Dibe Vurmak Gerek...
Sıçra ve bağır, haykır, ses ver… Sıçra ve hayatı çek içine, kötülükleri engelleyemezsin belki ama yalnızlığı sıyırırsın teninden, şarkı söyler, horon teper, halay çekersin kalabalıklar içinde…
"Yazmak, aslında hayatın kendisidir; sadece daha az terleriz ve daha çok kahve içeriz." - Orhan Pamuk"
"Yazmak, aslında hayatın kendisidir; sadece daha az terleriz ve daha çok kahve içeriz." - Orhan Pamuk"
Sıçra ve bağır, haykır, ses ver… Sıçra ve hayatı çek içine, kötülükleri engelleyemezsin belki ama yalnızlığı sıyırırsın teninden, şarkı söyler, horon teper, halay çekersin kalabalıklar içinde…
İnsanların sırlarını değil, bigeliğini araştıracaksınız.
Dedikodularını yapmayacaksınız, yaptıkları iyilikleri anlatacaksınız.
Eğer yanlış bilgilerle çıkmaz bir yola girmişlerse, kınamak yerine, yapıcı eleştirilerinizle onları, yanlışlarından döndüreceksiniz.
İnadına bir çözümsüzlükle, faili meçhul bir cinayet dosyası gibi tozlu raflara kaldırıldığında aşk; iğreti kalıyoruz...
Muhatabı olmayan her söz kadar anlamını yitiriyor ve şahitsiz kalıyor hayat...
Yakamızı bırakmayan bir eksiklik duygusu...
İllaki dövüşülecekse barış için dövülsün,öldürülecekse illaki bir şey savaşlar öldürülsün. Sıkılacaksa bir kurşun, karanlığa cahilliğe sıkılsın. Memleket diyorum ,istiyorum ki Cahit Sıtkı'nın şiirindeki gibi olsun. Böyle memleketler kuruyorum kafam da. Böyle memleketler de neşeli türküler söylüyorum. Sonra sızılanıyorum.
Aslinda paylasilmayan guzel seylerin
dostluk gibi, saygi gibi, sevgi gibi, ask gibi
bir gun kendi kendini yok edecegine inananiyordum
ve bir zamanlar guzel olduguna,
degerli olduguna inandigim hersey zamanla kendini imha etmeye baslamisti icimde....
Cümleler kuruyor, ağlıyor, gülüyor, düşünüyor, hissediyoruz… yalnızız ama… sen de benim kadar… iki koca yalnızlıktan, bir bütün paylaşım tamamlanmıyor, biliyoruz.
Zaten hiç olmadığın bir gözden dört ayağının üstüne düşüp buna rağmen batabiliyorsan hala o göze, mecazın dibine vurmuşsun demektir…
“Beni de bir yazında anlatsana. Sendeki kendimi çok merak ediyorum. Beni nasıl anlatırsın? Düşün bakalım biraz, sen mutlaka yazacak bir şeyler bulursun.”
Amasra... Bir balık lokantasındayız.Babama sarılmışım, tüm şımarıklığımla ve hiç büyümemişliğimle.Yüzümün hüznünü bir tek ben anlıyorum bakınca resme....
Sabah güneşli ve sıcak bir güne usulca kayarken, gece ve halüsinasyonların kanlı elleri silinip gitmişti. Durgun suda peş peşe birkaç balık sıçradı. Gözlerim söğütlerin ırmakta salınan gölgelerine takıldığında uyku bedenimi yavaş yavaş ele geçiriyordu. S
Mavi bir yosun kokusunu taşıyor burnuma körfezden havalanan bir martının çığlığı...