• İzEdebiyat > İnceleme > Din |
181
|
|
|
|
İmtihanın gereği olarak zayıf yaratılmıştır insan; uykusu gelir, acıkır, yorulur… Zaaflarını yenerek Allah’ın hoşnutluğu amacıyla kendisini kontrol edebilen insan, ruh terbiyesinin ilk adımını atmıştır. Bu nedenle tüm diğer ibadetler gibi, oruç tutmak da kişinin imanının derinleşmesine vesile olur.
|
|
182
|
|
|
|
Biz insanlar,pek çok hareketimizle kendi bünyemizde tezat oluştururuz.İnsanlar bize herhangi bir şey verince teşekkür eder,hatta çok kere karşısında iki büklüm oluruz.Fakat nimetlerin mutlak sahibi olan Allah’a teşekkür etmeyi her nedense ihmal eder |
|
183
|
|
|
|
İftiraya uğrayan müminin gösterdiği sabır, tevekkül ve kararlıklık, inkarcıların küçük düşürme amaçlarının tam aksine onu onu değerli kılar, derecesini artırır. İftirayı atan fasıkları ise aşağılatıcı azaba yaklaştırır.
|
|
184
|
|
|
|
Toplumda sabır, insanın yaşamı boyunca karşılaştığı zorluklara direnmesi, katlanması ve tahammül etmesi olarak bilinir. Bu düşünceye göre sabır ‘bir yere kadardır’ ve insanın ‘burasına kadar geldiğinde’ ise ‘taşması’ doğal karşılanır. Hatta insanlar arasındaki en sabırlı kişiye “sabır taşı” denir ve o bile zaman zaman sabrı ‘tükenip, çatlayabilir.’ |
|
185
|
|
|
|
Modern bilimce doğrulanan, zamanın, yaşanan olaya, mekâna ve koşullara göre değişen bir algı olduğu gerçeğini Kur’an ayetlerinde görebiliriz. |
|
186
|
|
|
|
Fransız düşünür René Descartes de, insan ruhunun bedenle maddesel bağlantısını aramış, sonunda bu bağlantının, pineal bez (epifiz) üzerinden kurulduğunu düşünmüştür. Pineal bez, onun vücutta simetrik yapıda olmayan ve merkezi yerleşimli olarak gördüğü tek organeldir ve günümüzde biyolojik saatin merkezini oluşturduğu anlaşılmıştır. Descartes, bunu ruhun evi/sandalyesi olarak kabul eder.
|
|
187
|
|
|
|
Dinci Terörün Kaynakları üzerine Bir inceleme |
|
188
|
|
|
|
Allah,dünyayı yarattıktan sonra Hz. Adem Aleyhisselâmı halketmiştir.Onun sol kaburga kemiğinden de eşi Hz.Havva’yı vücuda getirmiştir.Bu çift,zamanla çoğalarak bugünkü insanlığın oluşumuna zemin hazırlamıştır. |
|
189
|
|
|
|
Kuran’da, müminlerin tüm yaşamlarının Rabbimiz’in hoşnutluğuna uygun olduğu bildirilir. Salih müminler, her ne iş yapıyor olsalar, okula gidiyor da olsalar, ticaretle uğraşıyor da olsalar, tüm gün evde de bulunsalar, hasta ya da sağlıklı da olsalar yalnızca Allah’ın hoşnutluğu için yaşarlar. Çok açıktır ki, samimi müminlerin yaşamında “biraz Allah rızası için, biraz nefsi için” gibi bir ayrım asla yoktur. Yaptıkları her işte yalnızca Allah’ın hoşnutluğunu kazanma çabası vardır. Samimi müminler dini yalnızca Allah için yaşarlar. |
|
190
|
|
|
|
Deccal'in fikir sistemi ve kurduğu tuzaklar, insanları Allah'ın yolundan engellemek için kurulmuş özel yöntemlerdir. Peygamberimiz'in (sav) de hadislerinde dikkat çektiği Deccal'in tuzaklarının büyüklüğü ve fitnesi, samimi müminler dışında, neredeyse tüm insanlığı içine alabilecek boyuttadır. Bugün tüm dünyada yaşanan ahlâki dejenerasyon ve karmaşa ortamı, bu fitnenin boyutlarını gösterir... Peki Deccal böylesine yoğun faaliyet halinde iken Müslümanlar, dünyayı etkisi altına alan bu mücadelenin neresinde?
