Ölümden önce yaşam var mı? -Duvaryazısı |
|
||||||||||
|
Ömer Akşahan O gün işimiz yoğundu. Okullarda karne verme telaşı tüm yöneticileri ve öğretmenleri olduğu kadar bizi de sarmıştı. İşimiz gereği okulları dolaşıyor, işlerin nasıl gittiğini yerinde görüyorduk. Akşamın hüznü çökse de iş devam edecekti. Yorgunluğun derin izlerini silmek kolay değilse de müşteriye şirin görünmek gerekliydi. Odaya siyah kalın kışlık mantosuyla esmer tenli, siyah saçlı alımlı bir bayan girdi. Oda kalabalığına karıştı. Meraklı gözlerle yazıcının ayarlanmasını gözlüyordu. Anlaşılan dedim, bu genç öğretmenlerden..Öğrenciler dağılmak üzere..O hiç telaşını göstermese de halinden gidici olduğu anlaşılıyordu. Nihayet ayarlar tamamlanmış, karneler yazıcıdan çıkmaya başlamıştı. Örnek olarak iki sınıfın karnesi yazdırılmıştı. Bu arada okul müdürü: "Hoca hanım tatile gidecek, olmazsa onun sınıfını hemen yazdıralım aradan çıksın." dedi. Hoca hanımın yüzü ışıldadı, daha bir güzelleşti. Araya girdi: "Benim sınıfım 7/A." dedi. İçimden demek ki o, branş öğretmeni, dedim. Pat diye sordum: "Hoca hanım siz Muğlalı mısınız?" Benim patavatsızca sorum karşısında ilk anda tereddüt etti, duraksadı. Sonra, hafif gülümseyerek: "Sakaryalıyım."dedi ve sustu. Oysa ben kapısını tıklatmış, içeri girmek istiyordum. Bir süre sonra, "Hoca hanım, sormadınız bana, sizin için neden Muğlalı mısınız?, diye sorduğumu. Bu ısrarım karşısında: "Peki, sahi neden sordunuz?"dedi, tekrar içten bir gülümsemeyle. Aramızda onca işin arasında bir kontak kurulmuştu. Bu kez, en neşeli halimle: "Bizim Aydın yöresinin bir deyişi var: 'Ev yapacaksan tuğladan, kız alacaksan Muğla'dan.' " deyince, o, bu kez küçük bir kahkaha patlattı: "Bunu bir iltifat olarak kabul ediyorum." dedi. Ben de, "Elbette, bu amaçla sormuştum o soruyu, size." dedim. Aramızda geçen bu kısa ama anlamlı diyalogu, Türkçe öğretmeni olduğunu öğrendiğim şirin öğretmen hanıma, ikinci dönem okulunda bir şiir dinletisi sözü vererek noktaladım. Hayatta aslında küçük şeylerle mutlu olabilmeyi başarmak kadar, bizi daha ne mutlu edebilir ki? 30.01.2003 Alsancak
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © ömer akşahan, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |