M.NÝHAT MALKOÇ

     Yeþilin koynunda güzellik uykusunu uyuyan Trabzon, ülkemizin en þirin þehirlerinden biridir. Yeþille mavinin koyun koyuna olduðu bu mümbit topraklar maddî ve manevî binlerce zenginliði içinde saklamaktadýr. Dünden bugüne, bugünden yarýna taþýnan bu zengin birikim hepimizin ortak deðeridir. Bunu geleceðe taþýmakta þair ve yazarlara önemli görevler düþmektedir. Onlar ne kadar yazarsa yazsýn, bu emsalsiz güzellikler kâðýda dökmekle bitmez. Fakat ne kadarýný yarýnlara taþýyabilirsek kârdýr. Heyamola Yayýnlarý bunu gerçekleþtirmek için kollarý sývadý bile. 22 yazarýn kaleminden 22 Trabzon kitabý vitrinlerdeki yerini aldý.

     Bilindiði gibi Heyamola Yayýnlarý “Trabzon’dur Yolumuz” adý altýnda bu þehrin mahallelerini, semtlerini ve belli baþlý yerlerini anlatan 22 yazarýn kaleminden, 22 kitabý okurlarýna sundu. Þairler ve yazarlar duygusal baðlarýnýn olduðu mahalleleri kaleme aldýlar. Durup dururken Trabzon’la ilgili özgün bir okur kitaplýðý oluþtu. Trabzon’u 22 güzel kalemden þiir tadýnda okuma imkâný doðdu. Bu anlamlý projeye katkýsý olanlara teþekkürler…

Heyamola Yayýnlarý “Trabzon’dur Yolumuz” yazma projesinde Trabzonlu usta öykücü, þair ve radyo programcýsý Serkan Türk’e de yer verdi. “Güneþli Bayýr”, Serkan Türk’ün Erdoðdu’yu anlattýðý eserinin adý… Usta kalem Serkan Bey daha önce “Rüzgârlý Camlar”, “Uzak Yaz”, “Her Þeyin Güzel Olma Nedenleri” adlý kitaplara imza atmýþtý.

     Þair Serkan Türk’ün kaleme aldýðý Güneþli Bayýr’ý büyük bir zevkle, bir oturuþta okudum. 110 sayfadan meydana gelen “Güneþli Bayýr” adlý eser Erdoðdu’dan daha çok, Serkan Türk’ü ve onun Erdoðdu izlenimlerini uzun uzadýya anlatýyor. Türk, Erdoðdu’nun özellikle son on yýl içerisindeki deðiþimine ve dönüþümüne bir yazar gözüyle tanýklýk ediyor. Söz konusu kitap “Sunuþ, Güneþli Bayýr, Yaþama Telaþý, Bir Semtten Ýlk Kez Bakmak, Babamýn Sesi, Gülibriþim Aðacý, Gece Yürüyüþü, Eski Zamanda Merdivenli Bir Ev, Bugün Yeni Bir Aný Edindik Kendimize, Lakaplar ve Buzlu Dere Sokaðýnýn Sakinleri, Benim Odam ve Kalabalýk Düðünler, Güvercinler ve Atmacalar, Pazar Yerlerinin Bereketi, Kahvehaneler, Erdoðduspor Kulübü, Kokulu Silgim Gazoz Kapaklarý ve Diðerleri, Çocukluðumun Oyunlarý, Erdoðdu Sözlüðü, Bir Alfabe Yaratmak, Son Söz” bölümlerinden oluþuyor.

     Bu þehri konu alan ve 22 kitaptan oluþan “Trabzon’dur Yolumuz” serisinin her kitabýnýn baþýnda, kitaplarýn basýmýna maddî ve manevî katkýlarý olan eski Devlet Bakaný Faruk Özak’ýn dört sayfalýk “Sunuþ” yazýsýna yer veriliyor. Bu yazýnýn bütün kitaplarda tekrarlanmasýný gereksiz buluyorum. Serinin ilk kitabýnda yer almasý bence yeterliydi.

     Serkan Türk bundan evvel yazmýþ olduðu þiir ve öykü kitaplarýyla yazarlýkta ve þairlikte rüþtünü ispatlamýþ bir isim olarak tanýnýyor. Buna ilave olarak uzun zamandan beri zor þartlarda da olsa “Ada” adlý kültür, sanat ve edebiyat dergisini çýkarmaya çalýþýyor.

     Türk’ün “Güneþli Bayýr” adlý kitabýný belli bir kategoriye koymak gerekirse, aný aðýrlýklý bir eser olduðu söylenebilir. Fakat öykü türüne uyan kýsýmlarý da az deðil. Lakin buna kuru bir tanýtým kitabý diyemezsiniz. Zira bu kitapta Erdoðdu’yla ilgili ansiklopedik bilgiler birkaç sayfadan öteye gitmiyor. Zaten malumat aðýrlýklý bir kitap olsaydý bu kadar beðenilmezdi. Serkan Bey, kitabýný acý tatlý anýlarla yoðurarak, eserine þiirsel bir hava katýyor.

     Kitabýn yazarý olan Serkan Türk, ömrünün ancak üçte birini geçirmiþ Erdoðdu’da... Bu durum, aslýnda yazarýn Erdoðdu’nun dününü, bugününü ve yarýnýný kuþatýcý bir bakýþ açýsýyla anlatmasýna kýsmen de olsa engel teþkil ediyor. Serkan Türk, ömrünün çoðunu bu mahallede geçiren bir kalem olsaydý geçmiþe dair ayrýntýlarýn yansýtýlmasýnda daha baþarýlý olabilirdi.

     Öykü, þiir ve yazýlarýyla tanýdýðýmýz Serkan Türk, Türkçeyi baþarýyla kullanan bir yazar olarak biliniyor. Bu özelliðini “Güneþli Bayýr” da da görmekteyiz. Zira bu kitapta kusurlu cümleye pek rastlayamýyorsunuz. Çok temiz bir dil ve þiirsel bir üslup dikkatleri çekiyor. “Güneþli Bayýr” birçok yönüyle uzun bir otobiyografik hikâyeyi andýrýyor. Hikâye tadýnda bir metin olarak okuyucuyu sürüklüyor; Erdoðdu’ya gizemli bir ayna tutuyor.