Deneme > Yaşam
Krizantem, Üç Oda, Gökyüzü Vesaire
Cam kırıklarıyla doluydu her yer... Tiz bir çığlık ile cam kırılma sesi, müthiş bir ikili sayılabilirlerdi yerine göre. Kaygı dolu bir çift göz, olan bitene kılıf uydurmaya çalışıyordu. Şok kısa sürmeliydi. Öyle de oldu.
Çıplak ayağını tüylü paspasa değdirmeden, temizlik teçhizatlarının olduğu dolabı açtı ve faraş
Hayat çok kısa...
Şu an hayattayız belki ama yarın, haftaya, önümüzdeki yıl bu dünyada olup olmayacağımızı asla bilemeyiz. İşte bu nedenle, hayata hep yi tarafından bakmalı,
Güneşin Çocukları
Ne bulutlar, ne de kuytular engelleyemiyor, “gün başlıyor” diyerek doğudan yükselip, aydınlatmasını.
Yıldızlar
Daha önce hiç, parmaklarınızla görmeyi, ellerinizle konuşmayı, bacaklarınız olmadan kırlarda koşmayı ve tüm bunlar olmadan özgür olabilme ihtimalini düşünebildik mi?
Bugün Ben...
Bugün doğdum dünyaya açtım o masmavi gözlerimi, nereden bilebilirdim bugün elaya çalacağını... Saçlarım altın sarısıyken şimdi kahverengiye çalan bir kumruyu andırıyor.
Bir Trene Benzer Yaşam
Her tren ilk gardan başlar yolculuğuna ve son durakta durup bir sonraki yolculuğuna başlar.
Beni Kandıran Çocuklar
Bu çocuklar işte baba... Beni bunlar kandırdı. Önce 'gel kağıt helva yiyelim, sonra da çift kale maç yaparız' dediler. Gittim. İçimden öyle geldi gittim
Lokumum Kedom
Minicik geldi bu tam benim kedim dedim hiç belli olmadı somn üç günde sağlıklı bir biçimde vefat etti
küveze koydular vucut ısısı ve bütün dengeleri bir bölümü ya çok yüksek ya çok düşük veteriner kudret bey saat akaşm yedide çağardı sarmışlar bir pakete gittim gömdüm kalamış
Seni Hep Çok Çok Seveceğim...
Su kadar sevdim ellerini… Bahar kokusu sinen ellerini… Tuz tadan ellerini…
Ezberimdeki bütün cümleler, adının kapladığı yere kendini bırakacak kadar çok sevdim seni.
Sen, ılık bahar rüzgârı… Sıcak yaz kokusu… Sen deniz… Sen martı… Martı… ?
Sonunda Bulduk...
Olay Olay.. İnsanoğlu bir ilke daha imza attı...
İşte insanın son buluşu... KENDİSİ...
Anlamsız Düşünceler, Cevapsız Sorular!
Gecenin bi yarısı aklıma geldiği için yazıyorum.. İçimdeki şair çocuk serbestsin !
Yüreğim Ellerimde
Yazmak işe ticari bir boyut kazandırmadığınızda daha zevkli olur.Ben yazmayı insan ruhunun yıkanması arınması olarak düşünürüm hep,sadece kirden değil beyinde biriken güzel duyguların olmasını arzu ettğiniz herşeyin kağıda dökülmeside bir nevi arınmadır.Saatli dakikalı birşey değil,göze görünen gönle düşendir ayrıca yazmak...Belki içinden geçenleri tam manası ile kağıda dökemezsin fakat
İznik Gölünün Kenarında Yaşamak
Zeytincilik yaygınlaşmadan önce buralar bağcıydı. Şimdi zeytin ormanı misali, boş bir kara parçası kalmamacasına zeytin ağaçlarıyla kaplı. Adını taşıyan asmalardan bir zamanlar altın sarısı üzümler sallanırdı. Bağ bozumu küfelerle tozlu arazi yollarında taşınırdı. E kolay mı? Az mı beklendi? Bağlarda çardaklar kuruldu, tilkiler çakallar kovuldu. Eskiler anlatır, o
Kümeler
Son Eklenenler
-
01
-
02
-
03
-
04
-
05
-
06
-
07
-
08
-
09
-
10
-
11
-
12
-
13
-
14
-
15
-
16
-
17
-
18
-
19
-
20