M.NÝHAT MALKOÇ

     Trafik kazalarý dur durak bilmiyor. Her gün birileri trafik canavarýnýn pençeleri arasýnda can veriyor. Trafik kazalarý ölüm oranlarýnýn önemli bir kýsmýnýn sebebi olma özelliðini koruyor. Türkiye bu sorunun üstesinden gelemedi bir türlü. Sanki millet olarak araba kullanmayý bilmiyoruz. Direksiyon baþýna geçince üzerimize canavar gömleði giyiyoruz. Ne þoförler dikkatli davranýyor, ne de yayalar. Günümüzde yayalar arabadan hiç sakýnmýyor. Karþýdan karþýya geçiþlerde kimsenin trafik lambalarýna uyduðu yok. Ýþi þansa býrakýyoruz. Göz göre göre kendimizi tehlikeye atýyoruz. Þoförlerimiz bazý durumlarda yayalarýn geçiþ hakkýný tanýmýyor. Bunu bilmediklerinden deðil, kural tanýmazlýklarýndan yapýyorlar. Yoksa herkes yaptýðý hatanýn farkýnda. Millet olarak sorumsuz bir yapýmýz var.

Trafik canavarý köylü kentli, zengin fakir, gariban þöhretli, aydýn cahil ayrýmý yapmadan insanlarý önüne katýp ölüme veya zorlu geleceklere sürüklüyor. Trafik kazalarýnda kaybettiðimiz þöhretli kiþilerin sayýsý hiç de az deðil. Siyaset, sanat, müzik ve medya dünyasýndan birçok seçkin isim trafik canavarýna kurban gitti. Bunlar arasýnda þarkýcý Kerim Tekin, fotoðrafçý Sami Güner, þarkýcý Ajlan Büyükburç, eski bakanlardan Adnan Kahveci, eski valilerimizden Recep Yazýcýoðlu, futbolcu Metin Oktay, gazeteci-yazar Ýlhami Soysal, gazeteci Ercan Arýklý, televizyon sunucusu Boran Kaya ilk akla gelenlerdir.

Trafik kazalarýnda hayatlarýný kaybeden ünlü simalar zincirine yeni bir halka daha eklendi. Gazeteci Cüneyt Koryürek, Þiþli’de geçirdiði trafik kazasýndan sonra hayatýný kaybetti. Harbiye’de yaya olarak yolun karþýsýna geçmeye çalýþan 76 yaþýndaki Cüneyt Koryürek’e, bir otomobil çarptý. Taksim Eðitim ve Araþtýrma Hastanesi’ne kaldýrýlan Koryürek’in vücudunun çeþitli yerlerinde kýrýklar meydana geldiði öðrenildi. Hastanenin yoðun bakým servisine alýnan Koryürek’in, yapýlan tüm müdahalelere raðmen kurtarýlamadýðý açýklandý. Böylelikle spor ve basýn dünyamýzdan bir yýldýz daha kaymýþ oldu.

19 Ocak 2008 tarihinde aramýzdan ayrýlan Cüneyt Koryürek, alanýnda önemli bir kiþiydi. Onun biyografisine göz attýðýmýzda önemli iþlerle uðraþtýðýný görürüz. 1931’de doðan Koryürek, Ankara Koleji'nde orta öðretimini tamamladýktan sonra üniversite eðitimi için gittiði ABD'nin Kaliforniya eyaletindeki Fresno State College’da gazetecilik, halkla iliþkiler ve yakýn çaðlar tarihi eðitimi aldý. 1962’de Ankara’da Delta Ajansý kurdu. 5. Cumhurbaþkaný Cevdet Sunay’ýn basýn müþavirliðini yaptý. Koryürek, Daily News’da Yazýiþleri Müdürü olarak çalýþtý. Avrasya Kýtalararasý Maratonu Yarýþ ve Organizasyon Direktörlüðü yapan Koryürek, yedi olimpiyatta gazetecilik yaptý. Koryürek, Amerikan Atletizm Yazarlarý Derneði, Uluslararasý Olimpiyat Tarihçiler Birliði ve Atletizm Ýstatistikçileri Birliði üyesiydi. Atletizm Federasyonu’nda, Genel Sekreter, Asbaþkan ve Baþkan olarak görev yaptý.

O, Türkiye’de atletizm sporuna her açýdan hâkim bir isimdi. Bu sahada her türlü görevde bulunmuþtur. Atletizm antrenörlüðünden atletizm federasyonu baþkanlýðýna kadar her kademede baþarýlý hizmetler vermiþtir. Vaktiyle merhum Kenan Onuk’la ve Hýncal Uluç’la iyi bir ekip olmuþlardý. Onun ölümüyle birlikte atletizm sporu da bir anlamda yetim kaldý.

Merhum Cüneyt Koryürek aydýn bir insandý. Bir röportajýnda her gün en az iki üç saat kitap okuduðunu belirtiyordu. Ayný röportajda, sanki ölümünün trafikten olacaðýný sezmiþ gibi trafikle ve sorumsuz þoförlerle ilgili þunlarý söylüyordu: “Ýki tane davar gütmesini bilmeyen adama direksiyonu verirseniz, o adam çýlgýndýr, kalabalýðýn içine atýlmýþ veba mikrobu gibidir. Trafiðe çýkmamalarý gerekir. Aynaya bakmasýný, sinyal vermesini bilmeyen insanlar, sadece iyi direksiyon kullandýklarýný zannederek trafiðe çýkýyor. Bizde sanki herkes sahaya cýkmýþ, ayaðýnda top, çelme atar gibi araba kullanýyor. Futbol oynama arzumuzu zannederim ki kara yoluyla çýkartýyoruz. Öyle büyük bir para cezasý vereceksiniz ki, kimse altýndan kalkamayacak ve kaidelere uyacak. Hatta ehliyetini dahi alacaksýnýz.”(Cüneyt Koryürek’le Söyleþi-Nilgün Sarar Tuncay )…Hayat böyledir iþte; geldik, gidiyoruz.