9 Yıldır Koklayamadığım Anneme: : ((
Tam 98 de, sabahın 05:00 in de gittin sevdiğimiz evimizden, odan dan...
"Yazdıklarım bir gün anlaşılırsa, bilin ki ben de o gün kendi eserimi okumuş olacağım." – Franz Kafka (kurgusal)"
"Yazdıklarım bir gün anlaşılırsa, bilin ki ben de o gün kendi eserimi okumuş olacağım." – Franz Kafka (kurgusal)"
Tam 98 de, sabahın 05:00 in de gittin sevdiğimiz evimizden, odan dan...
Sevmedim aslında hiçbir kadını. Öyle ya, aşk hiç bitmez ki. Birini gerçekten sevdin mi, bir daha geri dönüşü yoktur bu yolun.
Herkes kaçmak ister bir gün hayattan, varolduğu dünyadan ve çevreden.
Başka bir bedende soluklanmanın nasıl olacağını bilmek ister her bilinç.
Arasıra, canımız istediğinde başkasının bedenine girip onun kimliğinde takılmak bir süreliğine.. Ne hoş olurdu değil mi?
Hayatımı,,karşılaştığım güçlükleri,anılarımı,kısa bölümlerle kaleme aldım.İlerde bir araya getirebilrsem hayatımı romanlaştırmayı düşünüyorum.
Oysa…
Önceki günlerin erken saatlerinde penceremden seyrettiklerimi tekrarlıyor yine bu sabah, eylül sokak.Seyredilmiş aşk filmlerinden çıkmış tabancalı adamlar yine…
Evet… Nerede kalmıştık?
“Arkası yarın”a benzedi bu yazı, hatırlayan kaç kişi kaldıysak? Zaman sular gibi akıp gidiyormuş gerçekten, vallaha bunlardan söz edeceğimi hiç zannetmezdim!
Evliliklerde de böyle oluyor…Hiç benzemeyiz sanıyoruz, hani şu restoranlarda gördüğümüz doğru dürüst iki laf etmeden oturan, etiketi üstünde eski evlilere,
Emeğin kutsandığı 1 mayısta, insanlığın serüvenine aykırı bir bakış.
Yaşamın dengesiz okları vurdu
yalnızlığın zirvesinde…
Bir “ah” yükselir içimde
yankılanarak dağlarımda..
Duman olur, sis olur,
Adım ……….! Boş verin canım. Şart mı bir adımın olması? Ama ille de bir isim vermek isterseniz bana, “deli” diyebilirsiniz.
An’lardan anılara kuyruklu bir yıldızınız olsun yaşamınız boyunca...
İki ucu boklu değnektir hayat. Ama yaşayabilene/yakalayabilene kocaman mutluluklar sunar.
Yazmak işe ticari bir boyut kazandırmadığınızda daha zevkli olur.Ben yazmayı insan ruhunun yıkanması arınması olarak düşünürüm hep,sadece kirden değil beyinde biriken güzel duyguların olmasını arzu ettğiniz herşeyin kağıda dökülmeside bir nevi arınmadır.Saatli dakikalı birşey değil,göze görünen gönle düşendir ayrıca yazmak...Belki içinden geçenleri tam manası ile kağıda dökemezsin fakat
Münevver teyzem vefat etmiş.
Nasıl üzüldüm,bilemezsiniz.
İçimden bir şeyler koptu.
Bir çınar ağacını devrilir gördüm.
Bir güleç babaannenin titrek elvedası canlandı gözlerimde.
Baba olmak bisiklet hayali kurmak için gerekli bir ünvan değil aslında. Sadece mama yapmayı öğrendikten sonra yedirmeyi de başarıp , yattığında uykuya dalma aracı olarak da kullanılabilir.