"Ne elbiseler gördüm, içinde adam yok, ne adamlar gördüm sırtında elbise yok." -Mevlana |
|
||||||||||
|
Bu gün 28 Şubat… 28 Şubatın üzerinde tam 14 yıl geçti… Bu günkü yazımı 28 Şubatın üzerinde kuracaktım ki, Türk siyasetin çınarlarından Prof. Dr. Necmettin Erbakan’ın vefatı girdi araya… Gerçi Erbakan, 28 Şubatla anılan bir liderdir… Zira bu günkü gazeteler; “Necmettin Erbakan, 28 Şubat 1997 tarihindeki MGK toplantısının ardından yaşanan süreçte Başbakanlığı bırakmak zorunda kalmıştı. Erbakan 28 Şubat’ın 14. yıldönümüne 1 gün kala hayatını kaybetti.” şeklinde haber geçmiş… Hatırlayacaksınız; Prof. Dr. Necmettin Erbakan Başbakanlığı’nda kurulan RP-DYP koalisyonu sırasında yaşanan birçok olay 28 Şubat’ın nedeni olarak gösterilmişti. Ancak ben bu günkü yazımda 28 Şubat’tan çok 28 Şubat Başkanından bahsedeceğim.. Evvela; Allah’tan rahmet diliyorum. 28 Şubat’tın bir mağdur olmama rağmen merhum Erbakan’dan tüm haklarımı helal ediyorum… Mekânı Cennet olsun… Ancak bazı insanların zamanında ölmesi daha hayırlı olur, diye düşünüyorum. Bana göre Prof. Dr. Necmettin Erbakan zamanında ölmedi… “Erbakan 28 Şubat’ın 14. yıldönümüne 1 gün kala hayatını kaybetti.” diyor bazı gazeteler… Bence “1 gün kala” değil, tam o gün ölmeliydi… 28 Şubat 2011’de değil, 28 Şubat 1997 tarihinde ölmeliydi Erbakan… 28 Şubat 1997 tarihinde ölmeliydi ki karizmasını çizmemiş olsundu. 28 Şubat 1997’de ölmeliydi ki 28 Şubat 1997 MGK toplantısının ardından yaşananların ortağı gibi anılmasındı… 28 Şubat 1997’de ölmeliydi ki, bu gün daha çok dualarla ve daha az bir günahlarla rahmeti rahmana gitsindi… Elbette ki Prof. Dr. Necmettin Erbakan’ın bu memleketi üzerinde hakkı var. Elbette ki Prof. Dr. Necmettin Erbakan’ın şimdiki iktidarın üzerinde hakkı var. Elbette ki Prof. Dr. Necmettin Erbakan’ın gelinen bu sürecin üzerinde hakkı var. Lakin Erbakan 28 Şubat’tan sonra ne diye yaşadı ki? Elbette ki; az-çok yaşamak insanın elinde değildir, ancak ben Erbakan’ın 28 Şubat’tan sonra siyaseten yaşamasından bahsediyorum… Lakin o ne yaptı? 28 Şubat’tan sonra günah hanesine artı üstüne artı bırakarak en son günah artısını da Çiller’e yeniden ittifak (Erbakan’ın vefatından sonra Çiller’in açıklamasında öğrendik) mesajını yapmakla yaptı… Hâsılı kelam Erbakan zamansız öldü… Keşke zamanında ölseydi. Her şeye rağmen, tekrar rahmet diliyorum…
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Şevket Başıbüyük, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |