Sana elveda dediğimde güldün. Zannettin ki seni terk edip gidemem. Zannettin ki bu yürek ayrılığını taşıyamaz. Sandın ki sensizlik beni öldürür. Gittim. Ne telefonlara sarıldım ne de boşluğuna. Aramam dedim ya sana işte aramadım ve de ağlamadım. Bir gözyaşı dökseydim belki hatıralarına, koşardım ayaklarına. Yok öyle olmadı. Ayaklarından dökülmedim bu sefer yollara. Adın harf harf bir mermer yazısı gibi düştü de aklıma, yine de parçaladım içimdeki seni. Gömdüm seni yüreğime ve adının kazındığı yere. Yüreğimin acısına dayandım. Kan kustum da, dudaklarım seni sayıklamadı. Gittim. Arkamda ayak seslerini değil; kan izlerimi ara. Bir daha dönmem sana, yalvarsan da bana. Girdim dönüşü olmayan bir yola. Göstermem gözyaşlarımın saflığını sana. Kirletmene bir daha izin vermem, gözlerimdeki gökkuşaklarını. İzin veremem beni bir güldürüp bir ağlatmana. Müsade edemem beni benimle savaştırmana. Eğer bir daha senin için ağlarsam, gözlerim bir daha açılmamacasına kapansın dünyaya. Elveda aşkım elveda. Gittim senden uzak limanlara. Zannetme ki atarım kendimi dalgalara. Sanma ki boğarım kendimi acılara. Ölümüm bile yasak sana. Tıpkı gözlerimin yasak olması gibi sana. Gözlerimi açtım yeni bir hayata, senin olmadığın bir dünyaya... Elveda aşkım elveda. Demek ki bu yürek dayanırmış acılara hem de senden öncekine de senden sonrasına da. Öğrettim gözlerime yürümesini, koşmasını ve mutluluk içinde ağlamasını. Elveda aşkım elveda. Şimdi sahillerde şen kahkahalar içinde bir dalga sesiyim. Denizle şarkılar söylerken, tüm kumsallarımdan ismin kaybolup gitmektedir. Yürek kumsallarıma hırçın dalgalar vurdukça, seni sildim. Aslında ben senden çoktan gitmiştim. Sahilimde kalan sana ait ne varsa silinip gitmişti. İsterdim ki deniz olduğumda bile en azından bir kaya gibi dur karşımda. Elveda aşkım elveda. İstersen gülmeye ve eğlenmeye devam et. Senin dans müziğin olmayacağım artık.