En Mavi: Mavilerden Mavi
En maviydi gözlerin. Denizler, hatta okyanuslardan bile mavi. Mavilerden mavi. İnsanın içine işleyen, bir bıçak gibi saplanan mavi. Güzelliğiyle öldüren mavi.
"Kelimelerin gücüyle dünyaları değiştirin."
"Kelimelerin gücüyle dünyaları değiştirin."
En maviydi gözlerin. Denizler, hatta okyanuslardan bile mavi. Mavilerden mavi. İnsanın içine işleyen, bir bıçak gibi saplanan mavi. Güzelliğiyle öldüren mavi.
saçma sapan insanlara aşık olmaya devam eder, ihanetlere uğrar ve oturup ağlayarak, daha düne kadar seven kalbimiz olduğuna inanırken, herşeye ama herşeye küfretmeye, kin kusmaya başlarız.
Her kez in içinde ökkeşleşen bir çağlayan yada masum kalan bir ağlayan vardır ağlayanla çağlayanın bir araya gelmesi birbirlerini anlaması mümkünmüdür ya bu iki gölge çağlayan olacaktır ya da ağlayan …
Aşka dair, Kendimizi Bulmaya Dair Birkaç Laf İşte.. Öyle Sıradan.. Fazlaca Bizden...
Aşk sizi esir alacak kadar güçlüdür. Duygularınız, dudağınızdan dökülecek sözleriniz, davranışlarınız artık sizin değil onun kontrolü altındadır. Yani Aşkın...Aşık olunca aptallaşır, çocuklaşır, hassas ve kırılgan bir hale gelirsiniz.
Ardından gözlerine bakar ve soğuk bir okyanusun sularına düşerim çok yükseklerden.. serinletir beni, nefes aldığımın farkına varmamı sağlar...
aslında boyle seyler fazla hissetmiyorum fakat.bı ınsan haddınden fazla kırılınca ve normalınden cok uzulnce herseyı cıplak bı sekılde yazılarına dokebılıyomus..
Bir hayalin gerçekleşmesi... Ben İzmir’e geldim geleli yollara vurdum kendimi. Sokak sokak dolaşıyorum. Dilini çözmeye, ruhunu anlamaya, insanlarını tanımaya, huyunu suyunu öğrenmeye çalışıyorum.
Hasat zamanı heybeleri dolu olanlardı onlar, törensiz ve kefensiz ölüp varlıksız ve bedensiz yaşayanlardı. Yürekleri kurban olsa da hayatları destan olmuştu hani onların.
Sevgiden kaçılmaz, eninde sonunda gönül kapınızı çalacak ve mutlaka kendini hissettirecektir. Belli bir zamanı da yoktur ayrıca, ne zaman ve nerede karşılaşacağınızı bilemezsiniz..
Hep Bekler İnsan,doğru Aşki Doğru Zamanda Doğru Yerde Bulmak İçi̇n.......
O karanlık gece, mübarek bir geceydi. MUM'un şevk badesiyle sarhoş olmuş pervane, mecnun gibi yollardaydı. Aşktan yüreğine düşen dertle sevgilisini anmaktaydı hep. Kaç saat geçmişti kim bilir? Gamla yüreği solmuş bir halde, hicran yastığına dayanarak yığıldı yere pervane. Hali çok kötüydü. Ölü desen ölü değil, diri desen diri
Şimdi beni iyi dinleyin. Gözlerimin arkasındaki kum fırtınasının rüzgarını merak edenler, iyi dinleyin. Her fırsatta “Nerdesin, aklın nerde?” diye soranlar, iyi dinleyin. Dünyanın yanlızca bilinen karalardan ve denizlerden ibaret olduğunu sananlar siz dâhi iyi dinleyin. Birazdan öğreneceksiniz siz yanlızlığıma tecavüz etmeye çalışırken nerede olduğumu. Ama önce hepinizi uyarmalıyım
eteklerinde akşamları özlüyorum anne...dualarında gücünü özlüyorum,buklelerinde ayazları....bir gece vaktinde ellerini özlüyorum anne...
Hep, yorumlar üzerine yapıcı çalışmalar. Tekrar üzerine tekrar. Yok olmaya yüz tutmuş bir çiçeği, dik dursun diye boynunu iple bağlamak. İşte bunların hepsi, unutulmuş, alışkın sevgiler. Oysa çoktan ölmüş, beni gömün diye haykıran bedenlerin sevgileri.
Farkında olmasak da herbirimiz bir şeylere karşı mutlaka bir aşk besliyoruz ve bu aşk yaşamımızın temel taşı. Peki ama biz esasında neye aşığız acaba?