Tepki o olgu ve olayın kendisini ortaya koyan etkiye karşı o etkiyi durdurana kadar, başlayıp biten süreçti. Bir etki bir kabı, baskı ve basınçla dolduruyorsa o an kap kendisini dolduran etkinin kabı doldurmasına karşı direnç oluşur. Direnç kap dolup taşana kadar pasif tepkisini oluşur. Taşmadan sonra kaba dolan bir şey olmamakla, dolan nesnenin baskı basıncı, dökülen nesnenin baskı basıncı kadar toplam tepki, sabit kalmakla tepki durur. Kabın dağılmadan, yırtılmadan, bütünlüğünü bozmadan o nesneyi içinde muhafaza ediyor olması direnç ve tepkinin kendisidir. Dolma ile tepki dengeye gelmiş olur. Bu kap ağzı geniş tencere gibiydi. Şimdi tencere kabımızın ağzına bir kurşun kalem çapında daralan sürahi ağıza sahip bir kapak konsun. Tencere bu kapakla üzerine akan bilek kalınlığındaki suyun içine dolmasına karşı çok daha büyük bir direnç ve tepki koyacaktır. Tepki türlü yollarla gerçekleşir. Bunlardan birisi de elektrik yükleridir. Zarın suyu çeken yağ asitli yüzü 70 mili volt pozitifse, zarın suyu iten dış yüzü 70 MV. negatif olmakla zarın yüzeyi dengededir. Denge durumunda zarın geçirgenliği sıfırdır (ozmos geçişi sıfırdır). Zarın bir yüzü diğerine göre denge olan 70 MV. değerini 60 MV. düşürülmekle zarın dengeden sapan yük değeri 60 Mv. düşmekle, düşen kısım içte ise; dıştaki baskı ve basınç artmış olur ve içe giriş başlar. İçe girenin baskı basıncı 10 MV. azalmış olan yük değerini içe girip içteki artan sodyumun yük değeriyle tamamlar. Bu tamamlanma gerçekleşene kadar dıştan içe giriş sürer. İçe giren malzemenin dışa karşı koyacağı baskı ve basınç 10 MV gücü tamamladıktan sonra içteki tepki dıştaki etkiyi kendilikten durdurur. Yani zarın iki yüzey gerilimi yine 70 MV. nötr değer dengesinde eşitlenir. Dış etki kadar baskı, basınç ile dıştan içe girmekle artan sodyum oranından iç tepkiyi tamamlayan zarın her iki yüzü tekrar 70 MV. dengeye gelir. Bu şartlarda dıştan içe özdek (madde) geçişi durur. Eğer zarın denge koşullarında sapan eylemi bu kes de zarın dış yüzey gerilimini söz gelimi 60 MV. düşürürse; bu kes zarın içinde dışa doğru 10 MV. kadar bir baskı ve basınçla iç kısım dışa boşalır. Yani çok yoğun ortamdan, az yoğun ortama geçişler başlar. Bu basit ozmos geçişli çıktı da ilerideki süreçlerde boşaltım sisteminin temelini oluşacaktı. Tepki vermenin yolu ve yansıma bağıntı biçimi de çoktu. Giren çıkacak çıkan da girecekti. Tabii ki girip çıkan aktörler farklı da olacaktı. Yani evrim her bir tepki koyan olgunun tepkisinin yararlı olanının seçilmesi ve korunması ile sınırlı bir gelişme ve girişmeydi. Ne var ki evrim birçok farklı olay ve olgu üzerindeki farklı birçok tepki koyuşlar olmasıyla da evrimin birçok değişme dönüşme ortaya koyma yolu vardı.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Bayram Kaya, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |