..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Sevmek bir başkasının yaşamını yaşamaktır. -Balzac
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Sevgi ve Aşk > İsmail Sarıgene




18 Mayıs 2008
Düştük / Kırıldık / Dağıldık  
İsmail Sarıgene
Düştük / Kırıldık / Dağıldık / Oysa biz hep bir’dik.. Şimdilerde evden işe giderken tertemiz bir yalnızlığını giyiniyorum üzerime. İki oda bir salona sığdırdığım bir umut gökyüzünün altında nüfussuzluğuma isyan ediyorum. Kirpiklerimden birikmiş bulutlara sırlarımı verdikçe eriyor içimdekiler. Yavaş yavaş bükülüyorum cocukluğuma. Yeni bir umut yolculuğuna hazır olmayan bu yüreğe yine kefen örmekte ellerim. Oysa ben sadece susmayı bilirim. Yapabildiğim en iyi şeyin gitmek olduğunun farkında olsam da kendi içimden kovulmak öyle ağır ki..Kanatlarım kırık / düşlerim ise düştü kollarımdan.


:CICF:
--------------------------------------------------------------------------------

Önce düştüm dudaklardan / el oldum tanıdık bildiğim duraklarda

Dilsizim ve bi o kadar adressiz. Gidiyorum karanlığın izdüşümüne saf tutarak. Hesabım bitti / şimdi infazımı beklemekteyim. Dudaklarımı ısırarak isyan ettiğim yetimliğime bir de öksüzlüğüm eklendi. Artık ayaklarım beni aynı yere götürmüyor. Sığındığım yerlerden tek tek kovulan ben, şimdi el oldum tanıdık bildiğim yerlerde. Gözlerimin nemi kurumadan yüreğimin adreslerine denk geliyor bulutlar. Soyadımı taşıyan cümlelerden kovulan yüzümü bulamıyorum eski yerinde. Ya ben uzaklardayım ya da biz “ biz “ olmaktan imtina etmekteyiz galiba. Susuyorum bilmediklerime susarak. Boyun büküyorum benden bihaber parçalara ağlamaklı gözyaşlarımı deste yaparak. Elimde dört kişilik bir fotoğraf ve düşündüklerim. En büyük parça babamdı; bizi ayakta tutan bizi biz yapan.. En büyük parçamızı, canımız kaybettik sonra da gayri ictimalarımız hep bir eksikti. Babamız olmadan sanki o varmışcasına yaşayacak, savaşacaktık..Ama olmadı..Bölündük ilk önce sonra da düştük..Eksildik birer birer. Tesbih tanelerine mi özendik yoksa..Biz bir hayattık dört parçaya ayrılmış..Şimdi el olduk birbirimize..Oysa biz hep bir’dik..Şimdi her birimiz ayrı saflara düştük. Bir kere düşmüşken içimizdeki canlar kırılmaz mı ?

Kırıkları toplamaya çalıştım / daha çok kırıldık kendi içimizde..

Ben bu savaşı kaybetmeyecektim. Düştük diye dağılmayacaktık. Kırıklarımızı sarıp yeniden ayağa kalkacaktık. Bensiz kurulan sofralara ses çıkarmadım. Bana biçilmiş tüm sıfatlara razı oldum. Susmam istendi sustum, konuş denildi bana verilen tüm sufleleri söyledim dilimi ısırarak. Bile bile gelen fırtınaya rağmen kırıklarımıza kendimi bastım. her şeyimi benden olmayanlara ayırdım kendimi / isteklerimi öteledim. Acaba sorunlar benden mi kaynaklanıyor diye eksik tuttum içimdekileri. Bilmediğim yüzlere selam vermeye başladım ilk önce. Yaralarımıza merhem diye kendimi basacakken, gölgesini bile hatırlamadığım yerlerden topladım parçalarımızı. Akşam üstleri yalnızlığa alıştım önce. Ve bir gece bensiz toplanan umutların yabancı gözlerde yeşerdiğini gördüm bir sokak bankında. Bir yanda canımın canı, bir yanda canımın diğer yarısı ve de yabancısı olduğum gözler..Bir ben eksiktim..Gözyaşıma tuz bastım o an..Tutuldum / uzadım eksikliğime..Ben kırıklarıma bir umut ararken, kırıklarım kırıklarına çoktan yamayı vurmuş..Meğer bir ben fazlaymış cümlelere..Ayıklandım biz’den / kırıklarımdan düştüm az önce..Dağılmayı bekliyorum aynalara gözlerimin nemi miras bırakarak…

Düştük / Kırıldık / Dağıldık / Oysa biz hep bir’dik..

Şimdilerde evden işe giderken tertemiz bir yalnızlığını giyiniyorum üzerime. İki oda bir salona sığdırdığım bir umut gökyüzünün altında nüfussuzluğuma isyan ediyorum. Kirpiklerimden birikmiş bulutlara sırlarımı verdikçe eriyor içimdekiler. Yavaş yavaş bükülüyorum cocukluğuma. Yeni bir umut yolculuğuna hazır olmayan bu yüreğe yine kefen örmekte ellerim. Oysa ben sadece susmayı bilirim. Yapabildiğim en iyi şeyin gitmek olduğunun farkında olsam da kendi içimden kovulmak öyle ağır ki..Kanatlarım kırık / düşlerim ise düştü kollarımdan.

Sevinebilirsin artık hüzün…

Zafer senindir. Önce bizi bana düşürdün sonra da kırdın bizi..Merak etme yakında da dağılırız biz. Sen kalbini ferah tut..Dudak payımda bir hayat vardı..Al o da sana feda olsun...Bana dair ne varsa ele geçir. Kazandıklarımdan da feragat ediyorum..Düştüğümü kabul ediyor, kırıklarımı sana bırakıyor ve dağınıklığımı ilan ediyorum. Ama tek bir şartım var..

Yüreğimdeki gül’e sakın dokunma…
Gözlerimdeki yeşeren Elif’i dalından koparma..
Dudak kenarımdaki umuduma hüzün bulaştırma…
Ne olur sevdama yalnızlığı yakıştırma..

Ey her nefesi ölüm kokan hüzün ;

Beni sevdamdan ayırma….

Çünkü düştüğümde sadece “ o “ ellerimden tuttu..

Kırıklarıma sadece “ o “ dokundu…

Dağınıklığımda bana sadece “ o “ umut oldu…

Ey hayat…

Bana ölümleri müjdele ama
Sakın sevdama / Elif/ime / umuduma dokunma….
Dokunma diyorum…
Dokunma…

26.04.2008 22.10

İsmail Sarıgene



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın sevgi ve aşk kümesinde bulunan diğer yazıları...
Bedelini "" Yüreğimle "" Ödediğim En Masum Günahındım
Gözümü Kapadım / Yakala Beni Ey Aşk!
Özlediğim Kadar Sensin / Sevdiğim Kadar Bensin
Ayyuka Çıkmışken Kekemeliğim / Bir Bıçak Yürür Sol Yanıma
Gözlerinin Kıyılarında Büyümek Öylece
Her Gülüşün Dua Olur Yalnızlığıma
Bir Dua Asılı Kaldı Dudaklarımın İki Yakasında
Sen Geldin / Bildiğim Herşeyi Unuttum
Ben Sana Mecburum Sen İmkansızlığa!
Nüshası Yok Hiçliğimin* / Aslım Sadece Sana Ait

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Demlenmiş Yalnızlığını Yudumluyorum
Kendime Virgülsüz Sitemler
Umudum Oldu Gözlerin
Hasretinle Öptüm Yokluğunu
Yokluğunun Yoksuluyum / Düşmesin Mavi Bilyelerim
Umut Ektim Karanlıklarına
Küçüğüm
İmkansızlığınıza Şerh Düşüyorum
Gidiyorum
Yağmurları Giyindik Üzerimize

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Yokluğunu Öptüm [Şiir]
Hasretinle Yaşıyorum [Şiir]
Kıyamam Sana [Şiir]
Severken Unutmayı Öğrenemedim [Şiir]
İmkansızlığını Sevdim [Şiir]
Nerden Bileceksin ki [Şiir]
Güllerim Yansın Avuçlarında [Şiir]
Gözlerine Sakladım Cenneti [Şiir]
Hiç Yağmur Üşür Mü Anne? [Şiir]
Unutmak Ölmekti [Şiir]


İsmail Sarıgene kimdir?

Bir anahtar deliğinin ardına gizlenmiş Cenneti, gözlerinin ovalarına seren kelimelerimi arayacaksın yorgun kağıtların suskun nefeslerinde. Bulutsuz düşlerin , yıldızsız gecelerin ardında takılıp rüzgarları avuçlarında çıplak denizleri senin gözlerin için yaktığım satırlarımı özleyeceksin. En çok yüreğine dokunduğum " yüreğimi " özleyeceksin. Yüreğini yıldızlara yaslayıp özlemi demleyeceksin gecenin karanlık çaydanlıklarında. . Hasretim büyüyecek damarlarında, duvarlar dilini yutmuşcasına suskunluğun maskesini giyinecek. Beni arayacaksın bensiz cümlelerin sen kokan satırlarında. Bir sigara daha yakacaksın dumanını dağların yüksek yamaçlarına yolladığın. Kesmeyecek bir daha. Küllüklerde öldürdügün sigara izmaritlerinle sönmeyecek hasretim. . Seni şimdiden özlediğim gibi sende " beni " özleyeceksin. . Her dokunuşumda saçlarına gelincikleri seren ellerimin kücüklügünü arayacaksın avuç içlerinde. Temmuz gecesi sebebsizce üştüğünde titreyen tenine gözlerimi sermemi dileyeceksin. Hasreti kanatıp özleyeceksin. . Belki de en çok parmak uçlarının üşümüşlüğüne gözyaşlarımı ateşlere rehin verdiğim gözbebeklerimi özleyeceksin.

Etkilendiği Yazarlar:
Acılarımın arasında kalmış yetim düşlerim beni anlatmaya yetiyor


yazardan son gelenler

bu yazının yer aldığı
kütüphaneler


yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © İsmail Sarıgene, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.