|
|
191
|
|
|
|
Yaşlı dünyamız,kurulduğu günden beri binlerce çirkin savaşa sahne olmuştur.Barut kokusu hiç eksik olmamıştır yeryüzünden…Hz.Adem’in oğulları arasındaki kanlı kavga bu işin temelini oluşturmuştur. |
|
192
|
|
|
|
Hac mahşerin sembolik provasıdır. Allah’a teslim olmanın, yeniden dirilişin, Allah ile ahdini yenilemenin, dünyevi bağımlılıklardan kurtulup, özgürlüğe kavuşmanın sembolüdür... Kurban, Allah’a yakınlaşmak adına çok sevdiği oğlunu feda etmeyi göze alabilen Hz. İbrahim’in(as) mübarek anısıdır...
|
|
193
|
|
|
|
Aradan binlerce sene geçmesine rağmen söz edilen toplum yapısında ve inkar sisteminde pek bir şey değişmemiştir. Günümüzde, Sodom ve Gomorra kentlerindekine benzer hatta daha da aşırı sapkınlıklar yaşayan, sayısı oldukça fazla "Lut Kavmi" vardır. Tartıda adaletsizlik yapan Semud Kavmi, Sebe ve İrem Halkı gibi Allah’ın nimetlerine karşı nankör, Nuh Kavmi gibi dine ve müminlere karşı alaycı, Ad Kavmi kadar adaletten sapmış toplumlar oldukça fazla sayıdadır. |
|
194
|
|
|
|
Peygamberimiz’in ve diğer peygamberlerin dualarında, her konuda Allah’a yöneldiklerini, O’na gönülden teslim olduklarını, yalnızca O’ndan yardım dilediklerini ve Allah’ı en güzel şekilde övgüyle yücelttiklerini görürüz. |
|
195
|
|
|
|
Nefsinin bencil tutkularını gözeten kişinin öne sürdüğü mazeretlerin bir başkası ise ‘iş’ ya da ‘okul’ sorunlarının, ibadetlerini yapmaya engel olduğu şeklindedir. İşi ya da okulu nedeniyle çok yoğun olduğu ve namaz kılmaya, oruç tutmaya, insanlara iyiliği emretmeye, müminlerle beraber olmaya zaman bulamadığı bahanesine sığınan kimsenin düşünce yapısında büyük bir çarpıklık olduğu açıktır. Bu kişi, yaşamındaki öncelikler konusunda büyük yanılgıdadır. |
|
196
|
|
|
|
Masum insanlara karşı terör eylemi düzenlemek, Kur’an’a aykırı bir eylemdir ve hiçbir mümin böyle bir suç işleyemez. Tam aksine, inanan insanlar bu bozgunculuk yapan kişilere engel olmak, zulmü ortadan kaldırmak, insanların huzur ve güven içinde yaşamasını sağlamak, kısacası yeryüzüne huzuru getirmekle yükümlüdürler. Masum insanları katledip, “Allah adına yaptım” diyen kişinin içinde Allah korkusu yoktur: onun dinle uzak-yakın ilgisi olamaz. Müslümanlık, terörle bir arada asla düşünülemez, çünkü İslam ahlakı terörün engelleyicisi ve çözümüdür.
|
|
197
|
|
|
|
Karışıklık çıkarmaktan şiddetle kaçınan, Kur’an ahlakına uygun olarak hoşgörülü ve uzlaştırıcı davranışlar sergileyen insandan korkan kişinin kendisini gözden geçirmesi gerekir. |
|
198
|
|
|
|
Bir Kur’an ayetinde Hz. Meryem’den, “Bunun üzerine Rabbi onu güzel bir kabulle kabul etti ve onu güzel bir bitki gibi yetiştirdi…” (Ali İmran Suresi, 37) ifadesiyle söz edilir. Bu ayetle kadının adeta bir çiçek gibi korunması gerektiğine dikkat çekilir. Bir çiçek cereyan yapan yere ya da güneşe konduğunda soluverir. Güzel bir çiçeğe bakmak özen ister; bu Kur’an ayeti adeta bunu hatırlatır. |
|
199
|
|
|
|
Allah’ın sapkınlık olarak tanımladığı ve bağışlamayacağını bildirdiği bir suç, samimi müminlerin en çok kaçınacakları bir durum. Yüce Allah, müminleri şirke karşı uyarır, onları bu büyük kötülükten sakındırır. |
|