..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
"...öyküyü yazan bilge, beşinci ya da altıncı göbekten kral torunu olduğumu ortaya çıkaracak şekilde belirleyebilir soyumu." -Cervantes, Don Quijote
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Öykü > Gülmece (Mizah) > Ahmet Zeytinci




7 Haziran 2021
Biz Baskete Fazilet Abla Sayesinde Merak Saldık  
Ahmet Zeytinci
Elimizde saklardık küçücük beyaz pinpon toplarını ve misketleri, Fazilet Abla geçerken çaktırmadan yanına yaklaşır, kulağında ki o küpelere basket atmaya çalışırdık... Boyu pek bir uzundu Ablamızın. Elimiz kolumuzda yetişmez, çoğu zaman basketleri uzaktan sallardık. Hiç birisi de basket olmazdı, olmadıydı da şimdiye kadar, ama biz sporcu tarafımızı tatmin etmeye çalışırdık...


:FDF:
Fazilet Abla mahallemizin gülü idi, dikensiz gülü... Biz daha o zamanlar ilkokula giden tıfıl tıfıl bebeler sınıfına giriyoruz... Fazilet abla sokaktan salına salına bir geçti mi bütün delikanlılar, yaz kış demeden, soğuk sıcak demeden pencereye çıkarlar Fazilet Abla'ya kaş göz yaparlar işmar atarlardı... Fazilet Abla hiç birine aldırış etmez yoluna devam eder giderdi...

Öyle halka halka kocaman küpeleri vardı Fazilet Ablamızın. Bir de omzuna taktığı çantanın kocaman halkası vardı... Uzaktan gördük mü hep o kulağında ki kocaman halka şeklinde ki küpelere basket atasımız gelir, spor aşkımız depreşirdi...

Elimizde saklardık küçücük beyaz pinpon toplarını ve misketleri, Fazilet Abla geçerken çaktırmadan yanına yaklaşır, kulağında ki o küpelere basket atmaya çalışırdık... Boyu pek bir uzundu Ablamızın. Elimiz kolumuzda yetişmez, çoğu zaman basketleri uzaktan sallardık. Hiç birisi de basket olmazdı, olmadıydı da şimdiye kadar, ama biz sporcu tarafımızı tatmin etmeye çalışırdık...

O zamanlar, bizim çocukluğumuzda mahallelerde seyyar basket potaları olurdu, ama bizim boyumuz ufak olduğundan o potalara basket atmamıza imkan ve ihtimal yoktu. Biz de canım Fazilet Ablamızın kulağında ki sallanıp duran, seyyar basket potalarına pinpon topları, misketler ile atış yapar yapar o kovalayınca da kaçardık...

Bazen o kocaman halka halka basket potası kılıklı küpeleri takmazdı ya da takmayı unuturdu, biz de o zaman kahrolurduk, mahallenin bebeleri olarak. ''Bu gün ki antrenman güme gitti oğlum.'' derdik hepimiz bir ağızdan... Kimi zaman kızsa da bazı günler iyi tarafına denk gelir, elimizden tutar, kendi de aşağıya doğru eğilir ''Hadi bakalım ulan keratalar sallayın bakalım basketleri küpelerime.'' derdi bize... İşte o zaman yüreğimizde ki yerini daha da sağlamlaştırırdı Fazilet Ablamız... Bir iki sene sonra mahallemizden taşınıp da gittiğinde çok üzülmüştük ben ve arkadaşlarım... Bir daha gelmezdi böyle basket potası küpeli bir abla mahallemize. Biz de büyüyüp daha büyük potalara atışlar yapacaktık mutlaka, öyle de oldu eninde sonunda... Yine de Aşağı Çelen Mahallesi çocukları olarak seni asla unutmayacağız Fazilet Abla...



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın gülmece (mizah) kümesinde bulunan diğer yazıları...
Sonra Bir Gün
Nenişti O Bizim Gözümüzde Senelerce
Gece Kuşu
Sam Amca Hayırsız Yeğenine Neden Yahu Diyemiyor
Kitaplarımı Ararken
İtinayla Kahve Falına Bakılmaz
Böyle İdam Görülmedi
Patlıcan Oturtma
Muz Kabuğu ve Merdiven
Onunla Çok Güzel Günlerimiz Geçti

Yazarın öykü ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Bir İki Gazete
Yedi Paket Birinci
Ay Em Ef Biraderler
Karınca Kararınca
Biri Baharat mı Dedi
Çay Kaşıkları
Güzel Bir İnsan Patates Kızartması ve Gazoz
Ben de Saadet Zinciri Kuruyorum
Limited Şirket Ortağı Bile Değiliz Abi Ne Stratejik Ortağı
Maaşını Soruyorum Söylemiyor

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Bir Papatyaya [Şiir]
Babam Eve Her Döndüğünde [Şiir]
O Zamanda Bir Leştiniz [Şiir]
Bağışlayın Bizi [Şiir]
İlahi Adalet Bu Mutlak Gerçekleşecek [Şiir]
Gökyüzü [Şiir]
Hiç Tanımadığım Çocuklar [Şiir]
Bu Kadar mı [Şiir]
Melek Halamın Evi [Şiir]
Bak Bakalım Arkadaş [Şiir]


Ahmet Zeytinci kimdir?

1961 Ankara'da başlayıp devam eden bir hayat. İlk ortaokul, lise ve iki yıllık bir üniversite deneyimi, ticaret hayatı Ankara'da iki tane aslan gibi evlat biri dişi biri erkek aslan olmak üzere hayat mutlu bir şekilde akıp gidiyor. Biraz şiir, biraz öykü ve denemelerin sıcaklığında. . .

Etkilendiği Yazarlar:
Nazım Hikmet, Aziz Nesin, Erich Fromm


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Ahmet Zeytinci, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.