Çüşşşşşş.........
evine zorla giren iki canavar, kadını döverek parasını çıkarmasını istemişler. Kadın ben yalnız yaşayan fakir bir kadınım. Ben de para olur mu? dese de gözü dönmüş vicdansızlar dayak atmaya devam etmişler. Dayakla amaçlarına ulaşamayan canavarlar, savunmasız kadının parmağındaki yüzüğünü ve kulaklarındaki küpeleri aldıktan sonra ellerini bağlayıp kaçmışlar. Gözü dönmüş bu canavarlara insan demek olası mı? İki köpek kıyasıya kavga ettiklerinde, üstünlüğünü kabul ettiği rakibine karşı sırt üstü yatar, bacaklarını açıp cinsel organını gösterir. Bunun anlamı amacın beni öldürmekse öldür demektir. Zira köpeğin en nazik en ölümcül yeri orasıdır. Güçlü köpek bu şekilde davranan rakibine kesinlikle hiçbir şey yapmaz ve rakibinin kaçıp gitmesine fırsat verir. Verdiğim örnekten anlaşılacağı gibi, hayvan hayvanlığıyla yenilgiyi kabul eden, savunmaktan vaz geçen rakibine zarar vermez. Bu saldırganlar yirmi beş yaşlarındaymışlar. Bunlara insan denilebilir mi?
Irak’ta çalışan Çinli bir kadın ülkesindeki sars salgını nedeniyle tatilini Türkiye’de geçirmeye karar verir ve ülkemize gelir. Kadın ülkesindeki sars hastalığından kaçarken ülkemizin baş belası kapkaççı belasına çatar. Omuzundaki çantayı kapan arabalı kapkaççı yasa tanımazlar, kadının sürüklenmesine aldırmayarak kaçarlar. Çantanın sapı kopunca kadın düşer ve başını kaldırıma çarpar. Orada bulunanlar tarafından özel bir hastaneye kaldırılır. Her gün bu tür haberleri televizyonlarda izlemekten, gazetelerde okumaktan gına geldik. Bu saldırganlıklar ne zaman önlenecek? İnsanlar sokağa çıkamadıklarında desem olmaz. Zira bu yasa tanımazlar evlerimizde de bizleri bulacaklar. Bu durum karşısında devletin devlet olma görevini yapamadığı gerekçesiyle savunma amaçlı silahlanmamız mı gerekecek? Bu saldırganlara ne zaman çüşşşş denilecek? Ceza evleri doldu diye üçte iki ceza indirimleri yetmezmiş gibi sık sık af çıkaran hükümetler, cezaların caydırıcı olmaktan çıktığını ne zaman anlayacaklar. Ne zaman cezaların caydırıcı olması için gerekeni yapacaklar? Yoksa gücü gücüne yeten bir süreç mi başlatılmak isteniyor? Güçlünün değil, devletin egemen olması gerekmez mi?
Yeni bir af yasası gündeme damgasını vuracak gibi. Bu affın gerekçelerini tahmin etmek için fazla akıllı olmaya gerek yok. Bu af laiklik karşıtları için çıkarılacak. Geçmişte seçim öncesi yapılan anketlerde DSP ye tek başına iktidar görünüyordu. Tam o sırada DSP nin iktidara ilerleyen arabasının tekerleğine biri çomak soktu. Çomağı sokansa DSP nin leydisi, ikinci adamı Sayın Rahşan Ecevit idi. İktidar olursak genel af çıkaracağız demesiyle DSP çok büyük oranda oy kaybetti. O seçimde oylarımızı DSP ye vermeye niyetliydik. Af sözünü duyduğumuz anda, oylarımızı CHP ye vermeye karar verdik. DSP ye oylarımızı o günlerde CHP yönetimine karşı duyduğumuz tepki nedeniyle verecektik. DSP CHP lilerin tepki oylarını alarak meclise giren partilerin en büyüğü olmuştu. CHP ise o tepki oyları yüzünden meclis dışında kalmıştı. DSP af yasasına karşı olanlar nedeniyle tek başına iktidar olamamıştı.
Çıkarılması düşünülen af yasasına AKP den karşı çıkacak olan millet vekilleri belki de partileriyle bağlarını koparacaklar ve eski liderleri Sayın Erbakan’ın Saadet partisine katılacaklardır.
Yeni bir af yasasıyla milletin karşısına çıkacak olan iktidar, çıkardığı affın altında kalıp ezilmekten kurtulamayacaktır. İnsanlarımız yeni bir af beklentisi içinde değiller. Aksine hükümetten daha caydırıcı cezalarla suç işleyenlere karşı mücadele edilmesini beklemektedirler.
Özcan Nevres