..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Bilgi sakalla ölçülmez. -Moliere
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Eleştiri > Varsıllar ve Yoksullar > Şevket Başıbüyük




5 Temmuz 2009
İsyanım…  
Şevket Başıbüyük
Memleketin insanı bilmelidir ki, bu güne kadar çoğu hususlarda yanlış bilgilendirildikleri gibi… “Kader” konusundan da yanlış bilgilendirilmişlerdir. Sırf teselli mahiyetinden midir, nedir bilinmez; hep kötü şeylerle karşılaştığında/musibetlere duçar olduğunda “kaderim böyle ne yayabilirim” der, memleketimin insanları… Ben de diyorum ki; “kaderim böyle ne yapabilirim” dedirten zihniyet bizi kandırmıştır. Şimdi diyeceksiniz ki; “isyan” mı? Evet, isyan! Pısırıkça yaşamaktansa!... Kaderimiz olmadığı halde “kaderimdir” diye yıllardır bizlere yutturulan kadere isyan ediyorum…


:BAAI:
İsyanım…

Yaz mevsimi; hasat çağıdır Doğu ve Güneydoğu’da…
Hatta tüm yurtta…
Doğu ve Güneydoğu ki, işsizlik sınavında…
İşçiler (siz buna “ırgat” da diyebilirsiniz) katar katar yollarda…
Pılını pırtını alan, -ve biraz da çalışmaya yaşı müsait olan- baya-bayan iş imkanları bulunan illere çalışmaya gidiyorlar.
Buraya kadar normal…
Anormal olan şey…
Anormal olan; bu insanların öz memleketinden yabancı muamelesi görmesi…
Sırf ekmek parası için şehrini terk ederek aylarca gurbet yaşayan, elektriksiz, susuz ve kuru ekmekle yetinerek çadırlarda yaşayan ırgatlar…
Gencecik kızlar,
Anneler,
Babalar,
Ve kara yağız delikanlılar…
Diğer taraftan memleketimin bu çilekeş insanlarına bağırıp çağıran işverenler!
Haydi, işsizliğin ne olduğunu anladık da…
Hatta “ekmeğin aslanın boğazından midesine indiğini” bile…
Lakin haya timsali gencecik kızlarımıza, şımarık zengin çocuklarının bağırması!..
“Hayır!” diyorum.
Hayır, hayır, hayır!
Şahit olduklarımız; memleketimin insanın kaderi olamaz…
Belki bulundukları muhitte doğmak kaderi olabilir.
Aynı anne babadan olmak kaderleridir.
Lakin “yoksul” olmak kaderleri değildir memleketimin insanın…
Fakirlik “kader” olamaz...
Memleketin insanı bilmelidir ki, bu güne kadar çoğu hususlarda yanlış bilgilendirildikleri gibi…
“Kader” konusundan da yanlış bilgilendirilmişlerdir.
Sırf teselli mahiyetinden midir, nedir bilinmez; hep kötü şeylerle karşılaştığında/musibetlere duçar olduğunda “kaderim böyle ne yayabilirim” der, memleketimin insanları…
Ben de diyorum ki; “kaderim böyle ne yapabilirim” dedirten zihniyet bizi kandırmıştır.
Aldatmıştır.
Bizler yıllar yılı aldatılmışız kaderimiz olmayan kaderle….
Hakları elinde alınan bir insan; “ne yapalım, kısmetim bu kadarmış” dememeli/dememeliydi…
Zulme uğramış bir insan; “alın yazgım böyleymiş” diyerek zalime pirim vermemeli/vermemeliydi.
Şimdi diyeceksiniz ki; “isyan” mı?
Evet, isyan!
Pısırıkça yaşamaktansa!...
Kaderimiz olmadığı halde “kaderimdir” diye yıllardır bizlere yutturulan kadere isyan ediyorum…





































Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.


Yazarın eleştiri ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
At Sineği
"Ötesiz İnsanlar"
"Ben Yoruldum Hayat"
Hayırsız Evlat
"Keno Ölmüş Duydunuz Mu?"
Kentlinin Otobüse Binme Kuralları
Oruç ve İbadetlerimiz
Adıyaman Gelişiyor
Bitkisel İlaç Satan Şarlatanlar…
Duy Beni!…

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Cennet Gülleri [Şiir]
Tüm Türkiye Üşüdü Koca Reis [Şiir]
Tüm Türkiye Üşüdü Koca Reis [Şiir]
Çocukluğum [Şiir]
Duvardaki Saat [Şiir]
Olma Geveze [Şiir]
Özgürlük [Şiir]
[Şiir]
Bizim Kadir de Ehliyeli Olunca… [Öykü]
Vay Sözüm Vay… [Öykü]


Şevket Başıbüyük kimdir?

Edebiyatın karın doyurmadığını bile bile aç kalma pahasına yazmaktan imtina etmeyen, hayal gücünden çok izlenim ve gözlemlerini yazmaktan büyük keyif alan, yazarken adeta orgazım olan sıradışı bir yazar

Etkilendiği Yazarlar:
Roman, Hikaye, Şiir, Biyografi, Gezi


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Şevket Başıbüyük, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.