Barýþý bulacaðýz. Melekleri duyacaðýz, göðün elmaslarla parladýðýný göreceðiz. -Çehov |
|
||||||||||
|
Ýkinci gün matematik sýnavýndaydýk.”Baþlayabilirsiniz!..”diyen yumuþak , tatlý, ama yüreðimize saygý pompalayan bir sesle beraber kapandýk kaðýtlar üzerine. Daha ilk sorumu okumuþ, çözümüne henüz geçmiþtim ki, yanýmdaki sandalyeye gelip oturdu, bize soru kaðýtlarýný daðýtan öðretmen. Dönüp baktým, O da bana baktý; gülümsedi. Ben de gülümseyerek karþýlýk verdim. Bayandý, oldukça iri yapýlýydý. Sarýya çalan saçlarý omuzlarýna düþüyordu dalgalanarak. Açýk tenliydi, yeþil gözleri vardý. Gri bir etek üstüne siyah bir gömlek giymiþti. Tam bir Atatürk Türkiyesi’ nin öðretmeniydi..Öðretmenlik yaptýðým yýllar boyunca onun gibi giyinmeye, onun gibi oturup kalkmaya hep dikkat ettim. Köy ilkokullarýnda çalýþtýðým yirmi dört yýl içinde bile bir kerecik olsun baþýmý örtmedim, þalvar giymedim. Öðretmeni inceleme ve gülme iþim bitince tekrar döndüm iþlemlerime. Öylesine çabuk okuyup, çabuk yargýya vararak çözüyordum ki problemleri; beþ problem beþ dakika sürmedi sanýrým. Ýþte bitmiþti!Yanýmda oturan öðretmen dikkatle beni izledi durdu. Onun bakýþlarýyla yarýþmýþtým adeta.Tam kaðýdýmý ona doðru uzattým ki; kolunu omzuma atýp kulaðýma eðildi.”Adýn ne senin?” dedi.”Tayyibe “dedim usulca. Daha sonra öðretmenimin adýný, hangi ilkokuldan mezun olduðumu sordu bana.”Aferin sana!” deyip kaðýdýmý aldý. Tabii dýþarý çýkabileceðimi de.. Sevinçle fýrladým dýþarýya. En büyük ablamýn eþi bekliyordu beni okulun kapýsýnda, diðer velilerle beraber. Bu kadar erken çýktýðýmý gören eniþtem kýzgýnlýkla: ”Neden hemen çýktýn, yapmadýn mý yoksa?” dedi. ”Hayýr hepsini yaptým eniþte, hem de oradaki öðretmen bana aferin dedi” dedim. Eniþtem pek inanmýþa benzemiyordu bana ama hepsi doðruydu iþte. Hayatýmýn en çabuk biten, en baþarýlý sýnavýydý bu. Sorulan sorulardan birini hala hatýrlýyorum desem inanmayacaksýnýz. Aynen þöyleydi: Eni 7, boyu 9, yüksekliði 3 metre olan ahýra 9 tane hayvan konuluyor. Hayvan baþýna ne kadar hava düþer? 7x9x3=189, 189:9=21 metre küp hava düþer demiþtim o zaman. Þimdi olsa dokuz, dokuzu alýp götürür istediði yere; seviþirlerdiJ)) yedi çarpý üç, bu da eder yirmi bir metre küp derdim. E yani onca yýlda izin verin de bu kadarcýk akýllandým sayayým kendimi, emi? 21 metreküp havayý düþündüðümde, o zamanýn hayvanlarý çok þanslýymýþ diye geçiririm aklýmdan. Çok oksijen aldýklarý için de pýrýl pýrýl tüyleri, parlak gözleri, semiz etleri, süt dolu memeleri oluyormuþ meðer. Bir de kocaman boynuzlarý!..Þimdi ise hacmi daralta daralta ne hale getirdik hayvancýklarý!..Balýklar sudan fýrladý, kuþlar topraða düþtü, tavuklar ise tüysüz türbesiz kaldý birbirine sürtüne sürtüne; aðdalandýlar. Sahi aðda dedim de; benim ilk aðda ile tanýþmam bu çaðlara rastlar. Ýlk denemeyi ayný sýnýfta okuduðum iki arkadaþýmla birlikte yapmýþ,baþarýsýz olmuþtuk. Hazýr aðdalar yoktu o zamanlar; olsalar bile halimizden kim anlar, kim satýn alýrdý onu bize acaba?!Yaþasýn doðal aðda!..Çam sakýzý yani!..Oramýza buramýza bulaþtýrmýþ, tenimizden kaldýrmak için ne acýlar çekmiþtik. O arkadaþlarýmdan birini görsem hatýrlatacaðým bu olayý ama ne mümkün!..Birisi Ankara, öteki Ýstanbul’un bilinmez adreslerine gelin gitti. Sanýrým bu olayý hatýrlamak kahkahalara boðardý bizi. Neyse gelelim tavuklara!..Onlara bir teþekkür borçluyum gerçekten. Bana bu olayý yeniden yaþattýklarý için. Lakin kendilerinin halini bir görseler benden beter olmuþlar inanýn!..O kadar sýkýþ tepiþ içindeler ki topraða uzanacak boþluk bulamadýklarý için hep yýldýzlara bakýyorlar. Bir yýldýzlarýmýz kalmýþtý bakýp hayal kurduðumuz...Neredeyse onlarý yiyecekler. Bereket eriþemediklerinden birbirlerini yiyorlar. Ne tatlarý var, ne de tuzlarý bu yüzden. Horozlar dersen tadý tuzu olmayan tavuklardan býkmýþ durumdalar. Yazýk ya!..Aynen insanlara benziyorlar. Kýrkýnda, ellisinde adamlar çocuklarý yaþta sevgili buluyorlar kendilerine..Çocuk yaþtakiler ise tam tersi!..Anneleri yaþtaki hanýmlarý seçiyorlar. Nasýl garip bir döngüyse bu!..Tabii bu olaya bir de tersten bakmak gerekir bence! Biraz ayýp olacak ama; yapýlan tercihlerde bayanlarýn da eðilimi yadsýnamaz bir gerçek..Þimdi diyeceksiniz ki; ”gönül bu caným!..Çiçeðe de konar,aðaca da!” Haklýsýnýz! Unutun gitsin ne dediðimi. Bir þey dememiþtim zaten..Siz bilirsiniz! J)))) (Devam edecek)
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Tayyibe Atay, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |