Had ve Şükretmek
Uyumayi Beklerken Çoğu Beden Yorgunlukla,vi̇cdanimiz Uyanmalara Sebep Olmuşmudur Ni̇cemi̇zi̇n,ardindan Bi̇r Yastik Alip Nefesi̇ni̇ Kesmeye Çalişmişizmidir Nefsi̇n.
Uyumayi Beklerken Çoğu Beden Yorgunlukla,vi̇cdanimiz Uyanmalara Sebep Olmuşmudur Ni̇cemi̇zi̇n,ardindan Bi̇r Yastik Alip Nefesi̇ni̇ Kesmeye Çalişmişizmidir Nefsi̇n.
Oğlumu kucağıma aldığım an , babamın beni kucağına aldığı anı anladım . Sahiplik ve sahipliliğin ne demek olduğunu kelimeler ile tariften , yürek ile tarife taşıdım .
"O"öper buz gibi dukalarıyla, kalakalırsınız, içiniz donar, keşkeler ve akamayan gözyaşlarınız içinde boğulursunuz.... Ve bilirsiniz ki "O" aslında, varlığına gösterilen tokatsız, azarsız saygıyı öpmüştür...
Ne Hayatinin Geri̇si̇nde Kalip Seni̇ Si̇lmesi̇ni̇ Bekle,ne De Önüne Geçi̇p Ezmesi̇ni̇.
Herkes mutlu,herkes gülüyor olacak işte o zaman herkes tekrar ilkbaharın geldiğini anlayacak
İlk kan ve anne.
İnsan aşk ile doğardı. Şiirler gibi. Aşk ve acının birleşiminden doğan insanın alnına ilk annesinin kanı değerdi.
Bu geceyi karanlık bırakın!Güneş doğana kadar büyümek denen süreçte kıvranmak,kötüyü ve iyiyi tanımak ve güçlü olmak istiyorum.Kahraman beklemekten bıktım,kahraman olmak istiyorum.
Eğer;ben değil biz diyen,çıkarı değil faydayı düşünen,sadece ülkeyi değil tüm dünyayı düşünen,şimdiyi değil yarını düşünen beyinleri desteklersek insanların değer ölçümlerindeki standartları da yükseltebiliriz.Böylece de az değerli çok insanlar yerine çok değerli az insanların olduğu dünyaya kavuşuruz.Zaten o çok değerli az insanlar değiller miyidi geleceğe mutlu ve umutlu bakmamızı
Umutta, sabırda öyle kolay kolay kaybedilmeyecek bir sırdır aslında her birimizin hayatında.Bu iki kelimeyi unutmadıkça ve kaybetmedikçe hayat her zaman bize gülümseyecektir...
Kitap en büyük arkadaş ve bilgi kaynağı olup kişiye olaylara ve yaşama değişik açılardan bakmayı öğretir.
hayat,çaresizlikler ardına saklanmış farkedilmeyi bekleyen her ne olursa olsun ümidin yitirilmediği bir kavram.....ancak yaşayarak öğrenebilirsin...
Yeni bir şey değil bu.Asırlardır içimde yer eden bir yaranın biraz Picasso biraz Goethe, biraz Mozart ve biraz da Sezar tarzı kan akışı bu.Sanki içimde bir şehir var ve caddelerinde fahişeler günü kurtarmanın telaşıyla gururlarını ayak altında ezdirmekte.
Belki hep o çocukluk masallarını aradık gerçek hayatın zorlukları içinde. Hep bir arayış içinde olduğumuz için miydi bu vazgeçişlerimiz?
"Herşeyin etrafında dönmek için, herşey olmak için tüm kaleler yıkılır... Ve unutulur, ne yazık, unutulur: koskocaman okyanusun içinde minicik bir hücreden ibaret olmanın gerçeği... Elde olanların hiçbir hükmünün olmadığı unutulur... "
Herkesin hikayesi kendi kalbinde gizlenmiştir ancak. Deşsen de ulaşamazsın, çıkarıp ortaya sayfa sayfa okuyamazsın