Bana arkadaşını söyle, sana kim olduğunu söyleyeyim. -Cervantes |
|
||||||||||
|
Yüz görümlüğü; İslam coğrafyasında neredeyse tüm ülke halklarında ortak uygulanan bir adet, bir gelenektir. Birbiriyle nişanlanmış olan gelin ve güveyin, genelde güveyin gelini tam olarak görmemesi, yakın temasta bulunmaması, saf ve el değmemiş bir kızla evleniyor olduğunun delili ve işareti ve hediyesi olarak kıza verdiği ilk karşılık, ilk bedeldir, yüz görümlüğü... Güveyin eşi olacak kadına sevgisinin bir delilidir. Ona güvendiğini, onu beğendiğini ve onu sevdiğini ortaya koyan bir davranış biçimidir. Nice şiirlere, nice şairlere, nice sinema, tiyatro, roman türlerine konu olmuştur yüz görümlüğü. Şu an elimdeki şiir kitabının da konusu Yüz Görümlüğü. Üstelik kitabın adı da “Yüz Görümlüğü”. Kitabın şairi, üniversiteden sınıf arkadaşım Murat Arıcı. Şair Murat Arıcı’nın duygu dünyasından inci taneleri gibi dökülen, sevgisini, mutluluğunu, coşkusunu dile getiren şiirler. Büyük bir pınardan akan coşkun su gibi kaleminden dökülen büyülü dizeler “Yüz Görümlüğü” YÜZ GÖRÜMLÜĞÜ Vuslata beş kala titreyen eller, Geline takarmış yüz görümlüğü. Yoksa ses vermezmiş şakıyan diller, İnadı yıkarmış yüz görümlüğü. Yürekler her zaman hasret dalıyken Dudaklar lezzetli oğul balıyken, Beşi bir yerdeler duvak yoluyken, Su gibi akarmış yüz görümlüğü. Bir buse konarken safça alına, Kavuşurmuş artık bülbül gülüne, Erişince nefes saçın teline Sineyi yakarmış yüz görümlüğü. İlk olunca evvel her bir aşıma, Çelikken perçinmiş yeni yaşama, Şimdi de duyarız adını ama Muzipçe bakarmış yüz görümlüğü. Ben, Murat Arıcı’yı hep samimi, içten, dürüst bir insan ve gerçek bir dost olarak bildim. Nüktedan, edebiyata düşkün, insancıl yönü kuvvetli ve doğruluktan asla ayrılmayan bir arkadaş olarak tanıdım. Üniversite yıllarında babasını kaybedince derin bir üzüntüye kapılmış ve hatta okulu bırakmayı dahi düşünmüş, kısa bir süre de olsa eğitime ara vermiş ve sonra sınıf hocamız Sayın Prof Dr Mustafa İsen’in kendisini ikna etmesiyle okula devam etmişti. Şair Murat Arıcı 1967 Erdemli-Mersin doğumlu. İlkokulu Tömük’te, Liseyi Erdemli’de tamamladı. 1989 yılında Erzurum Atatürk Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili Ve Edebiyatı Bölümü’nden mezun oldu. Türkiye’nin çeşitli bölgelerinde öğretmenlik yaptı. Halen Erdemli Lisesi’nde Edebiyat Öğretmenliği yapıyor. Öğrencilik yıllarından itibaren hikâye, şiir ve derleme çalışmaları yapan şair, Erdemli ve çevresindeki ağıtları, manileri, efsaneleri, masalları derleyerek Fakülte Bitirme Tezi olarak hazırladı. Şiirlerinde hece ölçüsü kullandı. Divan Edebiyatı ve Halk Edebiyatı motiflerini şiirlerine yansıttı. Şiirlerinin temasını aşk, hasret, ölüm, toplumsal konular ve Erdemli’nin doğal güzellikleri oluşturdu. Şiirlerinde açık, sade, anlaşılır ve güzel bir dil kullandı. BİLİR MİSİN Dünya güneş etrafında, Neden döner bilir misin? Güneş kalbin çalmak ister, Döner durur bilir misin? Kebap ateş üzerinde, Neden döner bilir misin? Ayrılık yakar bağrını, Ağlar durur bilir misin? Kelebekler hep lambaya Neden döner bilir misin? Onlar da sevmiş kendince, Yanar durur bilir misin? … Tekerlek de yol üstünde, Neden döner bilir misin? Meçhul olan sevgiliye Varır durur bilir misin? … Edebiyat Fakültesi’nden hocam Prof. Dr Saim Sakaoğlu “O Toros Yaylalarında, o Akdeniz kıyılarında insan şair olmaz da ne olur acaba?” diye soruyor. İşte belki de Şair Murat Arıcı’yı böylesine iyi bir şair yapan etken Toroslardır , Akdeniz’in o sıcaklığıdır. Çünkü Akdeniz’in sıcaklığı, insanın ruhunu, bedenini sarıyor ve onu aşırı bir sevgiyle besleyerek duygusal biri yapıyor… “Yüz Görümlüğü” 2011 yılında Erdemli’de basılmış. Kapak ve grafik tasarım Nihan Özgen tarafından hazırlanmış. Eser, 184 sayfadan ibaret. Ara ara şairin yazdığı Rübailere de yer verilmiş. Son bölüme şair bir de minik bir sözlük koymuş: Yar olunca şimdi ağyar, Gönül bağım sanki dağ yar. Firkat baykuş olmuş öter, Değilim en artık sağ yar! “Yüz Görümlüğü”, sevgi dolu, aşk dolu, duygu dolu bir şiir kitabı. Soğuk kış gecelerinde içinizi ısıtabilecek bir kitap. Başucu kitabı olacak bir eser. Şiiri seviyorsanız, zevkle okuyacağınız bir eser. Tavsiye ediyorum. İsteme adresi: marici_33@hotmail.com KADINIM Sevginle kurulur evin temeli, Canıma can katan yarsın kadınım. Her nefes alışta sana demeli, İyi ki dünyamda varsın kadınım. Beni tamamlayan eksik yanımsın, Bana hayat veren asil kanımsın, Mutluluk kaynağım hem de canımsın, Gönül ocağımda harsın kadınım. Sevda yelin eser her an serimde, Adın nağme nağme hep ezberimde, Hazan mevsiminde son zemherimde, Saçlarıma yağan karsın kadınım. Geçmişimde sana denmedi ece, Nene Hatun gibi var iken nice, Makamın daima olmalı yüce, Başımı dik tutan arsın kadınım. Beraber yürünen hayat yolunda Bülbül-ü Şeydayken senin dalında, Ötersem bir başka bağın gülünde, Kollarım toprağı sarsın kadınım.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Hakan Yozcu, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |