..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Bildiğim tek şey, ben bir Marksist değilim. -Karl Marx
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Eleştiri > Toplum ve Birey > M.NİHAT MALKOÇ




21 Kasım 2010
Köprübaşılılar Derneği ve Hemşehri Dayanışması  
M.NİHAT MALKOÇ
Günümüzde Türkiye’de büyük kentlere hızlı bir göç söz konusudur. Memleketlerinde iş ve aş bulamayanlar büyük şehirlerin yolunu tutmaktadır. Küçük bir Anadolu kentinden büyükşehirlere gelen kişilerin buralarda tutunması hiç de kolay değildir. Onun içindir ki sanayinin ve istihdamın yoğun olduğu şehirlere göç edenler buralarda teşkilatlanmaktadır.


:BIFJ:

M.NİHAT MALKOÇ

Günümüzde Türkiye’de büyük kentlere hızlı bir göç söz konusudur. Memleketlerinde iş ve aş bulamayanlar büyük şehirlerin yolunu tutmaktadır. Küçük bir Anadolu kentinden büyükşehirlere gelen kişilerin buralarda tutunması hiç de kolay değildir. Onun içindir ki sanayinin ve istihdamın yoğun olduğu şehirlere göç edenler buralarda teşkilatlanmaktadır.

     İnsanların bir ve beraber olmaları için dernekler birer çatı vazifesi görmektedir. Türkiye’de binlerce il, ilçe, belde ve köy derneği bulunmaktadır. Özellikle büyük kentlerde yaşayan kişiler hemşehrileriyle güç birliği yapabilmek için dernek yapılanması içerisine girmişlerdir. Hemşehrilik bağına dayalı örgütlenmeler pek çok hayırlı hizmeti de beraberinde getirmektedir. Dernek ve vakıf çatısı altında bir araya gelen aynı yörenin insanları gurbette yaşamanın manevî baskısını ve yalnızlığını az da olsa üzerlerinden atmaktadırlar.

     Hemşehri derneklerinin diğer derneklerden farkı, bu örgütlenme içerisinde her meslekten ve her görüşten insanların bir arada olmasıdır. Burada amaç, aynı yöreden olan insanların dayanışmasıdır. Kişilerin kültürel kimliğinin korunmasında hemşehri derneklerinin etkisi büyüktür. Bu dernekler yöre insanının eğitimine de maddî katkıda bulunmaktadır.

Hemşehri dernekleri her geçen gün çığ gibi büyüyor. İçişleri Bakanlığının verilerine göre İstanbul’daki hemşehri derneklerinin sayısı 4000’in üzerindedir. Bu derneklerden biri de Köprübaşılılar Kültür ve Yardımlaşma Derneği’dir. İstanbul Köprübaşılılar Derneği’nin Başkanı Mustafa Güneş’tir. Beşköylü olan Mustafa Güneş ve ekibi İstanbul’daki Köprübaşılıları değişik etkinliklerde bir araya getirmek için çalışmaktadır.

     Dernek çalışmaları sanıldığı kadar kolay değildir. Eleştiri söz konusu olduğunda herkesin söyleyeceği sözler vardır; fakat iş desteklemeye geldiğinde etrafınızda hayal ettiğiniz kalabalığı bulamazsınız. Bu, ne yazık ki, Köprübaşımız için de geçerli bir durumdur.

     Köprübaşımız dört dağın arasında kalmış küçük bir yerleşim yeridir. Her geçen gün nüfus ve nüfuz kaybetmektedir. İlçemizden doğup büyüyenler belli bir yaştan sonra buradan ayrılmak zorunda kalmışlardır. Bunun yanında Köprübaşılı olup da durumu iyi olanlar da memleketlerine maddî ve manevî katkıda bulunma hususunda cimri davranmaktadırlar.

     Köprübaşılıların güçlü bir dernek çatısı altında güçlerini birleştirmesi, bu ilçe halkının en büyük temennisidir. Köprübaşı’nı seven herkes derneğe destek olmalıdır. Diğer şehirlerde faaliyet gösteren bütün Köprübaşı Dernekleri tek bir çatı altında toplanıp güç birliği yapmalıdır. “Birlikten kuvvet doğar” diyen atalarımızın sözünü kulağımıza küpe yapmalıyız.

     Dernek çalışmaları fedakârlık gerektiren işlerdir. Dernekçilikle uğraşanlar bunu iyi bilir; buralarda çalışanlar hep ceplerinden harcarlar. Fakat bunu hiçbir zaman dile getirmezler. Bu kadar fedakârlık eden kişiler elbette takdir beklerler. Fakat bunu beklerlerken çok kere de eleştirilirler. Yapıcı eleştiriler, eleştirilen kişiye katkıda bulunur. Ona diyeceğimiz yoktur. Fakat dernek çalışmalarının zorluklarından haberdar olmayanların mahalle ağzıyla konuşmaları ve dedikodu amaçlı sözleri bu alanda çalışanların şevkini fazlasıyla kırar.

     Köprübaşı küçük bir yerleşim yeridir. Bu yüzden birliğe ve beraberliğe diğer yerlerden daha çok ihtiyacımız vardır. Bu gerçeği görerek dernek çalışmalarına o gözle bakmalıyız. Hiçbir dernek, bir kişinin tasarrufunda değildir. Derneklerin yönetim kurulları vardır. Kararlar ortak akılla alınır. Zaten Köprübaşı gibi küçük yerleşim yerlerinin derneklerinin güçlü bir altyapısı ve harcama yapabileceği bütçeleri de yoktur. Buralarda bütün işler birkaç fedakâr insanının sırtına yüklenmiştir. Onların bu ağır yükünün altına girip onlara destek olmalı, yüklerini hafifletmeliyiz. Daha iyisini yapabileceğini söyleyenlerin sağda solda konuşmak yerine, ellerini taşın altına koymaları gerekir. Hiçbir dernek hiç kimseye mülk değildir.

     Köprübaşı gibi küçük yerleşim yerlerinin hemşehri derneklerinden büyük işler beklemek de doğru değildir. İstanbul’da ve diğer şehirlerdeki Köprübaşı Dernekleri zor şartlarda güzel işler yapıyorlar. Onlara destek olmalı, onları iltifatlarımızla motive etmeliyiz.



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın toplum ve birey kümesinde bulunan diğer yazıları...
Hocaların Hocası: Ahmet Hilmi İmamoğlu
Köprübaşı - Beşköy Dostluğu ve Kardeşliği
M. Nihat Malkoç Kerbela Şiir Yarışmasında Türkiye Birincisi Oldu
Nazım Bilgin Öldü… Bitkiler Öksüz Kaldı…
İfakat Belgeseli
Trabzon Lisesi"nde Rusya Halk Dansları Şöleni
Neler Oluyor Bize? Bize Neler Oluyor?..
Fatih Lisesi "Vesaire"…
Böyle Buyurdu Jüri!..
Dün Akşam Neredeydiniz?..

Yazarın eleştiri ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
şair Haydar Çoruhlu'yla Şiirin Kalbine Yolculuk...
Yılmaz İmanlık'tan Yağmur Kokusu'nda Sımsıcak Hikâyeler
Bahaettin Kabahasanoğlu'ndan "Kalbim Seninle, 61 Kere"
Tevfik Serdar Anadolu Lisesi"nin Semender Dergisi
Cemil Meriç"in Akıl Defteri
Trabzon"un İkinci Özel Hastanesi: İmperial
Mersin Yenice 4. Barış ve Kültür Festivali
Gerçek Hayaller Dükkânı
Zigana'nın Gür Sesi: Herfene Dergisi
"Güneşli Bayır" ve Serkan Türk

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Senin Olan Sana Gelir (Manzum Reçeteler - 1) [Şiir]
Sen Kurtuldun, Bizler Öldük [Şiir]
Ümmetin Yetimleri [Şiir]
Kıyameti Bekle Bir Gün! [Şiir]
…... Gecenin Kanat Sesleri…... [Şiir]
Derbeder [Şiir]
Sen Hep On Beş Yaşındasın! [Şiir]
Berceste Mısralar - 310 [Şiir]
Zihnimiz İşgal Altında [Şiir]
Kıyameti Bekle Bir Gün! [Şiir]


M.NİHAT MALKOÇ kimdir?

NİHAT MALKOÇ’UN BİYOGRAFİSİ Beş çocuklu bir ailenin en küçük ferdi olarak 1970 senesinin 1 Haziran’ında Trabzon’un Köprübaşı ilçesine bağlı Gündoğan Köyü’nde hayata “Merhaba” dedi. İlkokulu komşu köy olan Güneşli Köyü’nde okudu. Orta ve lise öğrenimini Köprübaşı Lisesi’nde tamamladı. En büyük emeli iyi bir hukukçu olmaktı. Lise son sınıfta girdiği üniversite imtihanında KTÜ/Fatih Eğitim Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmenliği Bölümü’nü kazandı. Dersaneye gitme imkânı ve zaman kaybına tahammülü olmadığı için kazandığı fakülteyle yetindi. 1992 yılında okulu bitirdi. İlk göz ağrısı olarak nitelediği Gümüşhane’de beş yıla yakın öğretmenlik yaptı. Her geçen gün öğretmenliği daha çok sevdi. Artık öğretmenliği bir tutku olarak görüyor. Vatan borcunu İstanbul’da Kara Kuvvetleri Lisan Okulu’nda Yedek Subay Öğretmen olarak onurla yerine getirdi. Bu peygamber ocağında yüzlerce yabancı subaya güzel Türkçe’mizi öğretti. Ankara’da girdiği sınavı kazanarak Akçaabat Anadolu İmam-Hatip Lisesi’ne Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni olarak atandı. Burada iki yıl görev yaptı. Daha sonra girdiği yazılı ve sözlü imtihanı kazanarak Türkî Cumhuriyetlerden Türkmenistan’ın başkenti Aşkabat’a,üç yıl görev yapmak üzere, öğretmen olarak gönderildi. Burada Mahdumkulu Türkmen Devlet Üniversitesi İlâhiyat Fakültesi’nde ve İlâhiyat Lisesi’nde Türk Dili öğretmeni olarak çalıştı. Yine Aşkabat’ta Türkçe Öğretim Merkezi’nde(TÖMER) bir yıl boyunca değişik milletlerden kişilere Türkçe’yi sevdirerek öğretti. Şu anda Akçaabat’a bağlı Derecik İlköğretim Okulu’nda görev yapmaktadır. Bugüne kadar,en büyüğünden en küçüğüne kadar onlarca dergi ve gazetede fikrî,edebî,felsefî ve kültürel konularda yüzlerce yazı ve şiir yazdı. Bu yayın organlarından Türk Edebiyatı,Türk Dili,Bizim Çocuk,Çınar,Bizim Azerbaycan,Anadolunun Sesi,Üniversitelinin Sesi,Türkiye,Bizim Okul,Şenliğin Sesi,İnsanlığa Çağrı,Yeni Sesleniş,Gençliğin Sesi gibi dergilerde;Türksesi,Demokrat Gümüşhane,Kuşakkaya,Ortadoğu,Yeni Mesaj,Hergün,Candaş,Edebiyat,Bolu Üçtepe,Akçaabat Yeni Haber,Karadeniz Olay,Hizmet gibi gazetelerde yıllardan beri deneme,makale,fıkra ve şiirler yazmaktadır. “Bizim Okul” isimli kültür,sanat ve edebiyat dergisinin Yazı İşleri Müdürlüğü’nü yaptı. Kültürel organizasyonların çoğunda aktif olarak görev aldı. Sevgi,Dostluk ve Kardeşlik konulu şiir yarışmasında birincilik,Trabzon Belediyesi’nin düzenlediği Çevre ile ilgili yarışmada birincilik,yine aynı belediyenin düzenlediği “İki binli Yıllara Doğru Trabzon” konulu makale yarışmasında mansiyon,Akçaabat Belediyesi’nin değişik zamanlarda organize ettiği şiir yarışmalarında birincilik,ikincilik,üçüncülük ödülleri kazandı. Karadeniz Yazarlar Birliği kurucularındandır. Halen bu birliğin üyesidir. Bunların yanında elinin altındaki öğrencilere rehberlik ederek ve bizzat örnek olarak,onların da pek çok kültürel yarışmada ödüller almasına zemin hazırlamıştır. İkisi kız,biri erkek olmak üzere üç çocuk babasıdır.

Etkilendiği Yazarlar:
Necip Fazıl Kısakürek,Mehmet Akif Ersoy,Yahya Kemal Beyatlı


yazardan son gelenler

yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © M.NİHAT MALKOÇ, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.