Hayatım Roman
Hayatımı,yaşadıklarımı,karşılaştığım güçlükleri,sevinç ve üzüntülerimi kaleme almayı,istedim.
"Yazmak, bir nevi deli gömleği giymektir, ama en azından desenini kendin seçersin." - Terry Pratchett"
"Yazmak, bir nevi deli gömleği giymektir, ama en azından desenini kendin seçersin." - Terry Pratchett"
Hayatımı,yaşadıklarımı,karşılaştığım güçlükleri,sevinç ve üzüntülerimi kaleme almayı,istedim.
Maia ille de oyun oynamak istemişti ve saygı konusunda kalakalmıştım.
İzninizle biraz daha bu konuya değinmek istiyorum.
Kişiliklere gösterilen saygı eksikliğinin kişilerde oluşturduğu hayal kırıklıklarından söz etmek istiyorum biraz da…
Herkes kaçmak ister bir gün hayattan, varolduğu dünyadan ve çevreden.
Başka bir bedende soluklanmanın nasıl olacağını bilmek ister her bilinç.
Arasıra, canımız istediğinde başkasının bedenine girip onun kimliğinde takılmak bir süreliğine.. Ne hoş olurdu değil mi?
Hayatımı,,karşılaştığım güçlükleri,anılarımı,kısa bölümlerle kaleme aldım.İlerde bir araya getirebilrsem hayatımı romanlaştırmayı düşünüyorum.
Tam 98 de, sabahın 05:00 in de gittin sevdiğimiz evimizden, odan dan...
Oysa…
Önceki günlerin erken saatlerinde penceremden seyrettiklerimi tekrarlıyor yine bu sabah, eylül sokak.Seyredilmiş aşk filmlerinden çıkmış tabancalı adamlar yine…
Adım ……….! Boş verin canım. Şart mı bir adımın olması? Ama ille de bir isim vermek isterseniz bana, “deli” diyebilirsiniz.
Evet… Nerede kalmıştık?
“Arkası yarın”a benzedi bu yazı, hatırlayan kaç kişi kaldıysak? Zaman sular gibi akıp gidiyormuş gerçekten, vallaha bunlardan söz edeceğimi hiç zannetmezdim!
Evliliklerde de böyle oluyor…Hiç benzemeyiz sanıyoruz, hani şu restoranlarda gördüğümüz doğru dürüst iki laf etmeden oturan, etiketi üstünde eski evlilere,
Sevmedim aslında hiçbir kadını. Öyle ya, aşk hiç bitmez ki. Birini gerçekten sevdin mi, bir daha geri dönüşü yoktur bu yolun.
Emeğin kutsandığı 1 mayısta, insanlığın serüvenine aykırı bir bakış.
Yazmak işe ticari bir boyut kazandırmadığınızda daha zevkli olur.Ben yazmayı insan ruhunun yıkanması arınması olarak düşünürüm hep,sadece kirden değil beyinde biriken güzel duyguların olmasını arzu ettğiniz herşeyin kağıda dökülmeside bir nevi arınmadır.Saatli dakikalı birşey değil,göze görünen gönle düşendir ayrıca yazmak...Belki içinden geçenleri tam manası ile kağıda dökemezsin fakat
An’lardan anılara kuyruklu bir yıldızınız olsun yaşamınız boyunca...
Yaşamın dengesiz okları vurdu
yalnızlığın zirvesinde…
Bir “ah” yükselir içimde
yankılanarak dağlarımda..
Duman olur, sis olur,