FERDİ TAYFUR’un hatırlattığı…


Arabeskin revaçta olduğu ve kasetlerin pazarlarda satıldığı yıllar, sokaklarda sergicilik yaptığım döneme denk gelmişti.

Hafta başından hafta sonuna dek her günü ayrı bir ilçede pazarların kurulduğu haftalara giderdik.
Toptancıdan birkaç paket, daha çok eteklere ve şeker çuvalından yapılan iç donlarının bellerine geçirilen lastik alırdık.

Her paketi 50 metre uzunluğunda olan lastiği beşer metre halinde keser üzerinden bağlar tek bağ olarak pazarlara götürüp satardık.

Lastiğin kemere geçmesini sağlayan çengel iğneyi ayrı paraya satardık.

O günlerin düşlerine dalınca “5 metre 100 TL” diye bağırarak pazar yerini inlettiğim o sesin hala kulaklarımı çınlattığını fark ederim !

Zaman zaman bir sehpa açar, üzerine sünger, mandal, kap teli, bulaşık teli ve benzeri ürünleri dizer küçük bir açık hava marketi gibi köylerden ilçe pazarlarına inen köy kadınlarının ihtiyacına sunardık.

Ses sanatçılarının son kasetleri pazarlarda teybe konur, pazar kapatana dek müşteri çekmek için teybin sesi son ses açılırdı.

Fakat durumdan rahatsız olan bazı dindar Tezgahtarlar da vardı.
Özellikle Trabzon’un of ilçesi dindarlığı ile meşhur olan bir bölgeydi.
Bazen pazardaki sakallı ve şalvarlı satıcılar kaset satan tezgahtarlarla sözlü kavgaya girer buralarda çok evliya var çarpılırsınız derlerdi…

İlçenin hafta günleri köylerden şehre inen genç kızlar, kaset satan tezgahtarlardan aldıkları kasetin yanında hayranı oldukları erkek şarkıcının bir de posterini alabilmek için satıcıya yalvardıklarına çok kez şahit olmuşum..

Çok küçük yaşta hafız olduğumdan ötürü ezber kabiliyetim kuvvetliydi.

Arabeskin revaçta olduğu o dönemde;
Orhan Gencebay, Müslüm Gürses, Ferdi Tayfur, Hakkı bulut, Gökhan Güney, küçük Emrah, Ceylan ve benzeri ses sanatçılarının bir çoğunun şarkılarını pazarlarda kulaktan dolma ezbere bilirim.



Sonrasında doksanlı yıllarda Sarp Sınır kapısının açılışıyla rus ve özellikle Gürcüler’le ticaret başladı.

Bölge insanı akın akın onların sattıkları mallara hücum etmeye başladı.
Bizdeki bazi uyanık girişimciler onlardan aldıkları ürünleri gürcü rolü yaparak ve hatta birkaç kelime onların dilini öğrenerek gürcü taklidi ile Türklere satmak için çabalardı…….



Evet bugün Ferdi Tayfur’un ölüm haberi beni tekrar geçmişe götürdü..

Bu ölümle birlikte dünyada hiçbir krallığın, saltanat ve şöhretin 30 yıldan fazla sürmediğine bir kez daha şahit olmuş olduk.

Cumartesi o, kabire konulacak fakat dünya gerçeği olarak pazartesi mal taksimi başlayacak ve babalarının ölümü üzerinden çocukların kendi yaşamları başlayacak..

Yeryüzündeki çoğu kavgaların dünyevi metalardan ötürü olduğunu hepimiz biliriz,
fakat…..!!
MEHMET AVCI
03-01-2025