..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Herkes cennete gitmek ister ama kimse ölmek istemez. -Joe Louis
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Roman > 1. Bölüm > Ömer Faruk Hüsmüllü




9 Ekim 2017
Köpeğin Adı Badi - 27  
Ömer Faruk Hüsmüllü
Şarap bitti. Cafer Aga burnunu çekti, olmadı,bir kere daha çekti, gene olmadı. Ayağa kalktı pantolunun cebine elini soktu, pis bir mendil çıkardı. İçine sümkürdü, mendili cebine koyup oturdu.


:AJEB:

Akşam olunca önce markete uğruyoruz, ben dışarıda bekliyorum, Cafer Aga alış veriş yapıyor. Eve geldiğimizde bir sürprizle karşılaşıyoruz: Hırsız girmiş. Her tarafı karıştırmış. Zaten evin içinde ne var ki? Hele hırsızın işine yarayacak, çalacak hiçbir şey yok. Birkaç dakikada bitirmiştir işini. Çalacak bir şey bulamayan hırsız kızmış olacak ki öteki odadaki Cafer Aga'nın yatağının önüne işemiş.

Cafer Aga'nın dağınıklıklığı söylene söylene toplaması kısa sürdü. Hemen sofrayı hazırladı. Menü gene aynı: Ekmek, tavuk, bira ve şarap. Tavuk etini bugün öncekilerden daha fazla almış olduğu bana verdiği parçanın büyüklüğünden anlaşılıyor. Konuşmaya başladı:

-Olum Kalo, sen de konuşabilsen, içki içebilsen amma güzel olurdu ha. Dertleşirdik be Kalo. Mesela, şu işe bak! Burada en son hırsızın gireceği ev benimkiyken sen gel ortalığı darma duman et. Dostum yoksa da düşmanım da yok; kim girer benim eve ha, kim girer? Ne buldun, ne çaldın? Hiç. Hırsıza da ayıp oldu be Kalo, çalacak üç-beş kuruş bıraksaydım keşke. Ama yoktu ki neyi bırakacam.

Bir sigara yaktı, şarap bardağını kafasına dikti.

-Kalo, sen yarın benimle gelme, evi bekle. Yakala o şerreffsizi, yakala o acemi hırsızı! Yakalayınca n'apcan mı? O şerreffsizden bir teklik tuvalet parasını alıcan. Öle beleşten işemek yok! Hödük oğlu hödük, madem işedin bayılacan bir tekliği!

Şarap bitti. Cafer Aga burnunu çekti, olmadı,bir kere daha çekti, gene olmadı. Ayağa kalktı pantolunun cebine elini soktu, pis bir mendil çıkardı. İçine sümkürdü, mendili cebine koyup oturdu.

-Sıra geldi cilaya, deyip bira şişesinin kapağını açtı, kafasına dikti. Yarısı gitti şişenin. Mendille burnunu iyi silememiş olmalı ki birkaç kere de silmek için sol elini kullandı. Konuşmasına devam etti:

-Klarnetimiz olsaydı sana ne güzel parçalar çalardım be Kalo. Dinlerken mest olurdun. Buralarda şu kenefçi diye kimselerin beğenmediği Cafer'in üzerine klarnet çalabilecek bir sanatçı bulamazdın. Ama klarnetimiz yok işte. Bu Cafer'in iki tane klarneti oldu, ikisini de birkaç şarap şişesi parasına sattı. Olsun. Belki ilerde çok para kazanırız, o zaman en kral klarneti alırız.

Cafer Aga fazla konuşmayı sevmezdi, bütün gün boyunca konuştuğu kelime sayısı onu geçmezdi. Şimdi tam aksine konuştukça konuşmak istiyordu. O konuşurken biraz dalmışım. Ayağı ile hafifçe dürttü beni:

-Kalo olum, uyuma, dinle! Bu ölümlü dünyada paran olsa da olmasa da aynı yere gidecen. Senin neyin var? Hiç. Zenginin neyi var? Her şeyi. Gidilecek yer aynı. Bak sana bir de hikâye anlatayım. Ben de babam gittikten sonra “Ben de ölmeliyim” diyen rahmetli anamdan dinlemiştim:

“ Onlarca çınar, uzun yıllar bir arada yaşamışlar. Bazen birbirlerine yaslanmışlar, bazen de fısıldaşmışlar. Ve gün gelmiş, ömür bitmiş. Birer birer devrilmeye başlamış çınarlar. En sona kalan çınarı gören bir insan:

-Bari sen kal! Demiş.

-Neden kalmamı istersin? Diye sormuş çınar. Adam:

-Gölgenden faydalanıyordum, deyince çınar:

-Dostlarım, arkadaşlarım, canlarım gittikten sonra kalmak bana yakışmaz, deyip insanın şaşkın bakışları arasında devrilip gitmiş...”

(Devam edecek...)



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın 1. bölüm kümesinde bulunan diğer yazıları...
Dönemeyen Bir Dönme Dolap - 35 Son Bölüm
Memleketimin Delileri - 2
Memleketimin Delileri - 1
Dönemeyen Bir Dönme Dolap - 33
Dönemeyen Bir Dönme Dolap - 34
Köpeğin Adı Badi - 80 (Son Bölüm)
Dönemeyen Bir Dönme Dolap - 32
Demokratik Deliler Devleti - 37 (Son Bölüm)
Göçe Göçe - Köyümüz Yok Olmuş - 48 (Son Bölüm)
Dönemeyen Bir Dönme Dolap - 26

Yazarın roman ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Ücretsiz Kitap Dağıtabileceğim İstanbul’da Bir Mekan Arıyorum
Bir Edebiyatçı Gözüyle Mağaranın Kamburu - Yorum: 4
Bir Felsefeci’nin Kaleminden Mağaranın Kamburu – Yorum: 6
Mağaranın Kamburu
Bir Romanın Anatomisi: Mağaranın Kamburu
Bir Anı Defteri Buldum - Roman
Ömer Seyfettin Eserlerini Nasıl Yazardı?
Mağaranın Kamburu Romanına Yönelik Okuyucu Yorum ve Eleştirileri
Mağaranın Kamburu Romanına Yönelik Okuyucu Yorum ve Eleştirileri - 2
Mağaranın Kamburu Romanına Yönelik Okuyucu Yorum ve Eleştirileri - 3

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Siyasi Taşlama: Neşezâde - 2 [Şiir]
Siyasi Taşlama: Karamsarzâde [Şiir]
Kusurî"den Tırtıklama [Şiir]
Zam Zam Zam... [Şiir]
Tırtıklama (Kazak Abdal'dan) [Şiir]
Yoklar ve Varlar [Şiir]
İstanbul,sana Âşık Bu Kul [Şiir]
Âşık Dertli"den Tırtıklama [Şiir]
Namuslu Karaborsacı [Şiir]
Dostlarım [Şiir]


Ömer Faruk Hüsmüllü kimdir?

Uzun süre Oruç Yıldırım adını kullanarak çeşitli forumlara yazı yazdım. İddiasız iki romanım var. Çok sayıda siyasi içerikli yazıya ve biraz da denemelere sahibim. Emekli bir felsefe öğretmeniyim. Yazmaya çalışan her kişiye büyük bir saygım var. Çünkü yazılan her satır ömürden verilen bir parçadır.

Etkilendiği Yazarlar:
Az veya çok okuduğum tüm yazarlardan etkilenirim.


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Ömer Faruk Hüsmüllü, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.